Bebek fabrikaları; Rusya ve Ukrayna...

Bebek fabrikaları; Rusya ve Ukrayna...

Moskova merkezli haber sitesi Sputnik''e İnternet''te artık ulaşılamıyor! Twitter hesaplarında ise şimdilik bir sorun yok. Sputnik''te "Avrupa''nın ''bebek fabrikası'' Ukrayna: Sicili kirli klinikler, sağlığını kaybeden taşıyıcı anneler" başlıklı bir haber yayınlandı. "Savaş şartlarında karşı tarafın aleyhine her türlü bulanık haber üretilebilir" diye üzerinde durmayacaktım ki "konuyla ilgili dünya basınında başka bir haber var mı?" diye bir bakayım dedim; 18 Şubat 2018 tarihli, Kevin Ponniah imzalı, BBC-Kiev kaynaklı "Avrupa''nın taşıyıcı anne merkezi Ukrayna" başlıklı bir haber çıktı...

***

BBC''nin Şubat 2018 tarihli haberinde "Ana" adlı genç bir kadının hikâyesinden yola çıkılarak Ukrayna''daki taşıyıcı annelik incelenmiş. Özetle şöyle:

"Otelde 200 dolar aylık ücretle çalışmaya hazırlanan 18 yaşındaki Ana, bir başkasının bebeğini taşıyarak 20 bin dolara kadar para alabileceğini öğrendi. Üç yıl kadar otelde çalıştıktan sonra 21 yaşındayken sonunda taşıyıcı anne olmaya karar verdi. Daha sonra sağlık kontrolleri için 450 km. uzaklıktaki Kiev''e gitti. Kendi çocukları olmayan Slovenyalı bir çiftle sözleşme imzaladı. Sağlıklı bir bebek doğurdu. Daha sonra Japon bir çiftle taşıyıcı annelik için anlaştı. İşleri Kiev''deki bir avukat aracılığıyla hallediyorlar ve büyük olasılıkla çiftle yüz yüze hiç buluşmayacaklar.

Ukrayna''yı çekici kılan taşıyıcı anneliğin yasal olmasının yanı sıra liberal kanunları... Gebeliğin başladığı andan itibaren çocuk sahibi olmak isteyen çiftler yasal olarak biyolojik anne baba kabul ediliyor ve taşıyıcı annenin alabileceği paraya bir sınır koyulmuyor. Bu durum da kadınların taşıyıcı annelik için kendi fiyatlarını belirlediği bir serbest piyasa oluşturuyor."

***

Sputnik''in haberinde ise şu bilgiler veriliyor: "Taşıyıcı annelik, Avrupa''nın neredeyse tamamında yasaklı durumda. Çok esnek yasalar ve ucuz olması sebebiyle Avrupa''nın taşıyıcı annelik merkezi konumuna gelen Ukrayna''da, süregelen kriz haline rağmen, ''insan üretme merkezleri'' son hızla çalışmaya devam ediyor.

Ülkede fiyatlar için bir düzenleyici sistem yok, bu nedenle rekabet arttıkça fiyatlar düşüyor. Klinikler, sınırsız cinsiyet seçimi ve 4 aya kadar ''garantili'' paketler sunuyor. Bunun bedeli ise neredeyse 65 bin dolar.

Bu kliniklerin sicilinin temiz olduğu söylenemez. Aralarında ''insan ve organ ticareti'' şüphesi de olmak üzere, kadınların rahimlerinin alınmasına kadar varabilecek sağlık sorunlarına neden olmaları ve embriyoları karıştırmak konularında kliniklere soruşturma açıldığı öğrenildi."

***

Bir tarihte genç bir yönetmen, sadece Ukrayna''da değil, Rusya''da da benzer merkezler olduğunu, iki ülkeden turist olarak Türkiye''ye gidip hamile kalan genç kadınların, dönüşlerinde bu merkezlerde doğurduğunu, doğum sırasında bebeklerin kesilen göbek bağının plasenta tarafından çıkan kanın kök hücre tedavisinde kullanıldığını, bu kanın kök hücre bakımından çok zengin olduğunu, bu işin müthiş kâr getirdiğini, konuyla ilgili bir film çekmeyi düşündüğünü anlatmıştı... 

Genç yönetmen, Rusya ve Ukrayna''da erkekler arasında alkolizmin yaygın olduğunu, bu sebeple Türk erkeklerinin tercih edildiğini de söylemişti...

Türkiye''de ise Sağlık Bakanlığı''nın 2005 yılında kordon kanı bankacılığı için yönetmelik çıkardı, 2006 yılından itibaren kordon kanı bankaları kuruldu.

***

Kısacası "Nataşa turizmi" diye bakılan olayın arkasında taşıyıcı annelikten, kordon kanı bankacılığına, organ ticaretinden insan ırklarına göre genetik araştırma yapmaya kadar çok farklı işler ve bu işlerin arkasında Rus mafyası olduğuna göre doğrudan devlet politikaları var! Kadın turistlerin hepsinin değil ama belirli bir kısmının bu amaçla organize edildiği söylenebilir.

Çanakkale savunmasını genetik alanda da yapmak gerekiyor artık...

Yazarın Diğer Yazıları