Yozlaşmanın nedeni özenti

     BAZI kelimeleri ve deyimleri birbirine karıştırıyor ve yanlış kullanıyoruz...

     Mesela, bilinen bir şey yazılı olarak tekraren açıklanırsa buna "Malûmun ilâmı" derler. O bilinen, sözlü olarak tekrarlanırsa o zaman yapılan malûmun ilânıdır, ikisini birbirine karıştırmayalım...

     Bir yanlışa daha parmak basmak istiyorum; şaki haydut demek, çoğulu ise eşkıya...

     Ahmet Mithat bir yazısında "şakiler" diye yazınca dönemin pek çok kalemi tarafından ağır dille eleştirilmişti. Şakî kelimesi çoğul takısı almaz, eşkıya kelimesi de bir kişi için kullanılamaz...

     Şener Şen'in o çok güzel filmine eşkıya adı verilerek yanlış yapılmıştı...

     Daha yığınla yanlış kullanılan kelime ve deyim var, yeri geldikçe doğrularını yazarım inşallah...

     Hâlâ otoyola "Otoban", güle güle zarfının yerine bay bay, tamam yerine okey gibi Türkçe olmayan kelime ve deyimleri kullananlar var; yeminle söylüyorum, bunları kullananlara ifrit oluyorum...

     Siz bir yabancının, kendi dilinde konuşurken Türkçe kelimeler kullandığını hiç duydunuz mu, gördünüz mü...

     Demek ki biz özenti içindeyiz ve maalesef, yozlaşmamıza da çağdaşlık filan diyoruz...

     Bence çağdaşlık değil, ukalalık ve haddini bilmezlik!

     * * *

     Türk Dil Kurumuna kızıyorum; dile, kafalarına göre yön veriyorlar...

     Hem araba vapuru, hem arabalı vapur aynı anlama dönük kullanılabilir mi? TDK uzmanlarına göre kullanılabilir ki sözlükte ikisine de yer vermişler...

     Birine "Neden" diye sordum, "Halk kullanıyorsa o kelime artık dile girmiş demektir" dedi...

     Kafaya bakın; mesela benim gibi sokaktaki adam, kelimeleri kafasına göre çarpıtarak ve aslından uzaklaştırarak kullanırsa o kelimeye "Halk kullanıyor"denebilir mi, o kelimeye meşruiyet kazandırılır mı?

     O zaman halk kullanıyor diye uyuşturucuyla da mücadeleden vazgeçelim...

     Akıl mı bu!

     Galat-ı meşhur kelime ve deyimlere TDK sözlüğünde yer verilmemeli, hepsi ayrı bir sözlükte toplanmalı...

     Doğrusu budur, yanlışı seven insanlar da o sözlükten yararlanır...

 

 

TELEVİZYONLAR DA SEYREDİLMEZ OLDU

       TELEVİZYON yayıncılığının da suyu çıktı...

       Aynı anda iki ayrı kanalda "Seksenler"...

       Aynı anda iki ayrı kanalda "Çocuklar duymasın"...

       Aynı anda iki ayrı kanalda "Ha babam sınıfı"...

       Aynı anda iki ayrı kanalda "Güldür güldür"...

       Ayrıca...

       Hemen her gün tekrar kaydıyla sunulan tatsız tuzsuz programlar...

       Hâlâ televizyon yayıncılığını öğrenemedik gitti!

 

HİÇ DİKKAT ETTİNİZ Mİ

       * BAŞBAKAN Yıldırım halkı selâmlarken Rabia işareti yapmıyor...

       * ESKİ İstanbul Büyükşehir Belediye BaşkanıTopbaş, Rabia işareti yaparken baş parmağını iyice saklayamıyor...

       * AKP'liler, MHP'liler, BBP'liler hızlı biçimde yeni partide, yani Meral Akşener'in etrafında toplanıyor...

    

DEĞİŞEN BİR ŞEY OLMAZ

       KADİR Arapçadan dilimize girmiş bir kelime; anlamına gelince,  değer, kıymet hatta itibar demek, kökü kadr...

       Bir de kadîr diye şapkalı yazılıp okunan kelime var, onun da anlamı güçlü, erkli demek...

       Bu bilgi sanıyorum yeterli; eğer İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi yarın Kadir Topbaş'ın yerine talimat gereği damat Göksel Gümüşdağı seçmez de Mevlût Uysal'ı seçerse ne olur; sadece biri gitti, diğeri geldi olur! 

 

TOPBAŞ'A SÖYLENECEK LAFIM VAR

       İSTİFA ederken "Partimdeyim" diyen Topbaş Bey, yenemediğiniz rantiyecilerle birlikte siyasete devam edecekseniz yandık, İstanbul'un da vay geldi başına....

 

SEÇMEN YOLU GÖSTERMİŞ

       SAKARYA milletvekili Yavuz, "Diş macunundaki florür insanı koyun gibi yapıyor" deyince Serdivan'daki seçmenlerinden biri uyarmış, "Belli oluyor, o zaman siz de kullanmayın kardeşim" demiş...

       Seçmen bu, der mi der!

 

ANLAMLI SÖZLER

        HAYAT tespih gibidir, ya çekersin, ya sallarsın- (Ersun AKKAYA)

        

Yazarın Diğer Yazıları