Belçika Başbakanı Herman Van Rompuy’un AB Konseyi Başkanlığı’na getirilmesi tartışma yarattı. Basın, “Avrupa’nın dünyada tekrar söz sahibi olma umudu suya düştü” yorumunu yaptı
Van Rompuy’un AB Konseyi Başkanlığı, Catherine Ashton’un (sağda) da AB Dışişleri ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilciliğine seçilmişti.
Brüksel’deki Avrupa Birliği zirvesinde Konsey Başkanlığı ve Dışişleri ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilciliği görevlerine getirilen isimler Avrupa’da büyük tartışma çıkardı. İngiltere basını, Belçikalı Herman Van Rompuy’un AB Konseyi Başkanlığı, İngiliz Catherine Ashton’un da AB Dışişleri ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilciliğine seçilmesine ateş püskürdü. Financial Times gazetesi, AB’nin iki önemli görevini, uluslararası alanda çok da bilinmeyen iki kişiye verdiğini belirtti. AB’nin ’yıldız isimlerden’ çok ’oy birliği sağlayabilecek’ kişileri seçtiği yorumunu yapan gazete, bunun da İngiltere’nin eski Başbakanı Tony Blair’e karşı, Van Rompuy’un seçilmesine neden olduğunu yazdı.
İşgal Blair’i bitirdi
Ashton’ın sadece bir yıldır AB komisyonununda görev yaptığını hatırlatan gazete, Başbakan Gordon Brown’un, Blair’in seçilememesinden duyduğu hayal kırıklığını dile getirdiğine dikkat çekti. Tony Blair’in AB başkanı seçilmeyince umutlarının suya düştüğünü kaydeden gazete, “ancak onunla beraber Avrupa’nın da dünyada tekrar söz sahibi olma umudunun suya düştüğü” yorumunu yaptı. Times gazetesi de Blair’in Irak işgali ve AB’deki sosyalist liderlerle arasının iyi olmaması dolayısıyla seçilemediğini savundu. Fransız basını ise, Rompuy’un seçilmesinin Fransa’da sağcı iktidarı memnun ettiği görüşünde birleşti.
Merkel-Sarkozy faktörü
Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy ve Almanya Başbakanı Angela Merkel’in, Van Rompuy’un seçilmesinde önemli rol oynadığını ön plana çıkartan gazeteler, AB liderlerinin karşılıklı uzlaşma yoluna gittiğini yazdı. Liberation gazetesi, “Ashton’un kötü bir tercih olduğu ve bu seçimin AB dış politikası için sorun yaratacağı” yolundaki yorumları ön plana çıkarttı. İspanyol basını da, Van Rompuy ve Ashton’un seçimiyle ilgili olarak, “Büyük hedefler için zayıf isimler” yorumunda bulundu. El Pais, “İki tanınmamış isim Avrupa Birliği’ni yönetecek” başlığını atarak, “AB, iki kurumun başına geçecek ismi belirlemedeki krizi aşmış gözükse de Rompuy ve Ashton’un önünde çözülmesi gereken büyük sorunlar var” dedi. El Mundo gazetesi de “Karizmatik olmayan iki isim AB’yi yönetecek” ifadesini kullandı.