Asıl strateji: Taarruz!

Sevgili okuyucularım, bu bayramınızı kutlamaya dilim varmıyor, gönlüm razı olmuyor! Ve ben, her bayram tekrarlanan beylik, “birlik- beraberlik”  mesajlarından da bıktım!
Şu sırada, bir hususu siz okuyucularımla paylaşmak isterim: Acaba yanlış mı düşünüyorum. Sözde,  “Ermeni Soykırımı”  tasarısının, ABD Temsilciler Meclisinden geçmesi üzerine,  “Komite çoğunluğu haklı. Oh olsun” diyen hainler var. Onları, bu mübarek Bayramda, Allah’a havale ediyorum!

Burada bir parantez açıyorum; bizler bu sırada  “Tasarının” çıkmasına karşı çıkarken,  “Türkiye Türklerindir” sloganlı,  “milli” bir gazetemizde, bir yazar, “Bir milyon Ermeniyi kestik” diyen tasarıya malzeme veren Orhan Pamuk’un, Frankfurt Kitap Fuarında, TC Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından  “ağırlanmamasından”şikâyetçi!

Ancak bu Tasarıya kızanlar, engel olmak için gerekenlerin yapılmadığından söz ediyorlar.  “Günah keçisi” aranıyor ve galiba, biri  bulunmuş. Washington Büyükelçisi Nabi Şensoy! “İstişare için”, ama herhalde bu olayda başarısız olduğu için, “geri” çağrılmış! Baştan battal ve kaybedilmiş bu davada, Sayın Büyükelçi onurumuzu harcamadan, başka ne yapabilirdi... Devlet, hükümet, ne yapabilirdi! Dava, başından battal; kaybedilmişti.

“Şimdi stratejimiz yanlıştı.Gerekenler yapılmadı... Amerikan ve dünya kamuoyu vb.. ikna edilemedi; bundan sonra, yeni bır strateji uygulanmalı” deniyor. Abesle iştigal. Gerekenler her iktidar, her hükümet tarafından, bilim adamlarımız tarafından yıllarca, her platformda yapıldı... Belgeler açıldı, iddia sahipleri tartışmaya davet edildi. (Gelmediler...)
Naçizane ben özellikle Amerika’da, kitap, makaleler, yazarak, televizyonlarda, gerçekleri açıkladım ve bu yüzden ASALA’ya hedef oldum! Neye yaradı? Elli diplomatımızın katledilmesi, Ermeni yanlılerı ırgalamadı bile...

Bir kere,  “Soykırımı yaptığımıza”  karar verilmiş, “aklımızı karıştırmayın” diyorlar. 1915’ten beri, Amerikan Kongresinde, dünya kiliselerinde,  “zavallı, katledilen aç Ermeniler”  teranesine karşı, daha fazla ne yapılabilirdi. Hele  “din kardeşlerimiz”  de, teraneye katıldılarsa ve içimizdeki sözde aydınlar da, bu iddialara malzeme, destek veriyorlarsa. Ve “Hepimiz Ermeniyiz” diyen bu adamlar, hakikatleri açıklayan, Profesör Halaçoğlu’nun üzerine çullanıyorlarsa!

AKP’nin durumu tasarı ve AKP
AKP iktidarının, bu davada etkili olmadığı, doğru! Bunun asıl sebebi  - genel olarak- dış ilişkilerde, saygın ve etkili olmamasıdır. Soykırımı iddiaları konusunda, yapamadıkları değil,  “sözde” mücadele yöntemleri,  duruşları,  yalvar yakar olmaları, lobilerden destek aramaları yanlış ve onur kırıcı! Bir Kongre üyesinin  “Türklerin kızgınlıkları iki hafta sürer sonra geçer”  demesi hakikat. Adam iyi bilmiş. Bu olayda  “resmi” , hatta halk kızgınlığının, “boykot”  yapacağız, üsleri kapatacağız vb.. cart curaları saman alevi gibi söner! Bu konuda, Kongre kapılarında şefaat, lobilerden destek arayıp kendimizi daha fazla küçük düşürmeden, -düşürmeyecek bir strateji- kararlılık gerekli.
Özet olarak İktidarların, kamuoyunun, muhalefetin temelde hatası, sözde Ermeni soykırımı iddialarına paye vermek ve savunmaya geçmek Tekrar ediyorum; ne kadar mücadele edersek edelim, ortaya ne kadar belge koyarsak koyalım, bilim adamlarımız konuşsunlar, bu beladan kurtulamayız... Bizim savunmalarımız  “Ok meydanında, yalan rüzgârlarına karşı buhurdan gibi kalmaya mahkûmdur.” Artık -kararlılık- karşı taarruz gerekli! En etkin savunma taarruzdur! 
Daha da özet: Tasarı Komitede kabul edildi diye, onurumuzu mu kaybettik, Kongrede de kabul edilirse ve başka ülkelerde de benzer tasarılar geçince onurumuzu hepten kaybedecek miyiz? Yıllardır, böyle düşünmekle onurumuzu harcadık. Yetti gayrı! Bu yer ve bu olayı devletçe, milletçe, kesip atmamız düşmanlara en iyi cevap olacaktır.

Hem, böyle her  “tasarıda”  her Nisan’da, kızgınlık ıspazmozları geçirdikten sonra, konuyu gelecek tasarıya ve “Nisan’a” kadar unutunca, zaafımızı görerek büsbütün üzerimize gelirler. Artık abesle iştigal etmeyelim -onurumuzu daha da fazla harcamayalım- ki, bundan sonra geleceği muhakkak taleplere karşı, karmaşık ve incinme altında kalmadan, mücadele edebilelim!

Yazarın Diğer Yazıları