Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Özcan YENİÇERİ

Özcan YENİÇERİ

Terör, yanılgı ve saflığı kaldırmaz!

Türkiye sınır ötesi hava operasyonları ve komando hareketleriyle terör örgütüne çok büyük zayiat verdirmiştir. Sürekli, ani, isabetli ve etkili hava operasyonları PKK yöneticilerini ne yapacağını bilemez bir hale getirmiştir. Türk Silahlı Kuvvetleri son zamanlarda Irak’ın kuzeyinde PKK’yı tam anlamıyla bir “şamar oğlanı” na çevirmiştir. TSK’nın zaman zaman şehit vermesine karşın, PKK’yla olan mücadelesi bir çeşit canlı tatbikat şeklinde gerçekleşmektedir.


PKK tam bir çıkmaz içine düşmüştür!
TSK şu veya bu yöntemle istediği anda terör örgütünün bütün barınaklarını, ikmal yollarını, cephaneliklerini, depolarını, eğitim ve toplanma alanlarını imha edebilmektedir. Türk Hava Kuvvetleri bu mücadelede eşsiz bir deneyim sahibi olmuştur. Belirlenen hedefler de artık sıfır hatayla vurulabilmektedir. Bu durum terör örgütünü büyük bir şaşkınlık içine sokmuştur. Dağda, inde, içerde ve sınır ötesinde hem askeri hem de diplomatik anlamda PKK tam bir çıkmazı yaşamaktadır.
Mağaraların oyuklarında üstlenen terör şebekelerine karşı da Türk komandoları adeta bir sürek avı başlatmıştır. Teröristler yuvalandıkları yerlerde ve sığındıkları inlerde sürekli takibat altına alınmıştır. Bu durum terörist grupları mayın döşemek, uzaktan kumandalı bomba patlatmak, taciz ateşleri açmak, canlı bomba kullanmak, pusu kurmak ve vur-kaç gibi daha az riskli yöntemleri kullanmaya yöneltmiştir. PKK, her geçen gün giderek ses getirecek etkili eylem yapamaz hale gelmektedir. Ağrı Dağı’ndaki üç Alman dağcı da bu gelişmelerin kurbanı olmuşlardır. Nitekim dağcıları PKK, Türkiye’den çıkaramamıştır. Ağrı Dağı’nın TSK tarafından sarılması üzerine dağcıları terör örgütü bırakmak zorunda kalmıştır.
Hatırlatalım: Türkiye karakışın ortasında Irak’ın kuzeyindeki terörist kamplarına sınır ötesi operasyona başlayınca terör örgütünün kentli milislerine talimat vererek vatandaşların araçlarını yakma eylemlerini başlatmıştı. Aynı zamanda PKK, Diyarbakır’da da halka karşı bombalı saldırı düzenlemiş ve bu saldırıda altı kişi ölmüştü. Öteden beri sınırın öbür tarafında sıkışan PKK, sınırın bu tarafında etkili eylemler yaparak üzerindeki baskıyı azaltmaya çalışmak gibi bir yöntemi kullanmaktadır. PKK kırsalda sıkıştığında ise kentlerde eyleme yöneliyor. Bu eylemleri terörist örgüt, dikkatleri dağıtmak ve içine düştüğü güç durumu kamufle etmek için kullanıyor.


Terör yanılgı ve saflığı kaldırmaz!
Ancak bütün olup bitene karşın PKK’nın, Türkiye’nin gündemini değiştirmek için uygun ortam ve fırsat kolladığı da bilinmektedir. Kabul etmek gerekir ki, şu sıralarda PKK’nın eylem yapabilmesi için Türkiye’deki siyasi, ekonomik ve sosyal ortam oldukça elverişlidir. Belki de Türkiye son zamanlarda Cumhuriyet tarihinin en büyük belirsizliklerinden birisini yaşıyor. İktidar partisi hakkında açılmış kapatma davasının sonlarına gelinmiş bulunuyor. Bir yıldan fazla süren bir sürecin sonucunda  “Ergenekon iddianamesi” de açıklandı. İçinde ne ararsanız onu bulabileceğiniz devasa bir iddianame ortaya çıktı. İşin özü Türkiye’de her yanda büyük bir belirsizlik, öfke ve gerilim yaşanıyor. Bu ortamdan PKK’nın yararlanması ve ülkenin gündeminde yeniden etkili bir biçimde yer edinmeye çalışması bekleniyordu.
Bu amaçla PKK’nın büyük kentlerde ses getirecek kitle katliamı türü eylemler yapacağını herkes tahmin ediyordu. Ancak buna imkân ve fırsat bulup/bulamayacağı bilinmiyordu. Türk istihbarat birimleri son zamanlarda PKK’nın kentteki milislerine fırsat vermiyor ve hazırlık aşamasında teröristler ele geçiriliyordu. Güngören’deki PKK eylemi, Türk istihbarat birimlerinin bir şeyleri fena halde gözden kaçırdığının delilidir. Bu durum son zamanlarda PKK’nın uzantılarını dinleme, izleme, gözleme ve etkisizleştirecek önlemler alma konusunda zaafiyet bulunduğunu göstermektedir. Bu duruma istihbarat birimlerinin “Ergenekon” dolaysıyla PKK’yı bırakıp, kendi kendilerini kontrol etmeye fazlaca ağırlık vermeleri sebep olmuş olabilir. Zira terör ne saflığı ne de yanılgıyı kaldırmaz.

Yazarın Diğer Yazıları