Ya AKP kapatılır, ya da Türkiye biter!

AKP’nin seçim bildirgesinde yeni bir Anayasa yapılacağı vaadi var. Aynı vaat MHP’nin bildirgesinde de bulunuyor.

AKP’nin Anayasa hukukçusu Zafer Üskül, nasıl bir Anayasa hazırlayacaklarının ilk işaretlerini verdi. Üskül, Anayasanın başlangıç kısmında ve maddelerinde Kemalizm ideolojisinin yansımaları olan “Atatürk milliyetçiliği” ve “Atatürk ilke ve inkılapları” gibi kavramların kaldırılması gerektiğini söyledi.

Böylece AKP’nin merkez parti olması iddiası daha ilk günden çöktü. Çünkü Türkiye’de siyasetin merkezi, Anayasa’nın başlangıç ilkeleri ve dolayısıyla devletin temel nitelikleridir.

Devletin temel nitelikleri ise bir siyasi partiye indirgenecek ideolojik düşüncelerin yansıması değil, hukuk sisteminin özüdür. Türkiye Cumhuriyeti Devleti, işgal altındaki bir ülkenin savaş meclisi tarafından kurulmuştur. Kuruluş ilkeleri milletin başkomutanının adı ile özdeşleşmiştir ve bunlar ideoloji değil hukuk normlarıdır.

Bu ilkeleri değiştirmeye kalkışan siyasi parti hakkında hemen kapatma davası açılması gerekir.

* * *

Zafer Üskül’ün talepleri, aslında Avrupa Birliği’nin Türkiye’yi federasyona dönüştürme planının ürünüdür. Avrupa parlamentosu Yeşiller üyesi Daniel Cohn Bendit, Avrupa Birliği’ne katılmanın Türkiye’de Kemalizmin sonu olabileceğini söylemiş ve bunun “Kemalist köktenciliğin havaya uçurulması” anlamına geldiğini belirtmişti.

Wolfgang Koydl da “Türkiye her şeyden önce, her toplumsal ve politik gelişimini engelleyen taşlaşmış Kemalizmi kırmalıdır” diye konuşmuş, Zafer Üskül gibi devletin temelleriyle kavgalı kişilere cesaret vermişti.

2003’ün Mart ayında, AB Genel Kurulu’na sunulan Türkiye raporunda Hollandalı muhafazakar parlamenter Arie Oostlander, Bülent Arınç’ın sık sık gündeme getirdiği gibi laikliğin farklı tercüme edilmesini istemiş, ayrıca Kemalizm ideolojisinden arındırılmış yeni bir Anayasa yazılmasını talep etmişti.

İngiltere kraliyeti tarafından “Tanrıya ve Emperyal Hedeflere Hizmet” rütbesi ile ödüllendirilmiş olan Andrew Duff, 2005’in Eylül ayında, “Türkiye, Avrupa’nın gerçek partneri olabilmek için klasik milliyetçi Kemalizm’le mücadele etmelidir. Devletin gücü azaltılmalıdır. Kemalizm reforme edilmeli ve bu eski liderin fotoğrafları kamu binalarının duvarlarından indirilmelidir. Türkiye, artık Kemalizm’de değişme gereğiyle yüzleşmeli. Sadece yasalar, anayasa değil, Kemalizm kültürü ve felsefesi de değişmeli” demişti. Zafer Üskül de felsefe değişikliğinden söz ediyor!

Duff, “Orduda ve bürokraside Erdoğan’ın AB ile görüşmeleri başlatma çabalarını baltalamak isteyenler var. Ordunun görevi gizli devlet olmak değil. Türkiye’nin merkeziyetçi yönetim yapısından adem-i merkeziyetçi yapıya geçmeye ihtiyacı var. Diyarbakır’da bölgesel otonomiye varacak şekilde merkeziyetçi yapının değişmesi iyi olur. Bunu sadece Güneydoğu için değil, diğer bölgeler için de öneriyorum” diye konuşmuştu.

İngiliz derin devletinin adamı, “Cumhuriyetin kuruluş felsefesinden, Atatürk’ten, ulus devletten, üniter devletten vaz geçeceksiniz,

federasyona dönüşeceksiniz!”

diyordu.

Şimdi Zafer Üskül, bu görüşü

tekrarlıyor.

* * *

Zaten Abdullah Öcalan da benzer şekilde bir iç konfederasyondan bahsediyordu. Nitekim Leyla Zana ve Ahmet Türk de “Eyalet sistemine geçeceğiz” dedi.

İşte, MHP’nin Cumhurbaşkanlığı seçimi için destek verdiği AKP budur ve yüzde kaç oy almış olursa olsun, kapatılacaktır! İnsanları borçla rehin alınmış bir ülkede, demokrasiden, halk iradesinden bahsedemezsiniz! AKP kapatılmazsa, Türkiye Cumhuriyeti Devleti sona erecektir!

Yazarın Diğer Yazıları