Baş ağrısı deyip geçiştirmeyin. Op. Dr. Eyüp Baykara neyin habercisi olabileceğini açıkladı

Baş ağrısı deyip geçiştirmeyin. Op. Dr. Eyüp Baykara neyin habercisi olabileceğini açıkladı
İyi huylu beyin tümörleri ve tedavi seçenekleriyle ilgili bilgiler veren Beyin, Sinir ve Omurilik Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Eyüp Baykara, “Yavaş büyüyen bazı tümörler ilk başta herhangi bir belirtiye neden olmayabilir. Sonunda, tümör beyne baskı uygulayabilir. İlk belirtiler baş ağrısı veya nöbet olabilir” dedi. 

DHA'nın haberine göre, özel bir hastanede görev yapan Op. Dr. Eyüp Baykara, iyi huylu beyin tümörleri ve tedavi seçenekleriyle ilgili açıklamalarda bulundu. İyi huylu beyin tümörünün yavaş büyüyen bir hücre kütlesi olduğunu belirten Baykara, “Genellikle tek bir yerde kalır ve yayılmaz. Genel olarak beyin tümörleri, ne kadar hızlı büyüdükleri ve ne kadar yayılabilecekleri gibi davranışlarına göre 1'den 4'e kadar derecelendirilir" dedi.

Baykara "Derece 1.tümörler en iyi huylu tümörlerdir. 4. derece tümörlerde en kötü huylu tümörler olarak sınıflandırılırlar. Düşük dereceli yani iyi huylu beyin tümörleri 1. veya 2. derece olarak sınıflandırılan tümörlerdir. Yavaş büyüme eğilimindedir ve yayılma olasılığı düşüktür, bu nedenle iyi huylu olarak sınıflandırılırlar” diye konuştu. 

“İLK BELİRTİLER BAŞ AĞRISI, NÖBET OLABİLİR”

Beyin, Sinir ve Omurilik Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Eyüp Baykara, beyin tömürü belirtileriyle ilgili de konuştu.

Baykara “Düşük dereceli veya iyi huylu bir beyin tümörünün belirtileri, ne kadar büyük olduğuna ve beyinde nerede olduğuna bağlıdır. Yavaş büyüyen bazı tümörler ilk başta herhangi bir belirtiye neden olmayabilir. Sonunda, tümör beyne baskı uygulayabilir. İlk belirtiler baş ağrısı veya nöbet olabilir" dedi.

Baykara "Tümör ayrıca beynin bir bölgesinin düzgün çalışmasını engelleyebilir. Örneğin, oksipital lobdaki (beynin arkasındaki) bir tümör bir tarafta görme kaybına neden olabilir. Tümör kafatasının içindeki basıncın artmasına neden olursa, aşağıdaki belirtilere yol açabilir. Epilepsi veya nöbetler, vücudun bir bölgesinde büyük nöbetler veya seğirme olabilir. Şiddetli, kalıcı baş ağrısı, sinirlilik, uyuşukluk, ilgisizlik veya unutkanlık, bazen ani olan ve görünürde bir neden olmaksızın kusma, baş dönmesi, kısmi görme veya işitme kaybı, halüsinasyonlar, anormal ve karakteristik olmayan davranışlar dahil olmak üzere kişilik değişiklikleri” diye konuştu.

Op. Dr. Eyüp Baykara şöyle devam etti; 

"Beynin farklı alanları farklı işlevleri kontrol eder, bu nedenle herhangi bir beyin işlevi kaybı, tümörün bulunduğu yere bağlı olacaktır. Örneğin, aşağıdakileri etkileyen bir tümör: 
Ön lob - kişilikte değişikliklere, vücudun bir tarafında zayıflığa ve koku kaybına neden olabilir 
Parietal lob - konuşma, kelimeleri anlama, yazma, okuma, belirli hareketleri koordine etmede zorluklara neden olabilir ve ayrıca vücudun bir tarafında uyuşma olabilir.

 

Oksipital lob - bir tarafta görme kaybına neden olabilir.
 

Temporal lob - uyuşmalara veya bayılmalara, garip kokulara ve konuşma ve hafıza sorunlarına neden olabilir. 
Beyincik - koordinasyon kaybına, yürüme ve konuşma zorluğuna, gözlerde titremeye, kusmaya ve boyun tutmasına neden olabilir. 
Beyin sapı - dengesizliğe ve yürüme zorluğuna, yüz zayıflığına, çift görme ve konuşma ve yutma güçlüğüne neden olabilir.” 

“İYİ HUYLU TÜMÖRLERDE ANA TEDAVİ YÖNTEMİ AMELİYAT” 

İyi huylu tümörlerin çoğunda ana tedavi yönteminin ameliyat olduğuna dikkat çeken Op. Dr. Eyüp Baykara, “Cerrahinin amacı, çevre dokuya zarar vermeden mümkün olduğunca fazla tümörün çıkarılmasıdır. Ameliyatta tamamen çıkarıldıkları takdirde, tümörün tekrarlama ihtimali sıfıra yakındır. Bununla birlikte, bazı yavaş büyüyen tümörler (esas olarak gliomlar) tedaviden sonra tekrar büyüyebilir ve kötü huylu tümöre dönüşme potansiyeline sahip olabilir. Bazı tümörler beynin derinliklerinde bulunur ve çevre dokuya zarar vermeden çıkarılması zordur. Bu gibi durumlarda, tümörü tedavi etmek için radyo cerrahi kullanılabilir” şeklinde konuştu. 

yenicag-bas.jpg

 

İlgili Haberler