Akşener: "Erdoğan kendini hala belediye başkanı zannediyor"

Akşener: "Erdoğan kendini hala belediye başkanı zannediyor"
Partisinin grup toplantısında konuşan İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın tutumunu eleştirerek, "Erdoğan kendini hala belediye başkanı zannediyor" ifadelerini kullandı.

Partisinin grup toplantısında konuşan İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, gündeme ilişkin önemli açıklamalarda bulundu.

Gazetemiz yazarı Yavuz Selim Demirağ da İYİ Parti Grup toplantısına katıldı. Akşener, Demirağ hakkında, "Aramızda gazimiz, değerli kardeşim, değerli yazarımız Yavuz Selim Demirağ da var" ifadelerini kullanırken tüm salon alkışladı.

İktidarın hataları yüzünden milletin kredisinin tükendiğini söyleyen Akşener, "Bürokrasi vasıfsız yandaşların arpalığı haline geldi. Hazinenin damada, tarımın küfürbaza teslim edildiği ülkede sonuç tabi ki böyle oldu. Ülke siyasilere bir şans verir ama tarihin tozlu raflarına da kaldırmayı bilir. İşte o gün bu gündür. Milletimizin hükümete kredisi tükendi. Belediyelerden kaymakamlıklara lüks ve israf yuvası olmuşken milletimizin daha fazla tahammül göstermesini beklemek saflık olur" dedi.

Geçtiğimiz günlerde yeni bir ekonomi paketi daha açıklayan Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak'ı da eleştiren Akşener, "Gelelim bu haftaki damattan masallar bölümümüze burası çok önemli. Her pakete üşenmeden isim koyuyor. Yeni paketin adı İVME. İleri bir endüstrimizin kalmadığının farkında değil. 8 tane paket açıklamış, hepsinden sonra işler kötüye gitmiş. Buradan Sayın Erdoğan’a sesleniyorum. Millete sırtınızı dönmeyin. Onların emeği ile Sarayda oturup uçaklara biniyorsunuz. Söyleyecek yeni bir şeyiniz yok, Saraydan çıkıp sönen mutfakları, umutsuz gençleri görün. Sonra karar verin: Ya damat, ya millet" diye konuştu.

Akşener'in açıklamalarından satır başları şu şekilde:

"TÜRKİYE İKTİDARI VE ORTAĞINI DAHA FAZLA KALDIRAMAZ"

Aziz milletim demokrasimizin ağır yaralı olduğu bu günlerde İYİ Parti dosta düşmana bir demokrasi verdi. Haftasonu olağanüstü tüzük kurultayımızı yaptık. Kurultayımızı ülkemiz ve milletimiz için umudu bir kez daha göklere taşıdı. Henüz 2 yaşına bile girmeyen partimiz, üstün bir insan kaynağı ve demokrasi kültürüne sahip olduğunu kanıtladı. Tüm delegelerimizi ve partililerimizi saygıyla selamlıyorum iyi ki varsınız. Türkiye bu iktidarı ve ortağını daha fazla kaldıramaz. Ülkenin bütün teamülleri paspas edildi. Bürokrasi vasıfsız yandaşların arpalığı haline geldi. Hazinenin damada, tarımın küfürbaza teslim edildiği ülkede sonuç tabi ki böyle oldu. Ülke siyasilere bir şans verir ama tarihin tozlu raflarına da kaldırmayı bilir. İşte o gün bu gündür. Milletimizin hükümete kredisi tükendi. Belediyelerden kaymakamlıklara lüks ve israf yuvası olmuşken milletimizin daha fazla tahammül göstermesini beklemek saflık olur.

"8 PAKET AÇIKLAMIŞ HEPSİNDEN SONRA İŞLER KÖTÜYE GİTMİŞ"

"Gelelim bu haftaki damattan masallar bölümümüze burası çok önemli. Her pakete üşenmeden isim koyuyor. Yeni paketin adı İVME. İleri bir endüstrimizin kalmadığının farkında değil. 8 tane paket açıklamış, hepsinden sonra işler kötüye gitmiş. OECD ülkeleri arasında en yüksek enflasyon ve faiz oranında ikinci sıradayız. Vatandaşın kendi parasına güveni kalmadı. Kayıtlı işsiz oranı yüzde 43 arttı. Yani yorgan çektikçe çekti, ayaklar açıkta kaldı. Borsada işlem gören şirketlerimiz yüzde 34 değer kaybetti. Damat buna rağmen tünelin unundaki ışık göründü dedi. Burası çok önemli. Suriye'den patates, Mısır'dan soğan ithal eden ülkede tünelin ucunda ışık görünmez. Soğan kuyruğuna varlık kuyruğu diyerek milletle alay ettiler, uzaya çıktık diye milleti kandırdılar. Sonra seçim bitti, çadırlar kalktı."

"KARAR VERİN YA DAMAT YA MİLLET"

"Milletten, milletin derdin uzaklaştılar. Bütün bu olanlardan sonra siz demokratik hakkınızı kullanınca çareyi darbe yapmakta buldular. YSK kararı ile 6 Mayıs’ta milletimize darbe yapıldı. YSK eli ile milli irade gasp edildi. Sonra gerekçeli karar diye bir belge açıkladılar. Darbenin gerekçesi olmaz, darbe darbedir. Bir tomar kağıt harcayarak üstünü kapattıkları gerekçe bellidir. Sayın Erdoğan emretti YSK karar verdi. Çiftçisinden pazarcısına millete terörist diyor, kaybedince Türkiye ittifakı diyor. Haftasonu İstanbul'da Yenikapı'da buluştular, seslerini duyurmaya çalıştılar, duyan olmadı. Bunların hepsi zengin oldu, milletin çocukları işsiz. Adını soyadını yazamayan ne kadar yandaş yakını varsa ihya ettiler. Garanti verdikleri hazine hepimizin parası. Ülkenin gelecek 25 yılı bu doymak bilmezlere gitti. Vakıflarını ihya ettiler. Vakıfların ismini sayayım mı? Artık her şey gün yüzüne çıkıyor. Belediyeler borcunu açıklıyor. Kişi başına 5 ila 10 bin arasında borç bırakmışlar. Bunlar belediyeleri de soymuşlar. Milletin çocuklarına yok çekenler milletin kaynaklarını yağmalıyorlar. Milletimizin hakkından yiyip 5 mütteahide veriyorlar, Milletin iradesine darbe vuruyorlar. Buradan Sayın Erdoğan’a sesleniyorum. Millete sırtınızı dönmeyin. Onların emeği ile Sarayda oturup uçaklara biniyorsunuz. Söyleyecek yeni bir şeyiniz yok, Saraydan çıkıp sönen mutfakları, umutsuz gençleri görün. Sonra karar verin: Ya damat, ya millet."

"GENÇLERİMİZ TARİHİ SİZİN GİBİ DİZİLERDEN Mİ ÖĞRENSİN İSTİYORSUNUZ?"

"Yağmaya, talana, israfa son vermeye geliyoruz. Vatan evlatlarının hakkı için rüşvete son vermeye geliyoruz. Ehliyeti, liyakatı alın terini baş tacı etmeye geliyoruz. Şu anda hak gaspı ile yönettikleri İstanbul’un fethini kutlayacaklar. Onlar Sultan Fatih’in huzuruna nasıl çıkacaklar? Kenan Evren’in yaptıramadığını bu millete mitingle yaptıramayacaklar. 17 yıldır iktidardalar. Eğitim sistemimizi 15 kere değiştirdiler. Her gelen bakan alfabeden harf çekti yeni bir isim uydurdu. Bu sefer de eğitim sistemi oldu. Sistem yap boz tahtası değildir. Ülkemizin geleceğini 15 kere çöpe attılar. Bu sefer son diyorlar ama sonu gelmiyor. Ne yapmaya çalışıyorsunuz? Öğretmenlerimiz gençlere sistemi anlatamıyor. Çocuklarımız endişe içinde. Ecdadımıza dem vurup tarih dersini zorunlu olmaktan çıkarıyorsunuz. Gençlerimiz tarihi sizin gibi dizilerden öğrensin mi istiyorsunuz?"

"MİLLİ EĞİTİM BAKANI İKTİDARIN ÇARKINA GİRDİ"

"Biliyorsunuz adını fatih koydukları bir projeyi allayıp pulladılar çocuklarımıza tablet dağıtıp yandaşlara para dağıttılar. Günahtır kimlerin cebini doldurdunuz? Haram zıkkım olsun hepsi. OECD’nin hazırladığı eğitime bakış raporunda Türkiye eğitime harcamada en düşük seviyelerde. Bugün Türkiye’de yaklaşık 3 çocuktan biri okul öncesinde eğitim görürken OECD ülkelerinde bu oran yüzde 87. Eğitimde bir adım atarken uzmanları toplar akıl alırsınız. Mustafa Kemal Kurtuluş Savaşı'nda bile maarif kongresini topladı. Niyet kalıcı bir eğitim sistemi kurmaksa bunun yolu bellidir. Milli Eğitim şurasını toplayıp işin uzmanlarını çağırın, görüş alın. Kalıcı bir eğitim sistemi kuralım. Sayın bakan eğitim bürokrasisinden geliyor olabilir, liyakatlı olabilir ama o da iktidarın çarkına girdi. Çocukların geleceği ile bu kadar oynamanın anlamı yok. Eğitim cumhuriyetin sınıflar arasına sunduğu yegane çözümdür. Eğitim sayesinde gençlerimize hayallerini gerçekleştirme fırsatı sunarsınız. Yarının iş insanı akademisyeni olurlar."

"ERDOĞAN KENDİNİ HALA BELEDİYE BAŞKANI ZANNEDİYOR"

"Bugün ne kızlarımız, ne oğullarımız dilediği eğitimi alamıyor. Parası olan özel okullarda, parası olmayan rekabetin kalmadığı devlet okullarında okuyor. Eğitimi ticarete çevirdiler. Düşünün ki Türk devleti kendini eğitimde özel teşebbüslere ezdiriyor. Eğitim hakkı her vatandaşın doğuştan sahip olduğu bir haktı. Bu hak ne coğrafi ne de ekonomik sebeplerle engellenemez. En ücra yerdeki çocuğun ayağına en iyi eğitimi götürmelisiniz. Ne Hakkari’de ne Edirne’de ne İstanbul’da bu hakkı sağlayamadık. Bugün yabancı dil bilmeyen gencimizin iyi bir işe başlama, kariyerde ilerleme şansı var mıdır? Gençlerimizi düşünüyorsak Türkçe’nin dışında iyi seviyede İngilizce eğitimi vermeliyiz, İspanyolca, Arapça, Almanca öğretmeliyiz. O veya bu şekilde en az bir yabancı dili öğretmeliyiz. Fatih Sultan Mehmet 6 yabancı dili su gibi yazıp okurdu. Zengin ailelerin çocukları en az bir yabancı dil bilerek mezun oluyor. He evladımız bir yabancı dil öğrenmeli. Yükseköğrenim sistemimiz mezunlarına istihdam sağlayamadığı gibi iş kurmalarını da sağlayamıyor. Birçok gelişmiş ülkede fırsat, girişimcilik empati gibi dersler küçük yaşlardan itibaren veriliyor. Bizim rakiplerimiz Almanya, Güney Kore, İsveç’tir. Önce kimlerle rekabette olduğunu bileceksin Sayın Erdoğan dünyayı gezdi ama anlayamadı. Sayın Erdoğan hala kendini belediye başkanı sanıp devlet yönettiğini unuttu. Ülkenin ne halde olduğunu anlamadı, anlamamakta direniyor."

"NEYİN HAVASINI ATIYORSUN BİRADER?"

"Her konuşmasında 17 senede ülkeyi üç kat büyüttüklerini söylüyor. İhracatı 4 kat arttırmışlar. 17 senede dünya yerinde mi durdu. Uruguay 4 kat büyümüş, Rusya 5 kat, Çin 8 kat büyümüş. Sen bunlar kadar olamamışsın. Neyin havasını atıyorsun birader? Medeniyet trenini kaçırıyoruz. Onlar geleceği yatırım yapıyorlar. Bugün 181 üniversitede 7,5 milyon gencimiz okuyor: Ama büyük mezunlar 3-5 okuldan mezunları alıyorlar. ABD’nin vasıfsız bir okulundan bile mezun olmak daha fazla kapı açıyor. Çünkü en iyi 500 üniversitesi listesinde bizim okullarımız yok Bunun sorumlusu beton dikmeyi marifet sayan beton kafalılardır. Eğitime yeniden itibarını kazandıracağız. İsmet İnönü Cumhurbaşkanı olduktan sonra memleketi Malatya’yı ziyaret eder. Vatandaşlar İsmet Paşa'ya yatırım gelmiyor diye şikayet eder. Paşa, en iyi öğretmenlerini getirttim merak etmeyin dedi. Bunlar Türkiye’nin 5 bin yıllık devlet geleceğinden potansiyelinden bir haber. İYİ Parti’de ahlakın ve vizyonun alası var. O kutlu gün çok yakın. Bu memleketin evlatları nasıl bir hazineye sahip olduklarını göstereceğiz. Yalan satmayacağız. Gençlerimize iyi geleceğiz. Ülkemiz maalesef zor günlerden geçiyor. Dertlerin büyüklüğü bizim heyecanımızı artırır. İYİ Parti gelince Türkiye yeniden hak, huluk, adalet, huzur ülkesi olacak. Anadolu’yu yeniden bir bayram sonrası yapacağız."