28 Şubat'la ilgili 9 iddia-9 yanıt

Hâlâ bir hizalama sopası olarak kullanıldığına ve davası da devam ettiğine göre bir yıldönümü yazısı yakışır 28 Şubat'a.

Bu işi, yandaş taifesine bırakmak istemeyen Alican Türk -aynı zamanda davanın sanıklarından- haftalar önce detaylı bir metin yollamıştı. Özetin özetinin özetini aktarma günü geldi:

İDDİA - 1. MGK'DA SİVİLLERE BASKI YAPILDI MI?

MGK'ya bizzat katılan Başbakan Yardımcısı Tansu Çiller, İçişleri Bakanı Meral Akşener, MSB Turhan Tayan mahkemede "MGK'da kararlar alınırken askerlerin size bir baskısı, zorlaması, tehdidi vb. oldu mu?" Sorusuna "Hayır olmadı, bir nezaketsizlik de yaşanmadı" cevabı verdiler.

Nitekim gerekçeli kararda da MGK'da hükûmet üyelerine bir baskı yapıldığına ilişkin hiçbir ifade, suçlama yoktur. 

İDDİA - 2. ERBAKAN ASKER ZORUYLA MI İSTİFA ETTİ?

Merhum Erbakan "RP ile DYP arasındaki koalisyon protokolüne uygun olarak... istifa ediyorum" diyor...

Çiller ve merhum Muhsin YAZICIOĞLU ile birlikte yaptıkları basın toplantısında şunu ekliyor:

"Ülkede bir gerginlik varmış da hükûmet bunun için istifa etmişmiş... Hayır!.. Başarılı bir hükûmet, sadece ahde vefa örneği gösteriyor, protokolünün gereği olarak en güzel bir ahlâk örneği gösteriyor..."

Dönemin RP'li Adalet Bakanı Şevket KAZAN, Refah Gerçeği adlı kitabında ne diyor:

"Erbakan'ın istifası herhangi bir baskı veya dayatma sonucu değil, tamamen iki parti arasında önceden imzalanan protokol gereğiydi."

İDDİA - 3. REFAH PARTİSİ'Nİ ASKER Mİ KAPATTIRDI?

RP hakkında kapatma davasını açan Genelkurmay ya da askerî savcılık değil, dönemin Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Vural SAVAŞ'ın kendisidir.

İDDİA - 4. ANASOL-D'Yİ ASKER Mİ HÜKÛMETE GETİRDİ?

Demirel'in beyanları ortada..."Cumhurbaşkanı kimi isterse hükûmet kurma görevini ona verir" diyor...

Ne 28 Şubat iddianamesinde ne de gerekçeli kararda ANASOL-D'nin askerler tarafından kur(dur)ulduğuna ilişkin iddia ya da suçlama yoktur.

İDDİA - 5. İMAM HATİPLERİ ASKER Mİ KAPATTIRDI?

Bu, sadece DYP'nin de değil, Meclis'teki diğer partiler olan ANAP, DSP ve DTP'nin de kendi parti programlarına dahil ettikleri bir konuydu. Gerçek şudur: 8 yıllık kesintisiz eğitime geçince bütün meslek okulları ile Anadolu liselerinin orta kısımları otomatik olarak kapanmıştır.

İDDİA - 6. ÜNİVERSİTELERDE BAŞÖRTÜSÜNÜ ASKER Mİ ENGELLEDİ?

Öğretmen ve öğrencilerin kılık kıyafetleri ile ilgili yönetmelik 1981'de, kamu personeli ile yükseköğrenim öğrencilerinin kılık kıyafetiyle ilgili kanun 1982'de yürürlüğe girmiştir. Kasım 2012'de yürürlükten kalkmıştır.

İDDİA - 7. KUR'AN KURSLARINI ASKER Mİ KAPATTI?

Ne 28 Şubat öncesinde ne 28 Şubat döneminde ne de sonrasında yasal çerçevede açılan tek bir Kur'an Kursu bile kapatılmamıştır.

O konuda İçişleri Bakanlığı Genelgesine göz atalım:

"(...) bazı tarikatların veya dini grupların yasal olmayan yollardan ve bazen dernek, bazen vakıf adı altında, görünüşte Kur'an kursları açtıkları ihbarları Bakanlığımıza intikal etmektedir. Bu dernek veya vakıflarca dini duyguları istismar edici, bölücü ve yıkıcı faaliyetler yürütülebileceği, ayrıca ehliyetsiz kişilerin menfaat temini amacıyla bu tür işlere girebileceği hususları da göz önünde bulundurulmalıdır...

Diyanet İşleri Başkanlığı ve dolayısıyla il müftülüklerinin yönetim ve denetimi dışında açılmış Kur'an kurslarının bulunması halinde derhal kapatılarak..."

İDDİA - 8. 28 ŞUBAT'A DESTEK VERMEYENLER ORDUDAN ATILDI MI?

1996-1999 yıllarında atılan 746 personelin ihraç gerekçeleri:

                - 232'si Fethullah Gülen Nur Cemaati üyeliğinden,

                - 410'u çeşitli dini cemaat, tarikat ve siyaset bağlantıları,

                - 19'u PKK yandaşlığı ya da sempatizanlığı,

                - 25'i çete, uyuşturucu vb. bağlantıları nedeniyle disiplinsizlikten,

                - 9'u aşırı sol örgüt üyeliği ya da sempatizanı olmak gerekçesiyle,

                - 51'i diğer nedenler.    

İDDİA - 9. 28 ŞUBAT'TA FETÖ'YE DOKUNULMADI MI?

Dönemin Cumhurbaşkanı Demirel'e verilen brifingde Gülen cemaati hakkında şu ifadelerin kullanıldığını görüyoruz:

"Devlet içinde Devlet" faaliyetleri icra eden Fethullahçıların tarikat okullarının Millî Eğitim'e alternatif bir anlayışla yönetildikleri,

"Bürokrasiye hâkim olan devlete hâkim olur" prensibini uygulayan Fethullah GÜLEN Nurcu tarikatında yer alan bazı bürokratların bu kesimin devlet imkânlarıyla büyüyüp gelişmesine ön ayak oldukları,

- Silahlı Kuvvetler içerisinde yapılanabilmek ve ileride etkinliğe kavuşabilmek amacıyla yeni projeler üretilmeye başlandığı...

28 Şubat'ta askerlerin FETÖ'ye dokunmadığını söyleyenler önce dönüp aynaya baksınlar...             

Yazarın Diğer Yazıları