Antalya sahillerinde dönen oyunlar

Sayıştay'ın Antalya raporlarını yazmaya devam ediyorum. İlk yazımda Antalyaspor'a verilmiş olan 1 milyon metrekare hafriyat arazisini ve ulaştığım bilgileri sizlerle paylaştım.

Dikkat çeken olaylar devam ediyor.

İşin içinde Hülya Koçyiğit'in damadı da var, Antalya Kemer Belediye Başkanı Necati Topaloğlu'nun oğlu da var.

Anlatayım…

Sayıştay, Konyaaltı Sahil Projesi kapsamında yer alan ticari ünite ve tesislerin işletilmesi işi ihale sürecinde ve ihale sürecinden sonra yapılan uygulamalarda üç konuda hukuka aykırı işlem tespit etmiş.

Projede yer alan altyapı ve üstyapı (çeşitli spor kompleksleri, otoparklar, yürüyüş yolları ve ticari üniteleri vs.) işleri ihale yoluyla verilen ANTEPE (Belediye şirketi) tarafından yaklaşık 205 milyon TL'ye yapılmış.

Belediye, Hazine ve Maliye bakanlığına bağlı kıyı şeridinde yer alan iki alan ile ilgili de anlaşmalar imzalamış. İki alan için biri 10 yıllık protokolde bir alan ile ilgili 30 yıllık kullanım hakkı, Muratpaşa Vakfına ait bir alan ile ilgili de 30 yıllık kullanım hakkı verilmiş.

İmzalanan protokollerde de "proje kapsamındaki yapı, tesis ve düzenlemelerin üçüncü kişi tarafından yapılması durumunda; Antalya Büyükşehir Belediyesine plan ve proje kapsamında kalan yapı, tesis ve düzenlemelerin üçüncü kişi tarafından alt kiracıya/kiracılara kiralanmasına/işlettirilmesine izin verilebilir" hükmü yer alıyor.

Burası önemli…

Çünkü…

Arazi halinde bulunan ve üzerinde hiçbir yapı, tesis vs. bulunmayan alan, yaklaşık 205 milyon TL altyapı ve üst yapı yatırımı yapıldıktan sonra başka bir alt kiracıya 11 milyon TL'ye kiraya verilmiş.

Belediye cevap vermiş ve uygulamasını savunmuş ama Sayıştay raportörü deyim yerinde ise rezil etmiş.

Sayıştay bu kiralamaların ve kira bedellerinin doğru olmadığını hukuka aykırı olduğunu, üstelik İhale kapsamında olmayan halka açık şezlong ve şemsiye alanlarının da hukuka aykırı olarak kiraya verildiğini tespit etmiş.

İşte Antalya Belediye Başkanı Sayın Muhittin Böcek'in basın toplantısında anlattığı konu da buydu…

Şöyle demişti:

"Konyaaltı Sahil Projesi'nden elde edilen kira geliri, bırakın yapılan 254 milyon liralık yatırımı karşılamayı, işletme giderinin bile altında kalarak, 2 yılda 15 milyon 19 bin lira zarara yol açmıştır. Kalan 26 yıl bu zararın katlanarak artacağı düşünüldüğünde Belediyemizde telafi edilemeyen zararlar oluşması kaçınılmazdır."

Proje yarışma ile belirlenmiş ve belediye meclisinden yap-işlet-devret modeliyle yapılması yönünde karar çıkmış. AKP döneminde bu karara uyulmamış ve 254 milyon TL bedelle belediye kendisi inşa ettirmiş. İnşaatın ardından ise sahil için 3 bölge üzerinden kira ve işletme ihalesi yapılmış.

İhaleyi alan firma da kendisi işletmiyor. Onlar da alt firmaya kiraya veriyor. Üstelik ihale edilen alanların temizlik, güvenlik, bakım, peyzaj gibi tüm giderlerini de belediye karşılamış.

"Pes artık" dediğinizi duyar gibiyim…

Bitmedi…

Kiralayan kişi, Hülya Koçyiğit'in damadı Ender Alkoçlar'ın şirketi Alkoçlar Seyahat Turizm ve Otelcilik A.Ş. ile Suat Ünver'in sahibi olduğu Senatalya Turizm Seyahat iş ortaklığı.

Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı, ilgili ihale ve sözleşmeyi iptal ettiğini açıkladı.

Yapılan 205 milyon TL'lik ihaleler ise tam evlere şenlik. Maliyetlerin nasıl yüksek gösterildiği ve sonrasında ise kimlere nasıl verildiğini kafa karıştırmamak için sonraki yazıya bıraktım.

Şimdi sıra sıra gidelim ve diğer tespite geçelim…

Sayıştay yaptığı incelemede pazarlık usulü ile 189 adet su üstü sporu parkur noktasının tek kişi çağırılarak ihale edildiğini, bu kişilerin ise parkur noktalarının eski kiracıları olduğunu tespit etmiş. Ancak pazarlığın ne suretle yapıldığı, ne tekliflerde bulunulduğunu tespit edememiş.

Yani yapılan işin kaydı kuydu yok!

22 adet parkur noktası ise açık teklif usulü ile ihale edilmiş. Pazarlık usulü ile ihale edilen parkur noktaları tahmin edilen bedelin üzerinde ihale edilirken, açık teklif usulü ile ihale edilenlerde tahmin edilen bedelin yaklaşık iki katı tutarına ihale edildiği görülmüş.

Bu durumda pazarlık usulü ile kiraya verilen parkurlar, açık ihale ile verilen parkurlara nazaran yarısı kadar gelir getirmesine sebep olmuş ve bir kamu zararı oluşmuş.

İhale edilen parkurların tablosu şöyle:

murat-agirel-004.jpg

Tablodan da görüleceği üzere, 51/G yöntemi ile pazarlık usulü verilmeyen ihalelere lütfen dikkat edin. Hepsi iki katı!

Peki, sizce bu su parkurlarını kimler işletiyor dersiniz?

Mesela bir tanesini örnek olarak yazalım.

Nazar Seyahat Turizm firması…

Sayın Osman Topaloğlu'nun sahibi olduğu Nazar Seyahat Turizm firması.

Osman Topaloğlu, daha önce CHP'den Belediye Başkanı olan ancak 31 Mart seçimlerinde ise DSP'den aday olup seçilen Antalya Kemer Belediye Başkanı Necati Topaloğlu'nun oğlu.

Hani bir önceki yazımda demiştim, öyle ince işlerle kamunun varlığı kişilerin ceplerine gidiyor ki en ince ayrıntısına kadar size anlatmaya devam edeceğim.

Siz ay sonunu getirmek için bin bir hesap yaparken kolay yoldan sizin paranızla zengin olanları, olmaya çalışanları bir bir yazacağım…

dfs-004-001-011.jpg

Yazarın Diğer Yazıları