CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, partisinin grup toplantısında Prof. Dr. Yaşar Nuri Öztürk’ün  “Allah ile aldatmak”  kitabı üzerinde durdu.
Öztürk, konuyla ilgili olarak arkadaşımız Selda Öztürk Kay’a bilgi verirken CHP Lideri’nin bugün geldiği noktayı övdü ve  “Türk solcularına” örnek gösterdi. Öztürk, Baykal’ın bir zamanlar  “Laikler dini söylem kullanmaz”  görüşünü savunduğunu hatırlatarak  “İslam dinini istismar edenin bu istismarına karşı çıkmak ve bunun için de dini söylemler kullanmak din istismarcılığı değildir. Ne yazık ki, Türk solunun böyle bir anlayışı var. Biri, bir zehir üretiyor. Milletin damarına bu zehri şırınga ediyor. Biri de çıkıp bir panzehir üretiyor. Panzehir nereden üretilir? Elbette zehirle aynı yerden üretilir. Şimdi kalkıp her ikisinin de milleti zehirlediğini iddia edebilir misiniz siz? Biri zehir zerkediyor, diğeri de o zehir bu bünyeyi öldürmesin diye panzehir veriyor. Bu ikisi aynı kefeye konabilir mi? İşte Türk solunda ne yazık ki bu kavrayış hâlâ gelişemedi.
Bir de liberal denen, emperyalizmin içerideki adı konmamış uşaklığını yapan bir takım sözde aydınlar yapıyor bunu. Onların ne ilkesi, ne şahsiyeti var” dedi. 

* * *  

Benim burada üzerinde durmak istediğim konu, Öztürk’ün özel sohbetlerimizde de dikkat çektiği panzehirin zehirle aynı yerden üretilmesi gerçeğidir.
Üstelik, bu kavrayış Türk solunda gelişmediği gibi Türk sağında da yeterli ölçüde değildir.
Allah ile aldattıkları kitlelere ABD ve AB dayatmalarına boyun eğmeyi bir fazilet gibi anlatan kadroların şerrinden ancak İslâm’ın ana mesajları ile kurtulmak mümkündür. Bunu da elbette ehil insanların yapması gerekir.
Soldakiler, dinden uzak yaşadıkları için iktidarda bulunan AKP’yi  “İslam devleti kurmak istiyorlar”  diye suçlamaktadır. Bazı CHP yöneticileri ve laikliğe sözde sahip çıkan liberaller bu sözlerle aslında AKP propagandası yapmaktadır. Çünkü halkın bir bölümü, ülkenin bugünkü adaletsiz yapısına bakarak,  “İslam devleti olacaksa daha iyi ya”  diye düşünüyor.
CHP’liler, AKP’nin küresel güçlerin emirlerini yerine getirdiğini, İslam devleti kurmak şöyle dursun, bütün İslam dünyasının temel dayanağı olan Türkiye Cumhuriyeti’ni Yeni Dünya Düzeni’nin emrine vermeye çabaladığını, Hıristo-Yahudi Ortak Pazarı olan Avrupa Birliği’ne girmeye çalışırken, İslam Ortak Pazarı’nı engellemeye uğraştığını halka anlatmıyor.
AKP İslam’a değil Evangelistlerin küreselleşme ideolojisine hizmet ettiği halde soldaki kanaat önderleri Erdoğan ve kadrosunun İslam devleti kurmaya çalıştığını iddia ederek AKP değirmenine su taşıyor.
Son CHP kurultay bildirgesi ile işbirlikçi ve teslimiyetçi politikalar kınandı ama Yaşar Nuri Öztürk’ün bahsettiği panzehir orada da yoktur. CHP, bu sebeple tek başına iktidar olamıyor.

* * *  


Deniz Baykal, konuyla ilgili bir sorum üzerine  “Sayın Öztürk’ün değerli bir İslâm bilim adamı olduğuna inanıyorum. Onun tezleri gerçekten önem taşıyor. İslâmiyeti hurafeden, istismardan kurtarmak ve İslâm’ın gerçek değerine, Kur’an’a yansıyan değerine sahip çıkmak yolundaki anlayışını çok önemli ve çok değerli buluyorum. Gelecekte de bunun büyük önemi olacaktır” demişti. Yani Baykal’ın Öztürk’ün kitabına atıfta bulunmasının ciddi bir temeli vardır.
Aslında MHP’nin de AKP’nin İslâm dini adına yüzkarası bir politika takip ettiğini anlatabilmesi gerekirdi. Parti içinde bu konuda çok iyi yetişmiş hatipler vardır. Fakat, sanki AKP’nin önündeki engelleri kaldırmak için bu kadrolar değerlendirilmiyor.
Sözün özü, mızraklarının ucuna Kur’an sayfaları geçiren AKP’nin din istismarına karşı, ancak Kur’an’ın özü ile karşı çıkılabilir.