AKP’nin son tuzağı!

Tayyip Erdoğan’ın sıkıştırması sonunda, dört parti, Anayasa Uzlaşma Komisyonu’na önerilerini sundu. Bilindiği gibi AKP, bugüne kadar Anayasa’dan Türk kelimesinin çıkarılacağını söylüyordu.
2011 yılının Nisan ayında Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi Sosyalist Grup Başkanı Andreas Gross, NTV ana haber bülteninde Can Dündar’ın sorularını cevaplandırırken Tayyip Erdoğan’ın kendisine verdiği bilgileri ifşa etmişti.
Gross,  “Tayyip Erdoğan, Anayasa’nın ilk maddelerinin yalnızca bir geçiş sürecinde var olabileceğini söyledi. Ve kendisi de Türkiye’nin artık birinci madde ya da üçüncü madde gibi Türklüğe vurgu yapan maddelere ihtiyacı olmadığını, olmayacağını söyledi. İleride... Bence bu çok ilgi çekici bir yorumdu. Dolayısıyla bizim Türkiye’yi çok dikkatli bir şekilde desteklememiz gerekiyor”  demişti..

 


***

 


AKP önerisinde, Anayasa’nın başlangıç ilkeleri ve ilk üç madde değiştirildiği gibi  “mali hükümler”  bölümünde  “merkezi yönetim” kavramı kullanılarak, bölgesel yönetimler olacağı sinyali de veriliyor.
CHP ise yeni bir  “başlangıç”  bölümü yazarak, değiştirmeye hızlı giriyor ve devleti Çatalhöyük toprağını yoğurarak başlatıyor!
Taslakta, Anayasa’nın 66. maddesinde yer alan  “Türklük”  ifadesinin yerine  “Yurttaşlık” ifadesi yer alıyor. Maddenin başlığında  “Türk vatandaşlığı”  ifadesi kullanılıyor ama, son hükümlerde,  “madde kenar başlıkları Anayasa metninden sayılmaz” deniliyor.. CHP bu şekilde çocuk mu kandırıyor?
MHP de neden ihtiyaç duymuşsa,  “başlangıç”  bölümünü değiştiriyor!
BDP ise zaten topa  “Türk milleti”  diye değil,  “Türkiye halkı”  diye giriyor.. Resmi dilin Türkçe olduğunu belirttikten sonra  “Türkiye halkının kullandığı diğer ana diller bölge meclislerinin kararıyla ikinci resmi dil olarak kullanılabilir” diyor.. BDP,  “Devletin idari yapısı ademi merkezi sistem esasına göre düzenlenir” diyerek federasyona dayalı bir Anayasa öngörüyor.. Mali hükümlerde  “Yerel ve Bölgesel Yönetimler”  deniliyor.

 


***

 


Tayyip Erdoğan, Türklüğe karşı verilen mücadele sonunda seçimleri kaybedeceğini anlayınca Uzlaşma Komisyonu’na verilen AKP’nin Anayasa önerisinde Türk kelimesini bir defa kullanmak zorunda kaldı.. Tayyip Erdoğan,  “geçiş süreci” demişti ya, şimdi geçiş süreci dediği Anayasa’nın değiştirilemez maddelerini değiştirebilmek için böyle bir taviz verdi.. Anayasa’nın değiştirilemez ilkeleri değiştirildikten ve seçimleri de kazandıktan sonra, son Türk kelimesini de oradan çıkarmak çocuk oyuncağı olacaktı nasılsa.. Tuzak budur...
BDP Diyarbakır Milletvekili Altan Tan ise  “Yeni anayasada ’Türk milleti’yazarsanız, tüm milletleri yazmanız gerekir. Bu anayasanın ruhuna ve yeni çözüm dönemine aykırı” diye konuştu ve bu durumun Türkiye’nin birliği için imza toplayan 300 Türk milliyetçisinden korkmanın alameti olduğunu öne sürdü.
Altan Tan yanılıyor.. Tayyip Erdoğan, 300 Türk Milliyetçisi’nden değil, o milliyetçilerin temsil ettiği Türk Milleti’nin uyanıp AKP’yi başından defetmesinden korkuyor..
AKP sözcüleri, köprüyü, yani Anayasa değişikliği, genel seçimler ve  “Cumhurbaşkanlığı seçimi” ni geçene kadar  “Efendim iftira atıyorlar, biz Türk Milleti’ni Anayasa’dan kaldırmıyoruz, vatandaşlığı tarif ediyoruz” diye halkı aldatmaya ve kandırmaya çalışıyor.. İyi de, resmi tabelalardan Türkiye Cumhuriyeti’ni ve A’dan Z’ye her yerden Atatürk’ü kazımakla meşgul olan bu iktidarın Türk Milleti’ne mensup olmayı benimsemediğini en az bin defa kendileri söylemedi mi?  “Türkiyelilik”  kavramını kim uydurdu?

 


***

 


Anayasa’nın başlangıç hükümlerinde ve ilk dört maddesinde bir virgül bile değiştirmek, Türklüğü Anadolu’dan silmek projesinin ilk adımıdır. CHP ve MHP’nin bu tuzağa düşmemesi gerekirdi.

Yazarın Diğer Yazıları