Avrupa Parlamentosu'nda kılıçlar çekildi! Türkiye'nin aramızda işi yok! Bırakın bu haçlı zihniyetini

Avrupa Parlamentosu'nda kılıçlar çekildi! Türkiye'nin aramızda işi yok! Bırakın bu haçlı zihniyetini
Türkiye'nin AB'ye üyelik müzakerelerini tarihi hata olarak niteleyen Avrupa Parlamentosu'ndaki Avrupa Halk Partisi'nin (EPP) Grup Başkanı Manfred Weber’e yanıt Borrell’den geldi. Borrell, “Haçlı seferi zamanı değil. Ben de haçlı komutanı Avusturyalı Johann değilim” dedi.

Sputnik’in aktardıklarına göre, Avrupa Parlamentosu oturumunda konuşan Weber, "Türkiye'nin kabulüne ilişkin müzakereler, Türkiye'yi AB'ye yaklaştırmadığı gibi ülkede sadece hüsrana yol açtı. Müzakereleri sonlandırmalıyız ve bu ülkeyle ilişkilerimiz için yeni yasal zemin oluşturmalıyız" dedi.

AB'nin Türkiye'yle işbirliğini ve birtakım ortak çıkarların halen geçerliliğini koruduğunu kaydeden Weber, "Ancak Türkiye'ye ilişkin durum değişti. Türkiye, giderek AB değerlerinden uzaklaşıyor. Doğu Akdeniz'deki durum kızışıyor, Türkiye yasadışı sondaj faaliyetleri yürütüyor, Libya'yla dayanağı olmayan anlaşmalar yapıyor. Fransız gemisiyle yaşanan olayı da izledik" dedi.

Weber, "Türkiye topraklarındaki sığınmacıların Yunanistan ve Kıbrıs'a yasadışı yollardan geçmesinin Türkiye ile Yunanistan ve Kıbrıs arasındaki bir sorun olmadığı, aksine Türkiye ile AB arasındaki bir sorun olduğu Ankara'ya net bir şekilde ifade edilmelidir" diye ekledi.

WEBER’E TEPKİ BORRELL’DEN

Hürriyet'in aktardıklarına göre, Avrupa Parlamentosu’nda Türkiye’ye ağır eleştiriler yönelten ve Osmanlı’dan örnekler veren parlamenterlere AB Dışişleri Temsilcisi Borrell sert çıktı. Borrell, “Haçlı seferi zamanı değil. Ben de haçlı komutanı Avusturyalı Johann değilim” diyerek sorunların diyalogla çözülmesi gerektiğini vurguladı.

Avrupa Birliği Dışişleri ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, Türkiye karşıtlığı tavan yapan Avrupa Parlamentosu üyelerine sert çıktı. “Akdeniz’de İstikrar ve Güvenlik: Türkiye’nin Olumsuz Rolü” başlıklı oturumda, Türkiye’nin izlediği politikaları sürekli Osmanlı İmparatorluğu’yla kıyaslayan ve müzakerelerin sona erdirilmesini isteyen parlamenterlere ilişkilerin devamının ve diyaloğun önemini anlatmaya çalışan Borell, “Haçlı seferi zamanı değil” mesajı verdi.

TÜRKİYE ÖNEMLİ ORTAK

Türkiye’nin önemli bir ortak, AB’nin aday ülkesi ve NATO müttefiki olduğunun altını çizerek ilişkilerdeki mevcut olumsuz eğilimin sonlandırılıp tersine çevrilmesi gerektiğini belirten Borrell, “Bu çatı altında neredeyse savaşçı bir hava oluştu. Bir an Türkiye’ye karşı Avrupa donanmalarını harekete geçirip Türk işgaline karşı koymak için kutsal ittifak çağrısı yapan Papa 5’nci Pius’u görür gibi oldum. Haçlı seferleri tarihin başka bir dönemine ait. Bizim aradığımız çatışma değil. Yapmaya çalıştığımız her türlü çatışmadan kaçınmaya çalışmak” dedi. Kendisini Türkiye’ye karşı pasif kalmakla suçlayıp daha sert olmaya davet eden parlamenterlere, 1571’deki İnebahtı Deniz Muharebesi’ndeki Haçlı donanması komutanına atıfla yanıt veren Borrell, “Avusturyalı Johann arıyorsanız bana bakmayın” ifadelerini kullandı.

YAPICI İLİŞKİ VURGUSU

Son Ankara ziyaretinde üye ülkelerin toprak bütünlüğü ve egemenlikleri konusundaki endişeler ve Türkiye’nin faaliyetleri konusunda mesajlarını kesin ifadelerle verdiğini söyleyen Borrell, “Coğrafyayı değiştiremeyiz. Türkiye’yle yapıcı bir ilişkiye ihtiyacımız var. Gerilimin tırmandırılmasından kaçınmalıyız” diye konuştu. Türk ve Fransız gemileri arasında Libya açıklarında meydana geldiği iddia edilen türden olayların tekrarının engellenmesi gerektiğini ifade eden Borrell, “Mesele, çoğunuzun teklif ettiği gibi Osmanlı işgaline karşı savaşmak için bir kutsal ittifak oluşturmak değil. Yapmamız gereken oldukça karmaşık bir durum karşısında çok daha yapıcı olmak” dedi. Çözülmesi gereken çok sayıda sorun olduğuna dikkat çekerek, “Bunlara çözüm bulmamız gerekiyor. Bunları müttefikimizle müzakere ederek yapabileceğimizi düşünüyorum” diyen Borrell, gerilimi tırmandırmanın durumu daha da kötüleştireceğini söyledi.

MALİ YARDIM UYARISI

Türkiye’ye mali yardımların sürdürülmesini eleştiren bazı parlamenterlere de cevap veren Borrell, insan hakları ve demokrasi konularındaki olumsuzluklar nedeniyle 2017’den bu yana katılım öncesi fonlarda 1.3 milyar Euro kesintiye gidildiğini, sığınmacılara verilen parayla bunun karıştırılmaması gerektiği uyarısında bulundu. Türkiye’nin 3.5 milyondan fazla sığınmacıya ev sahipliği yaptığını ve ağır bir yükü olduğunu vurgulayan Borrell, “Bu para okulların, eğitimin finanse edilmesi için kullanılıyor. Bunun neresi yanlış? Bunları finanse etmeyi durdurmamızı nasıl beklersiniz” diye konuştu.

13 TEMMUZ KRİTİK

AP’den Türkiye ile üyelik müzakerelerini yürütmenin anlamsız olduğu, yeni bir ilişki yöntemi bulunması gerektiği, Ankara’ya yaptırım uygulanması yönünde mesajlar çıksa da bu konuda karar yetkisi üye ülkelerde. AB dışişleri bakanları 13 Temmuz’da Türkiye ile ilişkileri tüm boyutlarıyla masaya yatıracak. Fransa, Avusturya, Yunanistan ve Güney Kıbrıs Rum Yönetimi Türkiye’ye karşı sert tavır benimsenmesinden yana olsa da şu aşamada ilişkileri radikal düzeyde etkileyecek bir adım atılması öngörülmüyor.