AKP'deki Suriye şaşkınlığı!

"Amerikan derin devletinin adamlarından biri" olan Rubin, Zarrab olayının da üzerinde durarak Tayyip Erdoğan'ın idam edileceğini iddia etmişti!

Doğu Perinçek, Tayyip Erdoğan'ın Suriye'ye yapılan Amerikan hava saldırısına tam destek vermesini, Rıza Zarrab davası ile tehdit edilmesine bağladı ve konuyla ilgili Amerikan basınına da yansıyan bilgileri kamuoyu ile paylaştı.

***

Bu bilgilere göre Zarrab tarafı, geçtiğimiz Şubat ayında Rudolph Giuliani ve Michael B. Mukasey'i danışman olarak tuttuklarını duyurdu. Bu kişiler Yahudi lobisinin adamları idi

Amerikan savcılığının tespitlerine göre Zarrab'ın yeni danışmanları Giuliani ve Mukasey 24 Şubat 2017 günü Trump'ın atadığı Başsavcı Jeff Sessions'ı bilgilendirdiler ve kısa bir süre sonra Türkiye'ye gittiler. Daha önce kongre üyesi olan Sessions da Türk hükümeti temsilcileri ile görüşmüştü!

Perinçek'in açıklamasına göre Rudolph Giuliani ve Mukasey, Şubat ayı sonunda ABD Başsavcısı'nın bilgisi dahilinde Tayyip Erdoğan'la görüştüler. Amaç, davaya "diplomatik bir çözüm" bulmaktı!

Giuliani ve Mukasey, ABD'ye döndükten sonra ABD hükümeti temsilcileri ile görüşmeler yaptılar?

Davaya bakan hâkim ise bu iki kişinin avukatlık şirketinin Zarrab'dan alınan ücret dışında Türkiye'den de ücret alıp almadığını sordu! Bu soruya 14 Nisan'da yani bugün cevap verilecek! Zarrab'ın avukatı Berman, bu bildirimi, mahkemeye kapalı olarak sunma talebinde bulundu!

Demokrat Parti'ye yakın olan Bipartsian Policy Center ise 9 Nisan 2017 günü yayımladığı bir haberde, "Giuliani'nin Türk Hükümeti'nden aldığı ücret listesi rahatsız edicidir" ifadesini kullandı!

Türkiye'nin Oslo'da PKK ile masaya oturtulması ile başlayan sürecin mimarı olan David Philipps ise Alternet Haber sitesine 10 Nisan'da verdiği demeçte "Trump, Rakka harekâtına Türkiye'nin onayını almak için davayı kapatabilir. Bu hukuk devletine aykırı olur" dedi.

Perinçek bu verilere dayanarak, "Bu tehditler, artık Türkiye'yi de hedef almaktadır" dedi ve tehditlerin kamuoyu ile paylaşılmasını istedi.

***

AKP'de ise Erdoğan'ın Suriye'ye yapılan Amerikan saldırısına Amerikan devlet adamlarından daha büyük bir coşkuyla destek vermesi, hayretle karşılandı!

AKP'de siyaset yapan bu vatandaşlarımız, neden şaşırıyorlar?

Tayyip Erdoğan'ın 2004 yılında eş başkanlığını üstlendiği Büyük Orta Doğu Projesi'nin stratejik hedefi, "İslam'ı dönüştürmek" değil miydi? Bu projeye son halini Bernard Lewis vermişse de hazırlanışında 1960'lı yıllarda MOSSAD'ın Paris'teki elemanı Yarbay Bin David'in büyük rolü yok muydu?

Arapları Osmanlı'ya isyan ettiren Lawrence, "Bir Kürt devleti kurabilseydim, Türkleri tarihten silecektim, başaramadım" dememiş miydi? Şimdi PYD/PKK üzerinden ABD'nin Suriye'de yaptığı nedir? Amerika'nın IŞİD gibi, Özgür Suriye Ordusu gibi örgütlerinin rolü, Suriye devletini zayıf düşürerek PYD'ye alan açmak değil midir? Son Amerikan bombaları da bunun için değil midir?

***

Türk İstiklal Savaşı sırasında da Türkiye Kürtlerini ayaklandırmak istemediler mi? O günlerde, millî birlikten yana Kürt aşiretlerinin Lozan'a "Bizim ayrı gayrımız yoktur, aynı milletin evlatlarıyız" diye telgraf çekmesi, Türkiye'nin Wilson prensipleri denilen "kendi kaderini tayin hakkı" tuzağına düşürülmesini önlemiş oldu.

ABD ise İngiltere'nin, 1920'lerde yapamadığını, "açılım süreci"nde AKP iktidarı üzerinden yapmaya kalkışmadı mı?

Şimdi, Cumhurbaşkanı şantaj baskısı altında olan Türkiye'ye dayatılan tek adamlık projesi geçerse, 16 Nisan'da Türklüğü de kaldıracağını söyleyenler kimin adamıdır? Türk'ü tarihten silmek Lawrence'in projesi değil miydi? Doğrudan bu tek adamlık projesi, Amerikan projesi değil midir?

Yazarın Diğer Yazıları