Anlamlı bir hediye ve… Nereden nereye işte!..
Bugün, günlerden pazar ve ben bu yazımı Salzburg’dan (Avusturya) yazıyorum.
Yine bir kitap fuarındayım.
*
Eğer becerebilirsem, bugün keyifli bir yazı yazmak istiyorum.
Memleket gibi hüzünlü…
Çalkantılı…
Ve içeriği belirsiz olmasın istiyorum.
*
O zaman nasıl da mutlu olur insan, nasıl da güzel duygular taşır yüreğinde.
Hele de bu bir baba ise…
Hele de kız babası ise…
*
İşte belki mutluluğun tam tamına kendisidir, çerçevelenmiş bir şekilde kendisine hediye olarak verilen bu gazetenin o birinci sayfası.
Sevgili kızının yaptığı sıradanmış gibi görünse de bana göre müthiş bir doğum günü hediyesi olmuş işte 15 Eylül 1953 tarihli Cumhuriyet Gazetesi’nin o, 10 bin 313 sayılı nüshası.
Kim doğmuş o tarihte?
Kendisinin yaşam öyküsünü kaleme aldığım Sayın M. Sandal Beyefendi.
*
Sayın Sandal’ın işyerindeki odasında asılı olan kocaman çerçeve içindeki o gazeteyi görünce merak ettim ve kendilerine:
“Nedir bu?” dedim.
“Gördüğünüz gibi Cumhuriyet gazetesinin, yıllar öncesinde yayınlanmış birinci sayfası.” dedi.
O gazetenin tarih kısmında, Cuma, 15 Mayıs 1953 sayı 10.313 yazıyordu.
“Sizin için neyi ifade ediyor o gazete?” diyorum.
“Dünümü elbette” diyor.
“Saklar mısınız böyle” diyorum.
“Bazı şeyleri saklama, daha doğrusu biriktirme alışkanlığım vardır ya, bu bana hediye geldi.” diyor.
*
Bir gazetenin birinci sayfasının çerçeveli olarak hediye verilmesi, biraz ilginç gelmişti bana ya, o nedenle Sayın M. Sandal Beyefendi’ye:
“Niye böyle bir hediye?” diye soruyorum.
Ve yıllar sonra, sevgili kızı, babasının doğduğu tarihin olduğu o gazeteyi bulmuş olması…
Ayrıca da çerçeveletilmiş olması…
Değişik…
Farklı…
Ancak bir o kadar da anlamlı bir sürpriz yaparak kendilerine hediye edildiğinde, ambalajından çıkarıp da 15 Mayıs 1953 tarihli gazeteyi görür görmez müthiş duygulandığını söylüyor.
*
Bence de duygulanılacak bir durum.
Ve bir o kadar da anlamlı…
*
Gazetenin birinci sayfadan verdiği haberlere bakıyorum…
O günün kullanılan Türkçesine bakıyorum, hepsi de bugünün insanı olarak, beni oldukça şaşırtmakla birlikte, yine bugünün gençlerini de şaşırtacağına inanıyorum.
Bugüne göre ‘Özel isimlere gelen ekler’ de ayraç konulmadan bileşik yazılıyor.
Gazetenin sağ üst köşesinde yer alan “Buğday meselesine dair mecliste görüşmeler” haberi içinde, ‘4 milyon ton buğday ihraç edileceği’ yazıyor.
*
Düşünüyorum da nereden nereye gelmişiz!
Tarım ürünleri ihraç eden bir ülkeden, tarım ürünleri ithal eden bir ülkeye…
Neyse efendim, neyse!..
*
Bu hediye Sayın M.Sandal’ı kuşkusuz mutlu etmiştir ya, buğday haberinin bugüne yansıyan bugünkü şekli ülkem adına üzüntü vericidir.
*
Nereden nereye gelindiğinin de kanıtıdır aynı zamanda!..
