İsrail, Yunanistan ve Güney Kıbrıs Rum Yönetimi (GKRY) savunma bakanları GKRY'de bir araya gelerek, bölgesel güvenlik ve askeri iş birliğinin artırılması konularında görüşmeler yaptılar.

İş birliği savunma alanında

Enerji kaynaklarının paylaşılması ve Avrupa'ya ulaştırılması konularında KKTC ve Türkiye'yi dışarıda bırakarak İsrail ve Yunanistan'la iş birliği yapan GKRY, şimdi de bunun güvence altına alınması için, iş birliği yaptığı bu ülkelerle savunma konusunda birlikte hareket etmek üzere mutabakat sağlamıştır.

Bu ülkeler GKRY'nin Larnaka kentinde, savunma sanayii şirketlerinin de katıldığı sempozyumda, hem savunma sanayiinde, hem de Doğu Akdeniz'de güvenlik alanında iş birliği konularını görüşmüşlerdir.

Yunan Savunma Bakanı sempozyumda, "Türkiye herhangi bir zamanda Kıbrıs ve Yunanistan'ın egemenlik haklarını sorgulamaya yeltenmesi halinde buna vereceğimiz yanıt çok büyük olacak, bilinmesini isterim" beyanıyla, Türk tarafını tehdit etme cüretinde bulunmuştur.

İsrail Savunma Bakanı da, Rum yönetimi ve Yunanistan'la iş birliğinde büyük ilerleme kaydettiklerini, Rum ve Yunan savunma bakanlarıyla neredeyse her gün temasta olduklarını, bu sempozyumda da yeni bir iş birliğinin ilk adımını attıklarını, askeri sanayide artık çok önemli projeleri birlikte yürüteceklerini ifade etmiştir.

Sempozyumda savunma bakanları, bölgesel iş birliği, terörle mücadele, kara ve deniz sınırlarının korunması, mülteciler konularında ortak hareket etme ve ortak tatbikatlar düzenleme konularında mutabakat sağlamışlardır.

Savunma bakanları Lefkoşe'de de bir araya geldiler

Savunma bakanları Lefkoşe'de bir konferans düzenlemişler ve benzer düşüncelerini burada da dile getirmişlerdir. Ayrıca bakanlar GKRY lideri Anastasiadis'i de birlikte ziyaret etmişlerdir.

Bu üç ülke, Doğu Akdeniz'deki doğal gazın paylaşımı konusunda başbakanlar seviyesinde birçok kez bir araya gelmiş olmalarına karşılık, savunma bakanları seviyesinde ise ikinci defa bir arada olmuşlardır. İsrail Savunma Bakanı da, bir sonraki toplantın Tel Aviv'de yapılacağını açıklamıştır.

Yunanistan ve İsrail fırsat kolluyor

İsrail, ne zaman Türkiye'yle olan ilişkileri bozulsa, hemen Yunanistan'la ilişki içine girerek bunu Türkiye'ye karşı bir koz olarak kullanma temayülünde olmuş, Yunanistan da bunu fırsat bilip, Türkiye'ye karşı İsrail'le birlikte oldukları mesajını vererek yalnız olmadıklarını göstermeye çalışmıştır.

Bunun örneği, İsrail'e tanınan Konya bölgesinde uçuş eğitimi yapma müsaadesinin kesilmesi üzerine, Yunanistan'ın hemen Girit ve çevresinde İsrail'e uçuş imkânı tanımasında açık olarak görülmüştür. Yunanistan'ın bu tutumunu her dönemde, terör dahil bütün alanlarda görmek mümkündür. Konu yaşananlarla ve tecrübelerle sabittir.

Yeni dönemde Kıbrıs ve 18 ada ne olacak?

Kıbrıs konusunda bugüne kadar yapılan müzakerelerde, Rum tarafının çok şey isteyerek mutlak hâkimiyet sağlama isteğinden dolayı bir sonuç alınamamıştır. İyi ki de alınamamıştır. Çünkü sonuç demek, taviz demektir. Bu da Türkiye ve KKTC'nin güvenliğinin aleyhinedir.

Türk tarafı "son müzakereden de sonuç çıkmazsa herkes kendi yoluna" sözünün arkasında durmalı, artık müzakere yapılmamalıdır.

Yeniden bir federe devlet ümidi yaratmamak için, KKTC meclisi derhal toplanmalı ve adını "Kıbrıs Türk Cumhuriyeti" (KTC) olarak tashih etmelidir.

KTC'nin bağımsızlığının uluslararası ortamda kabulü için teşebbüste bulunulmalı, kim dost, kim değil ortaya çıkmalıdır. Türk Cumhuriyetlerinin, dost bilinen diğer ülkelerin, İslam ve Arap ülkelerinin durumu test edilmeli, yeni dönemde politikalar buna göre şekillendirilmeli ve yürütülmelidir. Olmuyorsa, KTC Meclisi, Türkiye'ye ilhak kararı alacağını ilan etmelidir. Hatay örneği unutulmamalıdır.

Bugüne kadar yönetimin ısrarla izahtan kaçındığı 18 adayla ilgili konu açıklığa kavuşturulmalı, haklarımız yeniden sorgulanmalı ve yerine konmalıdır.

Kuru beyanlarla bu konuların halledilemeyeceği, arkasında durulamayan sözlerin ülkenin inandırıcılığına zarar verdiği dikkate alınmalıdır.