Yüce Divan yolu hâlâ açık
Haber: Hanife Açıkalın
YARGITAY Onursal Başsavcısı Kanadoğlu, yeni delillerin bulunması halinde yeniden Meclis soruşturması açılabileceğini söyledi. Meclis’te 276 oy bulunursa harekete geçilebileceğini kaydeden Kanadoğlu, “4 bakan için artık her şey bitmiştir, aklanmışlardır diye bir şey yok” dedi.Meclis’te yapılan oylamayla Yüce Divan’dan kurtulan 4 eski bakanla ilgili yasal süreç kapanmış değil. Hukukçular, bu yolun yeni delillerle açılabileceğini söylüyor. Yargıtay Onursal Başsavcısı Sabih Kanadoğlu, yeni delillerin elde edilmesi durumunda yeniden Meclis soruşturması açılabileceğini söyledi. Yapılacakların henüz bitmediğini, Meclis’te 276 oyun bulunması halinde harekete geçilebileceğini kaydeden Kanadoğlu, şöyle konuştu:
Hesabı sorulmalı
“276’yı bulurlarsa yine 4 Bakanı Yüce Divan’a sevk edersiniz. Bunu yine harekete geçirecek bir iradeye ihtiyaç var. Bu iradenin de ancak siyasi iktidarın değişmesiyle mümkün olacağı açıktır. Şu anda yapılabilecek bir şey yok. Ama ilerisi için mutlak bir şekilde var. Hem Yüce Divan’a sevkine gerek yok diyen dosyalar yeniden açılabilir. Hatta daha Meclis soruşturması yapılmayan ama ortaya atılan iddialar da vardı. Onlar da ayrıca ortaya çıkarılabilir. Bu sebeple 4 bakan için artık her şey bitmiştir, aklanmışlardır diye bir şey yok.” Kanadoğlu, muhalefetin iktidara gelip 276 karar yeter sayısına ulaşıp yolsuzlukların hesabının sorulması için harekete geçmesi gerektiğini vurguladı. Kanadoğlu, “Bu hükümet gitmeden şu anda bir şey yapılamaz. Ama iktidara talip olan ana muhalefetin diyeceği şey bu olmalıdır. Ben iktidar olacağım. Kapandı denen bu hesabı ben soracağım demesi gerekir. Artık muhalefetin bunun için harekete geçip bunu seçim öncesi belirtmesi gereklidir” dedi.
Somut delil şart
Adalet eski Bakanı Hikmet Sami Türk de, yeni Yüce Divan kararının ancak yeni somut delillerle mümkün olacağını yineledi. Meclis soruşturmasının kesin hüküm içermediğine değinen Türk, verilen kararın kamuoyu gözünde tatmin edici nitelikte olmadığını ifade etti. Türk, şöyle konuştu: “Bu yargı kararı değildir. Cumhuriyet Savcısının hazırlık soruşturması gibi bir şeydir. Eğer o soruşturmada yeterli delil elde edilmiş olsaydı dava açılacaktı. Kanuna uygun olarak elde edilmiş yeni delil olması durumunda tekrar Yüce Divan söz konusu olabilir. Ama verilen karar kamuoyu vicdanını tatmin etmedi. Gönül isterdi ki bu bakanlar Yüce Divan’a gitsin ve orada aklansınlar. Süreç tam olarak işleseydi ve bir yargı merciinde yüce divan sıfatıyla anayasa mahkemesi önünde bu konu tartışılsaydı aklanacaklarsa orada aklansalardı. Vicdanları bu tatmin ederdi.” Kamuoyunda AYM’ye güvenilmediği yönünde ifadeler olduğuna dikkat çeken Türk, “Bu çok ağır bir suçlamadır. Bir ülkenin en yüksek mahkemesini cumhurbaşkanını, bakanları yargılayabilecek görevlerle ilgili suçlardan dolayı mahkemeye güvenilmiyorsa bu vahimdir ama aklanma yeri AYM olmalıydı. Bu kararla Yüce Divan’a gerek olmadığına karar verildi ama kamuoyu vicdanında aklanmadılar” dedi.
