ABD'nin balonu çoktan patladı

Fırat'ın Doğusu'na operasyonun işaret fişeği atıldı. PYD/YPG unsurlarına, daha doğrusu PKK uzantılarına harekât yaklaştı. Amerika'nın bölge valisi Brett McGurk'un "Pentagon'un Suriye'den ayrılmaya niyeti yok" demesi müdahale kararımızı pekiştiren demeç oldu.

Türk ve ABD kuvvetleri çatışır mı? İşe bu konu tamamen Amerikalılara bağlı. Biz önceden ilan ettik "geliyoruz" diye. Pentagon nerelerden başlayacağımızı biliyor. Buralardaki birliklerini geri çekip çekmemek onların tercihi. Yerlerinde kalıp inşaa ettikleri "bizi gözetleme kuleleri"nde kalmaya devam ederlerse, tepelerine yağacakları kabullenmişler demektir.

Tahammül bitti

Taaa çikolata renkli başkan Obama döneminden beri aynı masalı dinlemekten bıktık. "Çekiyoruz, boşaltıyoruz" palavralarından sıkıldık. "40 bin kişilik Kürdistan ordusunu eğiteceğiz"e kadar geldiler. Bunu da bizzat genelkurmay başkanlarının ağzından ifade ettiler.

Üstelik utanmadan, sıkılmadan IŞİD'le mücadele kurusıkılarını devam ettiriyorlar. Türkiye Cumhuriyeti'ne çocuk muamelesini reva görmeye çalışıyorlar. Öbür taraftan da zırhlı araçlar ile silah ve mühimmat vermeyi sürdürüyorlar.

Görmeyen gözlere

40 bin, hatta bazılarına göre 70 bine çıkacak ABD güdümlü bölücü unsurların hedefinde iki ülke var; "Türkiye ve İran."

F-35'ler başta birtakım parası bile ödenmiş taleplerimizi teslim etmeyecekleri de belli. "Sopanın ucunda havuç" kandırmacasıyla politika yapma balonu artık patladı. Bu gerçeği nihayet fark edebildik. "Biraz daha sabır" ve "biraz daha diplomasi" tavsiye edenler de artık uyanmalı. Fazla sabrın sonrası, durumumuzu içinden çıkılamaz hâle getirecektir!

***

Yeni moda saldırmak

Bu aralar ekran tartışmalarında kavga gürültülerin dozu arttı. Katılımcılar birbirleriyle uğraşırken bir tık öne geçen isim Abdullah Gül. Hükûmet muhalifleri ona pek yüklenmiyorlar. Erdoğancıların saldırılarını dinlemekle yetiniyorlar. Aynı şeyi ben de yapıyorum. Tuhafıma giden ise "oy potansiyeli yok" iddiaları. Bal gibi de var. En azından şu hâliyle Cumhur İttifakı'nın mikro ortağı Büyük Birlik Partisi'nden daha fazla.

Haber Global'de Rahim Er şu ana kadar gördüğüm önemli laf dinlemezlerden. Profesör Doktor Önay Alpago'yu bir türlü konuşturmadı. Bu kadar müdahale olur mu? Er'e tavsiyem karşısındakine hele kadınsa daha saygılı davranması.

***

Esas soru yoktu

Buket Aydın'ın geniş bir ekiple hazırladığı 40'ta bu hafta bir ilahiyatçı vardı. Prof. Dr. Nihat Hatipoğlu'na tevdi edilen sorular arasında genelde cinler-periler bulunuyordu.

Hocaya yöneltilenler klasik şeylerdi. Ramazan sohbetlerinde işlediklerinden farksızdı. Asıl merakla beklenen soruyu göremedik. Neyi mi? Sultanahmet'teki otelcilik çalışmaları hakkında bilgi alamadık. 40'ın arasında bulunmadığı için merakımızı gideremedik!

***

Temize çıktık

"Keyif" tartışmamıza Cudi Kitapçıoğlu'ndan katkı geldi.

"Güncel Türkçede keyif denince zevk anlaşılmaktadır. Oysa Arapça olan keyif sözcüğü 1400 yıl önceki Mekke toplumunda nasıl anlamına gelmekteydi. Bunu Kur'an ayetlerinden anlamaktayım."

Kitapçıoğlu, yıllar sonra bile olsa merhum Şakir Süter karşısında bizi temize çıkardı.

***

Sürpriz mesaj

Avrasya Televizyonu'nun eski genel koordinatörü Tamer Turan'dan aldığım mesaj mutlu etti. Çalıştığı televizyon FETÖ'nün polislerinin basmasıyla kapanmıştı.

Şimdilerde kaleme kuvvet çalıştığını bildirdi. Yine kendi ifadesiyle film ve tiyatro senaryoları yazıyor. Tanıtım metinleri hazırlıyor. "Lavanta Kokulu Gecelerim" adlı öyküsünün Devlet Tiyatroları repertuvarına alındığını öğrenince sevindim. Son görüşmemiz ilk ağır ameliyatımdan sonra olmuştu. Kardeşime başarı dileklerimi tekrarlıyorum.

***

MEDYANIN DİLE/TÜRKÇEMİZ

* TRT Müzik'in tercümelerini yapan kişilerde arıza fazla. İşte size bir alt yazı: "Sefardi müziği" (27 Kasım 2018. Saat 14.54)

Koskoca kurumda Translate Google.Com'u tıklayıp "Sefarad" kelimesini okuyacak biri yok mu?

...

* İhtilal mahkemesi, Napolyon'un Elbe Adasında hapsedilmesi ve seçeceği tek çeşit yemekle besleneceği kararını vermişti.

Görevli aşçının sorusu üzerine Napolyon'un verdiği cevap: "Dana başı. Sabah dil, öğle beyin ve akşam yanakları. Sırası ise her gün dönüşerek belirlenecek"ti.

Yorumlamak size ait...

...

GÜNÜN SÖZÜ

Düşman bağışlamak, dost bağışlamaktan kolaydır. D. Delyz

Yazarın Diğer Yazıları