Akıllı olursak atlatacağız

Krizin ekonomik açıdan vereceği  en büyük zarar, GSYH ‘ da daralma ve işsizlik oranındaki artıştır. İMF’ son raporuna göre Türkiye’de GSYH  2020 de yüzde 5 daralacak. İşsizlik oranı da artacak ve yüzde 17.2 olacaktır. Bazı finans kuruluşları da  2020 de GSYH’ nın ,( HSBC yüzde 3.2 ve Golden Sachs yüzde 5 ), daralacağı şeklinde tahminler açıklamışlardır.

Daralma  Mart ayının ikinci yarısında başladı ve ikinci çeyrekte ( Nisan -Mayıs ve Haziran ) devam edecektir.  BETAM araştırmaya göre 2020 ilk çeyreğinde (Ocak-Şubat -Mart ) büyüme oranı yüzde 6.9 olacaktır. Bu büyüme tahmininde  elbette  geçen sene 1919 ilk çeyrekteki eksi büyümenin de etkisi vardır.  

İkinci çeyrekte Nisan -Mayıs-Haziran )  GSYH’nın yüksek oranda daralacaktır. Son açıklanan TÜİK Nisan ayı  güven endeksleri verileri de GSYH ‘nın büyümesinde ani bir düşüş yaşanacağını  gösteriyor. 

GÜVEN ENDEKSLERİ

                                                               NİSAN    NİSAN    DEĞİŞME

GÜVEN ENDEKSİ                                        2019      2020     YÜZDE

----------------                                          ---------   ---------  --------

I)TÜKETİCİ                                             63.5        54.9       -13.5

HANEHALKININ İÇİNDE BULUNDUĞU

MALİ DURUM                                               75.0        67.0        -10.7

II) HİZMET SEKTÖRÜ                                83.1        46.1.       –44.5

SON 3 AYDA İŞ DURUMU                              78.9        47.9        -39.3

III) PERAKENDE TİCARET                         90.6       75.2.       -17.0

SON ÜÇ AYDA SATIŞLAR                               76.1       56.7        -25.5

IV) İNŞAAT SEKTÖRÜ                                53.9       44.7         -17.1

SON ÜÇ AYDA İNŞ.FAALİYETLERİ                   59.6       57.2         -4.0    

 

Dünyada ve bizde İktisadi gidişatta hızlı bir gerilemenin yaşanacağı açıktır. Kriz sonrası bütün dünyada  tekrar büyüme başlayacaktır. Üretim faktörlerinin tekrar eski verimlilik düzeyine ulaşması için bu büyüme gecikmeli olabilir. Ancak olacağı kesindi.

Bizde  dış borç sorunu , işsizlik sorunu ve enflasyon sorunu önceden de var olduğu için , yönetim diğer ülkelere göre daha dikkatli ve istikrarlı olmalıdır. Bu istikrar kriz sırasında başlar ve sonrasında devam eder. Kriz sırasında en fazla dikkat etmemiz gereken , bu krizi birlik ve beraberlik içinde çözmek ve  partizanlığa ve ayrışmaya gitmemektir.   Ne var ki Belediyelerin toplayacağı ve yapacağı yardımlar , halk tarafından anlaşılmayan , yanlış  ve moral bozan bir uygulama oldu.

Belediyeleri çok zorlayarak devletten ayrı tarif edebilirsiniz. Ama vatandaş belediyeyi de devletin bir parçası olarak görüyor.  Anayasanın 123 maddesine göre , ‘’ idarenin kuruluş ve görevleri Merkezden Yönetim ve yerinden yönetim esaslarına dayanır.’’ Diyor.  İdare dediği devlet idaresidir. Kaldı ki Belediyeler bazı yerel vergileri toplama gibi devletin hükümranlık haklarını da kullanıyorlar. Bu şartlarda belediyeler yardım toplayamaz diyerek onları devre dışı bırakmak , krizin telafisini zorlaştırır. Belediyeyi devre dışı bırakırsanız bu defa  uygulamada o belediyenin mensup olduğu siyasi partiler aynı işi yaparlar. Siyasi iktidar açısından  daha mı iyi olur ?

Bu krizden nasıl çıkarız ? her yazımda dilim döndüğü kadar ile yazdım. Ama ne yaparsak yapalım ; yine de   Belediyeleri devre dışı bırakırsak , krizin telafisi zora girer. Olağanüstü zamanlara özgü bir çözüm getirmek gerekir.

 

dfs-004-001-011-001.jpg

Yazarın Diğer Yazıları