"Bu ampulün devri geçti"

Tam bu yazıma başlık düşünürken, YENI ŞAFAK dünkü manşetinde, hem de AKP’nin Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Hilmi Güler’in sözleriyle başlığı verdi: “Bu ampulün devri geçti”... Sayın Bakan eski ve fakat bugün AKP ambleminde de yer alan “Akkor lambalardan” söz etmiş, ama yazıma denk düştü; aslında da “o AKP”  değişse, TC ve millet kurtulur!
Bütün Türkiye parça parça ve ayağa kalkmış; Türkiye’de hiçbir iktidar, toplumun bütün kesimlerini, sivil toplum örgütlerini, sendikaları, çiftçileri, esnafı ve kadınları, bu kadar sokaklara dökmemiş, bu kadar ağır tepkilere maruz kalmamıştı! Ve bu kadar da içinden, dışından parçalanmamıştı! Bölücü tehditlere karşı da bu kadar aciz duruma düşmemişti! Bu, Sayın Erdoğan’ın ve yönetiminin büyük becerisi(!) Başbakan, bilmem  gönül, vicdan rahatlığıyla, uyuyabiliyor mu?  Fakat en acısı, Osmanlı’nın son dönemi - Damat Ferit dönemi- dışında, Türkiye Devleti hiçbir zaman yabancılara bu kadar muhtaç olmamış ve onlardan medet ummamıştı!
Bardağı taşıracak, “ampulü” söndüremese de  “ışığını” zayıflatacak son olay:  Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi’nden , (AKPM)  AK Parti’ye yönelik kapatma davasıyla ilgili olarak bildiri yayınlamasını “istemişiz...” Gerçi! AKPM Başkanı Louis Maria de Puig, bildirinin,  “Türk parlamenter heyetinin talebi üzerine” hazırlanmakta olduğunu, söylüyor, ama heyetteki CHP’li ve MHP’li milletvekilleri, böyle bir destek bildirisi istemediklerini söylüyorlarsa ve bu konuda sadece açıklama istemişlerse bu da en azından yanlış anlaşılmaya müsait! Ama AKP’liler ve CHP’liler  ısrarla  bu talebin De Puig’le görüştüğü bilinen tek Türk parlamenter olan AKPM Türk Heyeti Başkanı ve AKP Antalya milletvekili Mevlut Çavuşoğlu tarafından yapıldığını söylüyorlar.  Türk Heyetinin Başkanı Çavuşoğlu inkâr ediyor. Önceki gece. SKYTÜRK’DE Saynur Tezel ’in ısrarlı soruları karşısında lafları dolandırdı, kıvırdı durdu! 

De Puig  “Bir girişim başlattık ve 2-3 gün içinde de tüm Parlamenterler Meclisi’ni temsil edeceğini düşündüğüm bir bildiri yayımlayacağız.” diyor!

Netice itibarıyla “Türk Yargısı Avrupalılara şikâyet edilmiş gibi” oluyor! Neresinden bakarsanız, “ayıp”, milli onurumuza hiç yakışmadı!

Bildiri açıklanır ve AKP bunu kendi lehinde kullanırsa hiç şaşmayın! Çünkü kendi milletini ve yargısını yabancılara şikâyet AKP İktidarı için yeni bir şey değil; Güneydoğu’ya Barış Gücü de isterlerse veya Osmanlının son döneminde yapıldığı gibi AB den  “uzlaştırma”,Heyet-i Nasıha “ (Nasihat Heyeti)  isterse de şaşmayın!


Yabancıdan medet yeni değil
Ama bu talep ve ” medet “ yeni bir şey değil: Erdoğan bu dava konusunda Cheney’e dert yanmıştı. Dava açılır açılmaz Babacan, alelacele Brüksel’e gidip, Olli Rehn, Barroso ve Lagendjik’e Başsavcıyı şikâyet etmiş, destek istemişti. Ve bu destek de hemen, dolambaçlı yollardan gelmişti. Son olarak ABD Dışişleri Bakanı Condolleezza Rice. ” Bu sizin iç işinizdir “ derken AKP’yi kapatmanın yanlış olacağını ima etti ve de 301. Madde, Patrikhane konusunda açıkça taleplerde bulundu!
Meğer ne kadar çok dostumuz varmış! Bu kadar çok dost olunca ” düşmanlara “ ne hacet! Şimdi bütün Batı hükümetleri ve medyası, birden, “Kapatma Davasına” odaklandı. Avrupa’da, Amerika’da, herkes açık kapalı, ” kapatmanın “ yanlış olacağını söylüyor, yazıyorlar! Acaba bu konu, 301. madde konusu onları neden bu kadar ilgilendiriyor ve ayağa kaldırıyor?.. Demokrasi aşkına mı? Mavi gözlerimiz için mi?

Bu kadar “farklı alâkanın” “eniştem beni neden öptü?” sorusu gibi,  en azından şüpheyle fakat asıl korkuyla karşılanması gerekir! Cengiz Çandar gibi, iktidar, çanaka ve yalakaları bu konuda Anayasa Mahkemesi’ne güvenmediklerini ve fakat AB’ye güvendiklerini söylüyorlar ,  “Avrupa ne diyecek”,ekonomi nasıl sarsılacak yabancı yatırımlar duracak telaşı içindeler!
Aslında, vatanseverliklerinden şüphe etmediğim bazı kişiler de aynı endişelere kapılmışlar. AB’nin, Türkiye’yi sonunda asla tam üye kabul etmeyeceğini pekiyi bildikleri halde, hâlâ “bu dualara âmin” demekteler! Şaşıyorum. Meğer şu AB ne kadar füsunkârmış, nasıl bırakılamayacak bir ” bağımlılıkmış”!

Yazarın Diğer Yazıları