Arsızlık ve yüzsüzlük üzerine

Üzerinden utanmazlık akan bir surat; moral bulmak için imaj değişikliği yaptığını duymuştuk...       

Demek ki insan içine çıkacak yüzü kalmamış diyecektim ki yanıldığımı anladım...

       Gizli bir adreste kabul ettiği gazeteci hanımla çektirdiği fotoğraf, yüzsüz ve arsız olduğunu, hapur hupur rüşvet yemeyi yaşam tarzı haline getirdiğini gösteriyordu...

       * * *

       Merak edenlere söylüyorum...

       45 milyon Avro'nun bugünkü karşılığı en azından 210 milyon lira...

       Utanmaz herif şimdi, paraları çıtır çıtır yemekle meşgul...

       Bunu görev edinmiş durumda...

       İnşallah çocuklarını helâl olmayan paralarla beslemez...

       * * *

       Zarrab, işlerini nasıl yürüttüğünü soranlara şöyle cevap verirmiş:

       -Herkesin farklı bir fiyatı var...

       Bu değerlendirme doğru çıktı; oğlandan 10 milyon dolar alan da oldu, çikolata kutusuyla bir milyon dolara tav olan da...

       Paracıkları ayakkabı kutularına istifleyenin fiyatı kaç milyon dolardır acaba...

       İşe bakın, bu istifçi adamı yakalayıp saldılar, rüşvet olarak aldığı paraları da babasının terekesinden getirdiğini sanarak kuruşuna kadar iade ettiler... O arsız da şimdi diğeri gibi, hapur hupur rüşvet yiyor...

       Haksız elde edilen ve evde saklanan milyonları sıfırla komutu sonucu, mutemet kişi ve kovuklara istifleyenler de arsızlıkta sıraya girenlerden olmalı. Kaçıncı sırada oldukları ise nasıl olsa bir gün ortaya çıkacak...

Bu açıklama yabana atılamaz

       Nuri Okutan, devlet umuru görmüş bir siyasetçi; son yirmi senede başarılarıyla öne çıkmış bir vali...

       Reza Zarrab adındaki Tahran doğumlu İranlının Savama elemanı olduğunu, onun adına çalıştığını, servet yapmasını da o kanalla sağladığını açıkladı...

       Savama, İran gizli örgütü...

       Zarrab ailesi bu örgüte hizmet etmekle maruf; aile Tebriz'de oturuyor, Tebriz bir Türk kenti; bu kentte kime sorulursa Zarrab ailesi hakkında herkes "Bu aile Savama'ya hizmet eder" dermiş... Okutan'a göre aile bu konuda nam salmış...

       Asıl önemli olan, devletimizin elinde Zarrab'ın Savama adına çalışan bir casus olduğuna dair belgelerin bulunması; Okutan'ın açıklamasından anlaşıldığına göre bu belgeler yok sayıldı...

       Dikkate alınsaydı Zarrab belki de rüşvet yedirme girişimine kalkışamayacaktı...

       * * *

       Savcılığın bu casusluk olayına değinerek mal varlığına el koyması Okutan'ın iddialarını doğruluyor...

İki kelimeye de dikkat

      Çok sık kullanılıyor; en çok da Erdoğan kullanıyor. O iki kelime, yerli ve millî...

      Yerli, yani otokton olacaksınız; nerede yetiştiyseniz oranın sosyal ve kültürel çizgileri sizde de olacak. Mesela; Ege Ortaklar'da yetişmiş olanla Rize Güneysu'da yetişmiş olan arasında yerli olma kriterleri elbet de farklı oluyor..

      Dolayısıyla yerli olmak, millete özgü bir durum sayılmıyor...

      Gelelim millî olmaya...

      Millî demek, sosyal ve kültürel açısından millete özgü durum sergilemek demek; milliyetçi olmanın kısacası...

      * * *

      Bu iki kelimenin bir arada kullanılması fazla bir anlam ifade etmiyor. Millî olmak için yerli olmak gerekmiyor; yerli olan da görüyorsunuz ille de milliyetçi olmuyor...

      Aksine bazıları onu ayaklar altına almaya kalkacak kadar da düşman kesiliyor!

Hesap kitap işi

      Önce düşünelim, sonra konuşalım, lâfımızın nereye gideceğini de hesaplayalım...

      1989'dan beri serbest piyasa ekonomisine sahip ülkemizde her iş adamının yurt dışına -offshore olmamak kaydıyla- parasını çıkarma hakkı varken Muş'ta AKP Genel Başkanı Erdoğan'ın iş çevrelerini ve sermaye piyasasını tedirgin edeceğini düşünmeden yaptığı konuşma iyi olmadı...

       * * *

       Ayrıca yerli otomobil yapmak üzere bir araya gelen girişimcilere takviye olarak Muş'tan da girişimci aranması garip karşılandı.

       Oluşturulan konsorsiyum sanki gelen binsin mantığıyla çalıştırılan minibüs...      

İNCİ GİBİ LÂFLAR

     * BİR taraftan Türkiye'yi ekonomik, askeri ve diplomatik olarak büyütürken aynı zamanda komşularımız başta olmak üzere nerede bir ihtiyaç sahibi varsa onların imdadına koşuyoruz.

     * SİYASI alanda yaşanan gerilimlerin, komşuluk ve kardeşlik hukukumuzu zedelemesine asla izin vermedik.

     * ŞARTLAR ne olursa olsun bağımsızlığımızın ve millî menfaatlerimizin gerektirdiği şekilde tavır alabilen güçlü bir Türkiye var.

Yazarın Diğer Yazıları