Asıl travma, asıl derin "yara"!

AKP Genel Başkan Yardımcısı ve başlıca sözcüsü Mehmet Mir Dengir Fırat, NY Times gazetesi muhabiri Sabrina Tavernese’nin  “In Turkey, Bitter Feud Has Roots in History” -Türkiye’de acı düşmanlığın tarihi kökleri-  başlıklı, son durumu tahlil eden yazısındaki sözlerini tevil etmeye çalışıyor, ama zırva tevil götürmüyor!  “Büyük politika üstadı” , bugünkü şartlarda, zaman ve zeminde partisini çok müşkül duruma düşürecek bir gaf yapmıştır... Bundan kurtulmaya çalıştıkça da daha fazla batıyor!
Fırat sadece bir  “siyaset bilimci” olsaydı bu aynı tespitleri yapabilir ve  “her devrimin sosyal bir incinme olduğunu”  ve hatta Atatürk Devrimleri’nin “incinme” yarattığını, yani  “yara açtığını”  da iddia edebilirdi... Bugünlerde bu gibi sözleri, her köşeden ve kürsüden söyleyenler çok! Mesela en son örnek; Atatürk ve Ordu düşmanlığının odağı olan  “Taraf”  gazetesinde, Servan Nişanyan adlı zat Neşe Düzel’le (başka kim olabilir ki?) yaptığı sohbette Fırat’ın sözlerini daha da açmış: Nişanyan’ın Atatürk’e, devrimlerine ve Cumhuriyeti’ne, adeta hakarete varan sözlerinin özeti:  “Kişi putlaştırması yıkım getirir” . Adam  açıkça, Atatürk’ün  “putlaştırılmasından”  söz ediyor. Aynı şeyleri, daha önce başka bır  “Prof.”  gene Düzel’e söylemişti! Ancak onların  “akademik dokunulmazlıkları”  var. İstediklerini, pervasızca söyleyebiliyorlar...

Ya Fırat dokunulmaz mı?
Ama ya AKP Genel Başkan Yardımcısı Mir Dengir Fırat? Onun  “yasama dokunulmazlığı”  varsa da  “akademik”  dokunulmazlığı yok,  siyasi “dokunulurluğu”  var! Fırat, tespitlerde bulunmuş, iyi veya kötü yorumu yapmamış! Hocanın öyküsündeki gibi, bu sözleri söylemek, yorum yapmak, belki caiz olsa da, Mir’in ne çiğnediği malûmdan malûm!
 Mir Dengir,  “gösterilen tepkilere” anlam veremiyormuş;  herkesi kör, aptal, kendisini akıllı mı sanıyor?.. Kendi partisi dahil, bu sözlere her çevreden aynı anda, aynı tepkiler gösterilmişse, bunda anlaşılamayacak ne var!
Tavernese’nin analizinde, Baskın Oran gibilerden alıntılar var. Onun ve diğerlerinin sözlerine kızsak da, dedim ya, onların  “akademik özgürlük ve dokunulmazlıkları” var. Ama Mir Dengir Fırat şu sırada aleyhinde kapatma davası açılmış AKP’nin Genel Başkan Yardımcısı. Ve hatırlatalım; onun geçmişte bir gazeteciye, “türban konusunda sinirlenenler, psikiyatra görünmeli”  demesi, başsavcının iddianamesinde delil olarak yer alıyor! Velhasıl Fırat’ın, bu vakada dokunulmazlığı yok, dokunulacak çok yeri var...
Mir Dengir Fırat, sözlerinin çerçevesinden çıkarıldığını iddia ediyor. Oysa onun sözleri yazıda başlı başına duran iddialar! Eğer bir çerçeve varsa, o da Atatürk ve devrim karşıtlığı! Sayın Fırat, sakın bize İngilizce öğretmeye ve  “travma”  kelimesinin lügat manasının ne olduğunu öğretmeye kalkmasın:  “Travma; yara”  demektir.
Ve bugün Türkiye’de  asıl  “yara” , asıl  “travma”  AKP iktidarıdır!

Yazarın Diğer Yazıları