Başörtüsünün örtemedikleri...

Dün, başörtülü bir genç kızımız gözyaşları içinde, selin yıkıp geçtiği Bozkurt ilçesinden yardım isteyen bir video çekip paylaşmıştı...

Hem ağlıyor, hem de; "yardım yetersiz, insanlar ölüyor, bize yardım edin" diyordu...

 

Bu yardım istemeyi, iktidardaki partilerini zaaf içinde gösterdiğini düşünen Ak Partili troller, o başörtülü kıza ağza alınmayacak küfürlerle, rencide ederek saldırdılar...

Bunu da işte o; işlerine gelince başörtüsünün altına sığınıp, karşısındakilere din-iman sloganları ile saldıran vicdansızlar takımı yaptı...

Anladık ki; onlar için başörtülü, sadece kendilerinden olunca saygı duyulacak bir birey...

Başörtüsü ise; sadece lazım olduğunda altına sığınılan.. lazım olduğunda oy kazandıran bir siyaset malzemesi...

***

Geçtiğimiz yıllarda yine genç bir kızımız eylem yaparken, polis onu yaka paça gözaltına almaya kalkmış... arabaya bindirirken de, en mahrem yerinden hoyratça taciz etmişti....

O taciz de tüm çıplaklığı ile fotoğraflanıp, basına yansıyınca, halktan büyük bir tepki yükselmişti...

İşte o kızımız da başörtülüydü...

 

O gün de, o eylemi, iktidardaki partisine karşı yapılmış olarak gören Ak Parti''nin başörtülü Milletvekili Özlem Zengin çıkmıştı sahneye...

Ve o taciz tüm iğrençliği ile alenen fotoğraflanmışken, hiç sıkılmadan, "hayır bu cinsel taciz değil" demiş, genç kızımıza sahip çıkması gerekirken, sapığa sahip çıkmıştı...

O gün anladık ki; başörtüsünün dahi örtemedikleri var... örtemeyecekleri var...

 

Olay mahkemeye taşındı...

Mahkeme genç kızımıza yapılanın, ''cinsel taciz'' olduğuna hükmetti ve bu tacizi yapana da ceza verdi...

Ve bir kez daha anladık ki; İşlerine gelirse; bir sapığı, sapıklığı dahi, başörtüsüne, başörtülüye tercih edebiliyorlarmış...

Öyle yaptıkları da, o gün orada, mahkeme tarafından bizzat tescil edildi zaten...

***

Yine içlerinde başörtülülerin de olduğu bazı kadınlar çıkıp; çıplak aramaya maruz kaldıklarını söyleyerek seslerini duyurmaya, yardım istemeye kalkışınca işler karıştı...

Bunun da partisini suçlu duruma düşüreceğini düşünen Özlem Zengin bir kez daha çıktı sahneye...

Normalde; bir başörtülü ve kadın milletvekili olarak, o kadınları dinlemesi, anlamaya çalışması, sahip çıkması beklenen Zengin; bunun yerine Meclis çatısı altında onlara, "ahlaksızlar, onursuzlar" diye hakaret etti...

İşte o gün de; "başörtülü bir milletvekilini Meclis''e sokmaktaki muradımız bu muydu?" sorusunun yüzümüze bir tokat gibi inmesiyle yüzleştik...

***

Özlem Zengin kadar, iktidar da başörtülü aslında...

Siyasetleri, politikaları başörtülü...

Oluşturdukları bürokrasi, oluşturdukları yargı dahi başörtülü...

Zihniyet başörtülü...

Ama inanç anlamında değil, şekilsel.. ideolojik anlamda...

Anlıyoruz ki; bazıları için başörtüsü; suçlarını, yolsuzluklarını, arsızlıklarını örtmek için bir araçtan öte bir şey değil...

***

Evet, bir zamanlar başörtüsü mağdurları vardı, şimdi ise; başörtülü mağdurları...

 

Dün olduğu gibi bugün de sağcısı ile solcusu ile bir araya gelip; başörtüsünü kurtarmak, özgürleştirmek ve saygınlığını yeniden kazandırmak için bir şey yapabilir mi emin değilim...

 

Eskiden başörtüsüne bir zulüm vardı ama; bu başörtülülerin haklı olmalarından dolayı, onları garip şekilde onurlandıran da bir zulümdü...

Başörtüsüne şimdi de bir zulüm var ama, başörtüsünü de, başörtülüyü de haksız duruma düşüren, suçlu duruma düşüren, zalim durumuna sokarak; onurun kırıntısını dahi nasip etmeyen bir zulüm bu...

Başörtüsü bugün bir kez daha kurtarılmayı bekliyor...

Ama bu kez başörtülülerin ve başörtülü siyasetin elinden...

Yazarın Diğer Yazıları