Başarı talimat verenin peki ya başarısızlık kimin?

Başarı talimat verenin peki ya başarısızlık kimin?

Hukuk fakültesindeyken mevzuattaki normların nasıl bir altlık-üstlük ilişkisi içinde olduğunu gösteren normlar hiyerarşini öğrenmiştik. O zaman bize norm olarak öğretilmeyen bir işlem, görünen o ki, bugün hiyerarşinin en tepesine yerleşmiş durumda: Cumhurbaşkanı talimatı.

Açılışlar da bu talimatla yapılıyor, faizlerin düşürülmesi de soruşturmalarda savcının harekete geçmesi de bu talimatla oluyor.

Geçtiğimiz günlerde Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, Zeytinburnu Balıklı Rum Hastanesi''nde çıkan yangın hakkında aynen şöyle söyledi:

"Bu sabah sebebi henüz tespit edilemeyen bir nedenden dolayı bu tarihî hastanede bir yangın meydana geldi. Cumhurbaşkanımızın talimatları ile olaya müdahale edildi."

Öncelikle şunu belirteyim:

Meseleyi "Talimat olmasaydı hastane söndürülmeyecek miydi?" sorusunun dışında ele almamız gerek.

Elbette ki talimat olmasa da yangın söndürülecekti.

Bundan tabii ki de kuşkumuz yok.

Burada mesele, başarıdan bahsedilen bir konuşmada, başarıyı Cumhurbaşkanına mal etme çalışmasında.

Başarı tek kişide

Daha açık ifade edelim.

Mesele;

-Takdir ve tebriklerin yöneltildiği tek bir isim olmasında. Her konuda, her zaman, her başarılı eylemin veya başarılı neticenin Cumhurbaşkanı Erdoğan''a atfedilmesinde.

-Kamudaki herhangi kurum veya kuruluşa hak ettiği itibarın verilmemesinde. Hatta bu kurumların bilinçli olarak itibarsızlaştırılmasında.

-Hataların, yanlışların ise talimatla hareket eden kimselerin üzerinde kalması ve onların da bunun bedelini yalnızca talimat aldıkları Cumhurbaşkanınca mevkilerinden alınarak ödemelerinde.

-Başarının sahipli, başarısızlığın ise sahipsiz kalmasında. Yönetimdeki kimsenin eylemlerinden dolayı sorumluluk almamasında.

Sadakat belirtisi

Tabii burada "Cumhurbaşkanı talimatına" vurgu yapmanın sadakat vurgusu da taşıdığını görelim.

Dikkat ederseniz Sayın Kalın, yangın hakkında bilgi verip, yangında görev alan itfaiye ekiplerini, ilgili belediyeyi tebrik etme ya da onlara teşekkür etme gayesinden çok uzak, 8-9 cümlenin arasına iki defa Cumhurbaşkanını sıkıştırıyor.

Böylelikle hem övgüleri, takdiri onun üzerinde toplamaya çalışarak yangını dahi partili Cumhurbaşkanının yararına hizmet edecek bir siyasi propaganda malzemesi yapıyor hem de liderine olan sadakatini vurguluyor.

Bir taşla iki kuş!

 

Yazarın Diğer Yazıları