Atatürk’ün subayları

Atatürk’ün subayları zindandan çıktılar nihayet. Hamaset yapmak veya slogan atmak için söylemiyorum. Gerçekten böyle bir şey var.
Bilirsiniz; Atatürk’ün bir Afyon ziyaretinde subaylara yaptığı konuşma çok etkileyicidir. Mübarek sanki bu yılları görmüş gibi onlara en kötü şartları anlatır ve gene de boyun eğmeyeceklerini bilir gibi söyler. Aslında bütün Türkiye’nin cumhuriyetçilerinin başına gelenleri bildi. Diyalektik zekaydı bu. Öğretmenlerin, öğrencilerin, yazarların, işçilerin, köylülerin, kadınların, doktorların, hukukçuların başına gelecekleri tek tek saydı.

***

Ne var ki Türkiye’ye kurulan bütün tuzaklar çözülüyor. Yavaş yavaş çözülüyor, farkında olmuyoruz. Güneydoğu’da, Irak’ta, Suriye’de, Tayyip, Davutoğlu ve Çankaya... Gezi zaferi, tapeler, Soma faciası ve tahliyeler. Yavaş yavaş olduğu için fark etmiyoruz ama artık yüzlerimiz gülmeye başladı. İnşallah içeride kalan 40-45 kişi kadar subayımız da tez zamanda çıkar. Duacıyız. Ayrıca saçmalıyorlar da. Bal gibi darbe filan diyorlar.
Artık kimse Erdoğan konuşmalarını merak etmiyor. Ya öyle dinliyorlar ya dinlemiyorlar. Eskiden Erdoğan dinlenirken insanlar öfkeden tepinirlerdi.
Subaylarımız ve Hanefi Avcı hoş geldiler. Artık ‘Eski Türkiye’nin ucu göründü gibi geliyor bana. Herkes ‘Yeni Türkiye’ deyip duruyor ya, bence ‘Eski Türkiye’ görünüyor. Bütün kusurlarına rağmen, sağı solu örselenmemiş, insanları hakaret görmeyen hazinesi yağmalanmayan bir Türkiye’yi kast ediyorum. Milli çözümlerle, ondan sonra Atatürk’ün zamanındaki gibi ışıldayacak bir Türkiye.

El işareti yapmak
Buna şimdi argoda “hareket yapmak” deniyor. “Bana hareket yapma” diyen sıkı bir itirazda bulunmuş oluyor. Arkasından yumruklar konuşuyor.
Bir kadıncağız Tayyip’e el işareti yapmış. Bilmem kaç yıldır yapılıyor ama Tayyip Bey bu sefer kızmış. O kadar kızmış ki kadını dava etmiş. Hani çocukları, şu kadar yıl hapis iddiası ile mahkemeye veriyorlar ya bu kadıncağızı da bilmem kaç yıl iddia ile yargılayacaklar. Allah Allah, hiç bu kadar hassas başbakan görmemiştik. Her halde Kasımpaşa’daki hareket yapma ve tepkisi böyle oluyor. Kalabalığın arasından nasıl da görüyorlar. Her halde kim hareket yapacak diye binlerce koruma ve kendisi, kalabalığın hareketlerini gözlüyorlar.
Ey Erdoğan; sizin milletvekilleri Meclis’te yaptığı sinkaflı küfürlerle anıldılar. Küfürlerin yanında “hareketler” de vardı(vardır herhalde(!)). Meclis’in senin kadar haysiyeti yok mu? Biz ona Gazi Meclis diyoruz. Hiç kılın kıpırdadı mı?
Biz de dava açalım mı? Yoksa zaman aşımına mı girdi!..

Yazarın Diğer Yazıları