Trabzonspor

Bir takım düşünün ki, 1984-1985 sezonundan beri ’hedef şampiyonluk’diyerek başlıyor, ancak aradan geçen 24 sezonda bunu başaramıyor. Sadece bir kez direkten dönüyor. Zaten 1995-1996 sezonunda yaşanan o dönüş, olumsuz  gelişmelerin daha da arttığı bir kırılma noktasını da oluşturuyor. Oysa, kısa vadeli hesaplar üzerine kurulan  mutlu sona varamayan hedef için bordo-mavili camia orta vadeli diyebileceğimiz 2-3, hatta 4-5 yıllık periyotları tercih etmiş olsaydı. Aradan geçen 24 yıllık sürede en azından 4-5 kez şampiyonluğa ulaşmış olurdu. Ama bırakın 4-5’i bir kere bile bunu başaramadı. Çünkü bu hedef için yol hatalı seçilmiş, transferler hatalı yapılmış, kadro çarpık oluşturulmuştu. Aradan geçen süre ve yaşanan hüsranlardan nihayet ders alındığını gösteren bir anlayış Trabzonspor’u yönetiyor. Bu anlayış, gitmesi gerekenler ile gelecek olanları gerçekten çok iyi belirlemiş. Coman. Cale, Selçuk, Burak. Ceyhun, Gıray, Egemen tam  ifadeyle bugünün değilse bile yarının bir numara oyuncuları. Onlarla birlikte kadroya katılan daha geçler var ki, emin olun en küçük bir fırsatı ellerine geçirdiklerinde, formayı kaparlar ve bir daha sırtlarından çıkarmazlar. Mevcut kadrodan kalacakları kesin olanlara, Musa, Hüseyin ve Hasan’ın eklenmemesi eksiklik yaratmaz kısa bir süre güç kaybına neden olur. Sonra böyle bir kadro içinde, bu oyuncuların da, futbol adına oynama hakları vardır. Çünkü şimdiye kadar yer aldıkları kadronun içinde futbol oynarken ıstırap çekmişlerdir.Bu sezon değilse bile sonrakilerde şampiyonluğun en büyük adayı olacak Trabzonspor’da  bana göre tek handikap bazı çevrelerin Ersun Yanal ile cebelleşmekten bir türlü vazgeçmemeleridir. Özellikle Trabzonlu teknik adam beklentisi ile büyük bir yanlışın çanak tutuculuğunu yapanlar susturulmazsa korkarım ki gelecek hesapları da karışacaktır.

Yazarın Diğer Yazıları