AKP Sözcüsü Ömer Çelik, MYK sonrası açıklamalarda bulundu

AKP Sözcüsü Ömer Çelik, MYK sonrası açıklamalarda bulundu
AKP Sözcüsü Ömer Çelik, partisinin MYK toplantısının ardından açıklamalarda bulundu.

AKP Sözcüsü Ömer Çelik, MYK sonrası konuştu

AKP Merkez Yürütme Kurulu Başkan Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında  toplandı. Korona virüs başta olmak üzere gündemi değerlendiren MYK'nın ardından parti sözcüsü Ömer Çelik kameralar karşısına geçti, değerlendirmelerde bulunuyor.  

Ömer Çelik'in açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

Dün Cumhurbaşkanımız yeni kolaylaştırmaları açıkladı, bunları da takip edeceğiz.

Dünyadaki durumu da takip ediyoruz. Hangi ülkelerde vaka nasıl seyrediyor, ülkemize yansımaları nasıl olabilir...

Normalleşme sürecine giriyor olmamız son derece önemlidir. Vatandaşlarımızın sıkıldığını biliyoruz. Tedbirlere ne kadar uyarsak normalleşme o kadar gerçekleşecek. Arzumuz tedbirlere tam olarak uyulmasıdır. Geldiğimiz nokta bizim için sevindiricidir ama rehavete kapılmamamız gereken bir dönemdeyiz.

DARBE İMASI TARTIŞMALARI

Türk siyasi tarihi açısından tarihe geçmesi gereken bir tartışma yaşadık. 10 gündür devam ediyor. Bir internet sitesindeki yazarın Sayın Cumhurbaşkanımızı merhum Başbakan Menderes'in akıbetiyle tehdit eden bir yazının çıkmasına kadar varan bir süreç. Bir askeri bürokartın yüce Meclis'e saldırısıyla başladı bu dönem. Maalesef bildiğiniz bir parti her zaman olduğu gibi vesayet süreçlerine verdiği desteği burada da gösterdi.

Bunlar demokrasiyi felç etme örgütünün gönüllü üyeleridir. Seçilmiş Cumhurbaşkanlığı rejimine saray rejimi demeye başladılar. Askeri vesayeti, yargı vesayetini tahrik etmeye çalışırlar bunlar. 'Saray rejimi' tartışmasını çok uzun zamandır yapıyorlar.

Bu zihniyet türlü şekillerde karşımıza çıkar.

Meclis'e ilk girdiğimizde hemen rejim tartışması haline getirirlerdi. Rejim tartışması çıkarılmak isteniyor.

'Seçimle veya başka türlü' demenin anlamı net. Seçimle gidecek demek her muhalefetin hakkıdır. Seçim ile ya da başka şekilde gidilecek demek başka bir şeydir.

Bu cunta çağrılarına direniyoruz.

Kim rejim tartışması açıyorsa zihninin arkasında Yassıada stratejisini hayata geçirmek vardır.

Bu, milli iradeye dönük suikast girişimidir.

Neden bu çağrılar hep bir partiden geliyor?

İçimizde hastalıklı bir zihniyet koronavirüs ile ilgili mücadelede başarısız olalım diye mücadele ediyor. Bunların içinde bilim adamı vasfı taşıyanlar ve siyasilerin olması son derece üzüntü vericidir. Tabii siyaset önümüzdeki nesil için yapılırsa çok daha kıymetlidir. Önümüzdeki seçimleri de, önümüzdeki nesilleri de düşünüyoruz.

Seçimle ilgili bir dertleri yok, seçim dışı yollarla başa gelmenin yollarını arıyorlar hala.

Ekonomik destekler 200 milyar TL'ye ulaşmıştır. 5 milyon 100 bin vatandaşımıza kamu bankaları kredi desteği sunmuştur. Şimdiye kadar 102 ülkeden 65 bin vatandaş geldi.