Adalet olmadan iktisat olmaz!

R.T. Erdoğan iki köklü reformdan bahsetti, "Ülkemizin içinden geçtiği dönemi dikkate alarak ekonomide ve hukukta yeni bir reform dönemi başlatıyoruz." dedi.

Bir hafta içinde hemen her konuşmasında köklü değişikliklere gidileceğini söylemesi, kimi çevreleri kaygılandırdı, kimi çevreleri umutlandırdı.

Reformlarda "adalet" öne alınmazsa, iktisat yerde sürünür. Adaletli olun, insanlar acı reçeteye de razı gelir. Gönül rahatlığıyla bütün tedbirlere uyar. Yeter ki hak yerini bulsun.

Osman Kavala'nın boşu boşuna hapis yattığını herkes kabul ediyor. Her seferinde yalan yanlış bahane uyduruldu ve içeride tutuldu. Sanırım bir türlü hazmedilemeyen Gezi Hâdiseleri'nin hıncı, "Kızıl Milyarder"den çıkarılmak isteniyor.

Osman Kavala ile bağdaşır bir tarafım yok. Ama o bir "insan". Kim olursa olsun haksızlık karşısında dik durmalıyız, ses vermeliyiz.

Müyesser Yıldız, bigünah içeri atıldı, aylarca yatırıldı, sonra salıverildi. O. Kavala'yı bahane uydurup içeride tutan, Müyesser Hanım'ı hiç bırakır mıydı? Var bir şey!

Hakimler ve Savcılar Kurulu, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin hak ihlali kararı verdiği Osman Kavala'nın evrakını mahkemelerden "acele" koduyla istemesi neye işaret?!

Demek ki, "adalet" tashihine çok tartışılan Osman Kavala'dan ve Müyesser Yıldız'dan başlamak istiyorlar.

Biliyorsunuz Anayasa Mahkemesi'nin Enis Berberoğlu kararı çiğnendi. Reis Bey, "reform" dedi, "hukuk" dedi ya... Yakında AYM'nin kararına uyulacaktır.

Haberlerde dikkat ettiniz mi? Suç makineleri sokakta fink atıyor.  En sonuncusunu söyleyeyim... Bir suç makinesi bir genç kadını yol ortasında taciz ediyor. O hanım çığlık atınca kaçıyor. Sonunda yakalanıyor. Dosyasına bakıyorlar, 12 suç kaydı var.

Geçen temmuz ayında bir polisimizi gözünü kırpmadan vuranın işbirlikçisinin 75 ayrı suçtan kaydı varmış. Hemen her gün böyle suç kaydı kabarıklar gözaltına alınıyor. Her biri, bir suçtan bir yıl alsa hapisten çıkamazlar! Suç dosyalarına adliye depolarında yer bulunamayanlar nasıl oluyor da ellerini kollarını sallayarak dışarıda geziyorlar?

Diğer tarafta, hükûmeti, hükûmetin başını biraz hırçın tenkit edenler, sadece fikrini söyleyenler, sadece gazetecilik yapanlar ise hapsi boyluyor.

Geçen gün rakam verildi. 2014 yılından 2019 yılı sonuna kadar olan dönemde, Reis'e hakaret suçundan 63 bin 41 kişiye dava açılmış; 9 bin 554 kişi mahkûm edilmiş. Bu kadar dava ve bu kadar mahkûmiyet anormal.

Sen "âdil" ol, inanın her şey düzelir. Adaletin olmadığı yerde nizam olmaz; çöküntü kaçınılmazdır. Çöküş devresinde, yiyiciler cep doldurmak için yarışırlar.

Âdil olmadığınız, insanların haklarını gözetmediğiniz, ayağıma bastı, bana laf etti, beni devirmeye kalkan cemaatin kapısından geçti diye insanları mağdur ederseniz, neyi düzeltebilirsiniz?!

Ben adaleti nasıl anlarım biliyor musunuz? Önce kendilerine isnat edilen bütün ithamlardan temize çıkmak için, "Buyurun araştırın!" demeyi anlarım.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, ısrarla "rüşvet", "büyükelçi" bağı kuruyor. Ara vermişti, geçen hafta yine bahsetti. Ama hükûmet kanadından hiçbir ses yok. Hâlbuki çok ağır bir itham.

Hani diyorum ki, önce kapımızın önünü mü süpürsek!

 

Yazarın Diğer Yazıları