"Siyasetçinin talihsizi belediye başkanı olur" derler. Kısa süre başkan danışmanlığı yaptığım dönemde yaşadıklarımı yazsam roman olur. Fakat başta belediye başkanları olmak üzere başkanın basın müşavirleri ve yardımcılarının yaşadıklarını not almasını, tarih, yer, olay ve isimlerle günün birinde yazarak tarihe not düşmelerini tavsiye ederim.

Yazının girişinde "Siyasetçinin talihsizi" tabirini özellikle belirttim. Zira belediye başkanı ne kadar çalışırsa çalışsın evinde annesini, eşini, çocuklarını dahi memnun edemez... Yazın sinek uçsa, kışın kar yağsa "Belediye çalışmıyor" denir. Gece yarısı su kesilse, gürültü olsa "Belediye başkanı uyuyor mu" tepkisi gösterilir.

Malumunuz AKP'yi belediyeler iktidara taşıdı. İktidardan da belediyeler uzaklaştıracak... Yerel seçimlerin üzerinden neredeyse 1,5 yıl geçti. Başta 11 büyükşehir belediyesi olmak üzere il ve ilçelerde çıta çok yükseldi. Dünyanın başına bela olan corona virüsü ve ekonomik kriz ile beraber belediyelerin önemi ortaya çıktı. Başkent Ankara'da, 25 yıllık zulüm bitince gözler Mansur Yavaş'a çevrilmişti. Ankara'yı parsel parsel satanlar ellerini ovuşturup Yavaş ve çalışma arkadaşlarının tökezlemesini bekliyordu. Bütçe kısıtlamaları, belediye meclisinde AKP ve MHP'nin engellemelerine rağmen Mansur Bey hükümeti bile ters köşeye yatırarak sadece Ankaralıların değil bütün Türkiye'nin gönlünde taht kurdu. AKP döneminde şehir efsanesi haline dönüşen "Çalıyor ama çalışıyor..." devri sona erdi. Çalıp-çırpmadan, israf etmeden halka hizmet edebilmenin formülleri, iktidarın engellemelerine rağmen vatandaşla bütünleşmenin çareleri bulundu. Bu arada olan Başkanın çalışma arkadaşlarına oluyor. Yoğun tempo yüzünden hepsi uykusuz kalıyor. Mesai ikiye katlanmış. Vatandaşın derdi çok. Talepleri fazla. Hepsine yetişmek mümkün değil. Hukukumuzun kalübela'ya uzandığı Yüksel Aslan'ı CHP'liler eleştiriyor. Meyveli ağaç taşlanır. Sadece iş talebinde bulunanların sayısı 120 bini bulmuş. Mansur Yavaş, henüz kadrosunu tam anlamı ile kurabilmiş değil. Önceliği vatandaşın aç uyumaması. İmkanlar sonuna kadar seferber edilip hizmette aksama olmuyor. Melih Gökçek'in evinin de bulunduğu Dikmen Vadisi'nde 110 personel çalışırken, bu gün 40 kişi aynı görevi başarı ile yerine getiriyor.

Gazetemizin yazarı Servet Avcı da, Yavaş'ın Başdanışmanı... Telefon ile ulaşamayınca sitem etmiştim. Geçtiğimiz günlerde ziyaret ettim. İş yoğunluğuna tanık olunca üzüldüm. Talepler ve yaşadıklarından bir kaç sahne anlatınca gülsem mi, ağlasam mı ikilemine düştüm. Hele bir "Zurnacı" olayı var ki sinema filmi olur... Öğrencilik yıllarından itibaren yayıncılığın içinde olan Avcı'nın kalemi güçlüdür. Israrla yazmasını istedim ve sözünü aldım. Öte yandan Zabıta Daire Başkanı ve BUGSAŞ Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Koç ile akşam yemeği fırsatım oldu. Günlük mesaisini anlatırken ben yoruldum. İlk fırsat da sabahtan akşama kadar ki mesaiye tanıklık edip yazma sözü verdim.

Ve geçtiğimiz akşam bir başka dost yemeğine Metin Işık ağabeyim davet etti. Işık, neredeyse doğuştan gazeteci. Bu mesleğin tüm birimlerinde matbaadan, pakete, muhabirlikten, kuruculuğa, yazarlığa kadar görev yaptı. Bir dönem merhum Aydın Menderes ile siyasetin içinde bulundu. Ve dün gece bize bir dost kazandırdı. Dördüncü kuşak bir siyasetçi. Babadan, ağabeyden sonra belediye başkanı... Dede Cumhuriyetin kuruluşunda 3 dönem milletvekili... Türkiye'nin en büyük ilçelerinden Kadıköy Belediye Başkanı Şerdil Dara Odabaşı... Ankara Deneme Lisesi mezunu. Odabaşı ile belediyecilik üzerine sohbetimizi yarın yazmak üzere, sevgi ile kalın.