Bekliyoruz... Ceza ne zaman kesilecek?

Ak Parti ve Saray'a para cezası kesilmeden "milletimizin" içi rahat etmeyecek. Eğer ceza kesilmezse Brezilya'dan ne farkımız var? Vak'a çokluğu ayrı, asıl benzerliğimiz vurdum duymazlık, halkımızı "insan" yerine koymamak.
Ak Parti, "millet"e değer verseydi, kongrelerini lebalep doldurmazlardı.
(Ara not: Particilik o kadar tavan yapmış ki, "halk"ı sildiler, "millet" yaptılar. Bu sıra reklamları gösterilen bir devlet bankası da "halk" için değil, "millet" için ne yaptıklarından bahsediyor. Gülünç tabiî. Sosyolojide "halk" ve "millet" farklı kavramlar. Yerine göre "millet", yerine "halk" dersiniz. Korkmayın Cumhuriyet Halk Partisi'nin propagandasını yapmazsınız! Particiliğin bu kadar gözlerini karartması normal değil. Söz açılmışken "Lebalep" üzerinde de duracağız. Bazı haberlerde "lebaleb" yazılıyor. Ama söylerken son ses ister istemez sadasızlaşıyor (ötümsüzleşiyor) p'ye dönüşüyor. Yazarken de p'li yazacağız, ses uyumunu sağlayacağız. Leb-â-leb: Farsçadır, dudak dudağa demektir. Türkçede tıkış tıkış manasına kullanılır.) 
Şu salgın günlerinde görkemli kongreleriniz size kazandırmıyor, kaybettiriyor. 
Yandaş basın yayın organlarında hiç anket görmüyoruz. Çünkü Saray'ın oyları düşük. Başka basın yayın organlarında haftasını bulmuyor, anketler yayınlanıyor. İktidar, çok geride. Toplam yüzde 36'dan yukarı çıkamıyor. Salgını yayan görkemli kongrelerden sonra daha geriye gidileceği belli.
Hâlbuki, kongreleri sınırlı tutsalardı, "milletin" sempatisini kazanmış olacaklar, bu sempati sandığa da yansıyacaktı.
O kadar tenkit edildiği hâlde, insanları otobüslere doldurup o ilden bu ile taşıdılar.
Şimdi ise yeni tedbirleri açıkladılar. Şehirler arası seyahati 17 Mayıs'a kadar yasakladılar.
Sen yasaklarsın da diğer ülkeler, gidin gezin, tatil geçirin diye vatandaşlarını Türkiye'ye gönderir mi? Rusya'da, 500 binden fazla kişi Türkiye için yer ayırtmış. Şu şartlarda gelemeyecekleri açıklandı. Diğer ülkeler de peş peşe kısıtlamaya giderlerse şaşırmayın.

 

Ünlü tarihçimiz Prof. Dr. Bayram Kodaman'ı kaybettik. Allah rahmet eylesin. Ağırlıklı olarak Doğu Anadolu ve Ermenici faaliyetler üzerinde çalışan Bayram Kodaman doktorasını Fransa'da verdi. Hem Türk hem Fransız arşivlerine girdi, önemli kitaplara, makalelere imza attı. Kitaplarının başlıkları bile çalışmalarının kıymetini ortaya koyuyor:
Şark Meselesi Işığı Altında II. Abdulhamid'in Doğu Anadolu Politikası, Türk Millî Bütünlüğü İçerisinde Doğu Anadolu, Abdülhamid Devri Eğitim Sistemi, Les Ambassades De Moustapha Rechid Pacha a Paris / Imprimerie de la Societe Turque d'Histoire, Türkler-Ermeniler ve Avrupa (1918 yılında Cenevre'de basılan, Kara Schemsi'nin "Les Turcs et la question d'Arménie" adlı eseriyle 1918 yılında Gravenhage'de basılan "L'Angleterre et les Arméniens, 1839-1904" adlı eserlerin Türkçe çevirileri), Son Vak'anüvis Abdurrahman Şeref Efendi Tarihi (Mehmet Ali Ünal'la), Hafız İbrahim Demiralay'ın Hatıratı ve Isparta'da Millî Mücadele İle İlgili Belgeler (Hasan Babacan'la), 1897 Türk-Yunan Savaşı (Tesalya Tarihi), Cumhuriyet'in Tarihi-Fikri Temelleri ve Atatürk, Ermeni Macerası (Tarihi ve Siyasi Bir Değerlendirme), Mustafa Reşid Paşa'nın Paris Elçilikleri, Bir Kalpaklının Milli Mücadele Günlüğü (Fahrettin Tızlak'la), Bilal N. Şimşir Armağanı...

Yazarın Diğer Yazıları