DSP’li Süleyman Yağız, Başbakan’a verdiği önergede, ’açılım’ın ayrışmaya ve kamplaşmaya sebep olduğunu belirterek, “Ülkemizin bölünmesine neden olacağı yönündeki endişeleri nasıl değerlendiriyorsunuz?” diye sordu
DSP İstanbul Milletvekili Süleyman Yağız, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın yazılı olarak yanıtlanması istemiyle TBMM Başkanlığına bir soru önergesi verdi. Önergesinde Başbakan Erdoğan’a ’açılım’a ilişkin sorular yönelten Yağız, Başbakan’ın şu soruları yanıtlamasını istedi:
- ’Adına önce ’Kürt’, sonra ’demokratik’, daha sonra ise ’millî birlik ve kardeşlik projesi’denilen ’açılım’; neyi veya neleri, hangi kesimleri amaçlamakta ve ne kadarlık bir süreyi kapsamaktadır?
- ’Açılım’ın adının, belli aralıklarla değiştirilmesine neden ihtiyaç duyulmuştur? ’Açılım’ın adı değiştirilirken içeriği de değiştirilmiş midir? Değiştirilmişse nasıl bir değişiklik yapılmıştır?
- ’Açılım’ın dış kaynaklı olduğu, çeşitli çevrelerde ısrarla iddia edilmektedir. Yaygın olarak dile getirilen bu iddiayı nasıl karşılıyorsunuz?
- ’Açılım’la ilgili olarak, ’açılım’ın koordinatörü İçişleri Bakanı Sayın Beşir Atalay’ın kamuoyuna yaptığı açıklamalarının dışında daha neler öngörülmektedir? Kısa, orta ve uzun vadede hangi çalışmalar planlanmaktadır?
- ’Açılım’ın başlatıldığı ve amaçlandığı gibi yürümediği ileri sürülmektedir. Bunun en önemli sebepleri nelerdir? Bu sebeplerin ortadan kaldırılabilmesi için nelerin yapılması gerekmektedir?
Başarıya ulaşması mümkün mü?
-’Açılım’ın, hükümet tarafından öngörülen sürede ve ölçüde başarıya ulaşması mümkün müdür?
- ’Açılım’ın ’milli birliği’amaçladığının söylenmesine karşın, ’ayrışma’ya ve ’kamplaşma’ya sebep olduğu; iki kişi arasındaki sıradan tartışmaların bile ’açılım’la birlikte ne yazık ki zaman zaman etnik kökenli kavgalara dönüştüğü; bazı işyerlerinin işçi alımlarında ilgili kişilerin kökenlerini sorgulamaya başladığı gözlemlenmektedir. Bu yüzden ’açılım’ın toplumda ’uzlaşı’sağlamak yerine, tam tersine, etnik kökenli bireysel ve kitlesel gerginliklere, eylemlere ve benzeri olaylara yol açtığı ve açmaya devam edeceği, dolayısıyla toplumsal huzursuzluğu derinleştireceği görüşü dile getirilmektedir. Bu gözlem ve görüşe katılıyor musunuz?
- Yurttaşlarımızın; ’açılım’ın, ülkemizin bölünmesine neden olacağı yönündeki endişe ve kaygılarını nasıl değerlendiriyorsunuz? Bu endişe ve kaygıların giderilmesi için neler yapılmalıdır? Bu açıdan da bir ’açılım’yapmaya gereksinim duyuyor musunuz?”
