Belediyelere siyasi konjonktüre göre yetki
Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, hafta içi partisinin grup toplasında, belediyelere yeni bir statü gerektiğini söyledi.
Belediyelerin imar hususundaki yetkilerinin kaldırılması, belediye harcamalarında hizmet önceliklendirmesine gidilmesi, nüfusu 5000 in üzerinde olan yerlere belediye kurulması, toptancı hallerinin kuruluş izninin belediyelerden alınması vs. pek çok husus tartışılıyor.
Geçtiğimiz hafta, belediyelerin öğrenci yurdu açma ve çalıştırma yetkisinin kaldırılmasına dair kanun teklifi de meclise getirildi.
Anlaşılıyor ki, siyasal iktidarın, belediyelerin yetkileriyle ilgili bir memnuniyetsizliği var. Ama bu memnuniyetsizlik neden kaynaklanıyor?
Siyasi saikler
Belediye Kanunun değişmesi, belediyelere yeni bir statü kazandırılması elbette ki üzerinde düşünülebilir, tartışılabilir ve hatta bunlar gereklidir.
Ancak AKP Genel Başkanı olarak Sayın Erdoğan, bu değişikliği dillendirirken gerçekten hizmeti kolaylaştırmak ve iyileştirmek için mi bir gereklilik görüyor? Yoksa değişiklik isteminin gerçek sebebi büyükşehir belediyelerinin CHP’nin yönetiminde olması ve yeniden seçilmeleriyle de halkın bu yönetimden memnun olması mı yatıyor?
Mesela, imar hususundaki yetkilerin kaldırılması, bu yetkilerin bakanlığa tanınacağı konuşuluyor. Bakan, cumhurbaşkanı tarafından atanıyor, cumhurbaşkanı tarafından görevden alınıyor. Dolayısıyla belediyelerin yetkisinin azaltılması ardında yeni bir statüden ziyade, cumhurbaşkanının statüsünü güçlendirecek gibi de görünüyor.
Bu hal ve saiklerle yapılan değişiklikler ise, bugün muhalif belediye başkanlarına isnat edilen suçlarda olduğu gibi, siyasi sebeplerin gölgesinde, halka hizmet etmenin uzağında olduğu için, büyük zararı halka dokunacak gibi görünüyor.
Öncelik halk
2018’e kadar belediyelerin yetkilerine dair pek fazla hoşnutsuzluk bulunmuyorken, o tarihten beri belediyelerin yetkilerinin azaltılması ara ara gündeme geliyor. Yapılması konuşulan düzenlemeler net değil. Bu sebeple, değişiklikler hakkında net bir yorum yapmak da mümkün değil. Sanıyorum ki, önümüzdeki günlerde bu tartışmalar netlik kazanacak ve daha uzun uzun konuşacağız.
Ancak devlet ile iktidar partisinin iç içe geçmesinden kaynaklanan güvensizlik, siyasi olduğu anlaşılan her değişikliğe şüpheyle bakmaya ve sonuçları hakkında endişelenmeye sebep oluyor.
Belediye Kanununda değişiklik gerekli midir? Evet, gereklidir.
Ancak yasa yapımında bugünün siyasi konjonktürüne göre siyasi iktidarın avantaj sağlaması değil, esas olan halka gelip geçici olan iktidarların uzun vadede daha hızlı ve kaliteli hizmet götürebilmesini sağlama mantığı gözetilmelidir.
Yeni İttifak: Siyasi etik ve toplum
Yangınlar, sorumlular ve eleştirilemezlik!..
Hani sandık meşruiyeti önemliydi?
Erken Seçim Çağrısı: Sandık Yalnızca Tepki Değil, Umut Olmalı
CHP Kurultayının iptali!..
Demokratik Tartışmanın Bastırılması
Savun(ma) hakkı
Değişiklik Talepleri ve Siyasi Mühendislik
Kurumlar güçtür
İktidar İçin En Büyük Tehlike Eleştiri









