Zarrab davasında 10. gün

Zarrab davasında 10. gün
ABD'de Hakan Atilla'nın sanık olarak yargılandığı, Reza Zarrab'ın ise tanık olduğu jürili duruşmanın 10'uncu gününde, kürsüye yeni tanık OFAC'ın eski direktörü Adam Szubin geldi.

ABD'de Hakan Atilla'nın sanık olarak yargılandığı, Reza Zarrab'ın ise tanık olduğu jürili duruşmanın 10’uncu günü başladı. Tanık Reza Zarrab’ın ifadesi geçen hafta son bulmuştu. 7 gün ifade veren Zarrab’ın ardından kürsüye tanık olarak sırayla; eski CIA direktör yardımcısı David Cohen,  ABD Hazine Bakanlığı'na bağlı FinCen'de (Finansal Suçlar Uygulama Ağı) çalışan Joshua Kirschenbaum ve FETÖ firarisi eski komiser yardımcısı Hüseyin Korkmaz geldi.

YENİ TANIKTAN HAKAN ATİLLA’YA SUÇLAMA

Oda TV'nin haberine göre; bugünkü duruşmada tanık kürsüsüne OFAC'ın (Yabancı Varlıkları Kontrol Ofisi) eski direktörü Adam Szubin geldi. Szubin ilk olarak ABD'nin İran'a yönelik yaptırımlarının mantığını ve nasıl uygulandığını anlattı.

Savcı, Szubin'e Halkbank temsilcileriyle hiç görüşüp görüşmediğini sordu. Szubin iki veya üç kez yüz yüze görüştüklerini söyledi. Szubin en çok da Hakan Atilla ile görüştüğünü ifade etti. Szubin, Obama'nın İran'a altın satışının kısıtlanmasına yönelik 2012'de çıkardığı emrin uygulanmasından bahsetti. (Bu konudan daha önceki duruşmalarda söz edilmişti.) Szubin, bu başkanlık emrini Atilla ile birlikte incelediklerini anlattı. Szubin, Atilla'nın İngilizce iletişimde "oldukça bilgili göründüğünü" söyledi. Atilla'nın İran'a yönelik yaptırımları anlama konusunda da "oldukça güçlü" göründüğünü belirtti. Szubin, Atilla ile "kurum içi incelemelerin"daha iyi yapılması hakkında yapılan bir toplantıyı anlattı. Szubin 12 Şubat 2013'te, Halkbank'ın İstanbul'daki genel merkezine gittiği sırada Atilla ile bir toplantı daha yaptıklarını ifade etti. Toplantıya ABD Hazine Bakanlığı'ndan ve Halkbank'tan yetkililer de katılmış. Szubin, toplantıya ilişkin bir yazışmadan söz etti. Szubin, Atilla ile İran'a insani amaçlı gıda ve ilaç yardımıyla ilgili olarak yaptıkları bir görüşmeden anlattı.

Szubin, "Güney Kore davasından" söz etti. Szubin'in iddiasına göre, bu davada bahsedilen sistemle İran, ticari evrakta sahtecilik yoluyla 1 milyar dolar tutarında dolandırıcılık yapmıştı. Bu arada Szubin, altın satışlarıyla ilgili bir delili inceledi. Bu belgenin de daha sonra genel erişime açılacak. Szubin, Aslan ve Atilla'ya gönderdiğini söylediği, 15 Mart 2013 tarihli bir e-postayı inceledi.

“HAKAN ATİLLA'NIN BAŞINI SALLAYIP DURUMU ANLADIĞINI VE…”

Szubin, "Hakan Atilla'nın başını sallayıp durumu anladığını ve doğru şeyleri yaptığını söylediğini hissediyordum" dedi. Ancak Szubin, gerçekte durumun farklı göründüğünü, bu yüzden açık açık konuştuklarını söyledi. Szubin, Atilla'ya "Bunu rutin bir görüşme olarak görse de, asıl durumun öyle olmadığını" söylediğinden bahsetti. Szubin, Atilla'ya "Bunun Halkbank'a bilinçli olarak yaptığı bir ziyaret olduğunu" ve bu görüşmeyi başka hiçbir bankayla yapmadığını söylemiş. Szubin, görüşmede Atilla'nın "oldukça şaşırmış" göründüğünü söyleyerek; "Sanırım, bu ifadeyi kullanmamda sakınca yoksa, terliyordu" dedi.

Szubin, Halkbank'tan, İran'a insani yardımlar konusunda sadece "tanınmış" aktörlerle çalışmalarını istediğini söyledi. Szubin, başka bir delili inceledi. Bu kez, Atilla ile yaptığı bir görüşmeye ilişkin notlar. Szubin, notlarında "Aslan" isminin geçtiğini ancak muhtemelen hızlı yazdığı için bunun yanlışlıkla olduğunu anlattı. Szubin'in Atilla ile yaptığını "düşündüğü" görüşmelere ilişkin deliller sunuldu. Başta tereddüt etse de sonrasında daha kesin bir dille konuştu. Altın satışı da görüşmede konuşulanlar arasındaydı. Szubin, Türkiye'ye ilişkin gümrük bilgilerini incelediğini anlattı.