"Biçerdöver Uğurlama Festivali" duydunuz mu? İlk defa Yozgat'ın Yerköy ilçesinde düzenleniyor. (Kırşehir'in Çiçekdağı ilçesini birlikte düşünmeliyiz. Yerköy'le arasında 5 km.lik mesafe hemen hemen kapandı.) Yeni Belediye Başkanı Ferhat Yılmaz, seçimden önce söz vermişti. Sözünü tuttu. "Biçerdöver Uğurlama Festivali" düzenledi.

Yerköy biçerdöver memleketi desek yeridir. Yerköy ve Çiçekdağı'nda ve köylerinde en az 1500 biçerdöver var. Mayıs ayı girerken Yerköy ve köylerinden biçerdöverler, peş peşe, güney illerimize doğru yol alır. Güney illerimizde ekinler daha erken yetişir... Sonra İç Anadolu hasadı başlar, sonra doğu illerimize sıra gelir. Ayçiçeği hasadı için Trakya'ya geçilir. Biçerdöverler Türkiye'nin birçok bölgesini dolaşır. Bilinmeyeni açıklayayım... Belki başka illerden, ilçelerden gidiyordur ama daha çok Yerköy-Çiçekdağı'dan gittiği söyleniyor... Rusya ve Ukrayna'nın da ekinini bu iki birleşik ilçelerimiz biçiyor. Belediye Başkanı Ferhat Yılmaz'la konuştum. Samsun'dan gemilerle bu ülkelere geçiliyormuş.

Türkiye'de tarımı, akıl almaz uygulamalarla neredeyse dibe vurdurdular. Fiyatlar aldı başını gidiyor, halkın bir gıdası kalmıştı; onu da ağızlarından çekip aldılar.

Yerköy, doğup yetiştiğim yer olduğu için, bunları anlatmıyorum. Tarımla ilgili nerede, nasıl bir faaliyet olursa, yazmalıyız, duyurmalıyız, teşvik etmeliyiz.

Başka böyle festival olup olmadığına baktım... İlk festival. Haberde, "Biçerdöverler, ilçe sanayi sitesi bölgesinden konvoy halinde Haşim Kılıç Mahallesi İstasyon Meydanı'na giriş yaptı." Bilgisi yer alıyor.

Sanayi deyince...  Sanayi sitesindeki atölyelerde, biçerdöverin 400 aksamı üretiliyormuş. Önayak olunsa biçerdöver fabrikası bile kurulabilir.

Rant peşinde koşanlar, bir dönüp Anadolu'ya baksınlar. Ferhat Yılmaz, daha seçileli bir ay oldu. Belki 10 bin kişi ziyaretine gelmiş... Pek çoğu iş istemiş. Kimi ihsas etmiş, kimi hiç çekinmeden çaresizliğini söylemiş.

Siz İstanbul Belediye Başkanlığı'nı tekrar almanın hesabını yapadurun, Anadolu çöküyor! Nispeten imkânı olan ilçemizde, bir belediye başkanından kesif iş talebi Ankara'yı uyandırmalıdır! Uyandırmanın ötesinde utandırmalıdır!

Sık yazdım. Dağlar, tepeler boş. Biz gazeteciler, dışarıda da çok dolaşırız. Başka ülkeler, boş arazileri nasıl değerlendiriyorlar görüyoruz. Artık gidip görmeye de gerek kalmıyor. İnternet, bütün dünyayı ayağınıza getiriyor. Ülkemizle kıyaslayabiliyorsunuz. İspanya'nın coğrafî yapısı Anadolu'yu çok andırır. Coğrafya derslerinden biliriz. Hakikaten bunu gözledim. Aynı coğrafî yapıdaki iki ülkenin tarımını karşılaştıralım. Neden biz şimdi çok çok gerideyiz?!

Daha önce 1965'te Trabzon'un Çaykara ilçesinden, heyelan yüzünden, kendi rızalarıyla Van-Özalp'in Dönerdere köyüne yerleştirilenlerin tarımdaki faaliyetlerini, çevreye göre nasıl mesafe aldıklarını yazmıştım. Bu göçmen köy hakkında doktora tezleri bile var. 

Ülkeyi yönetmek deyince, üretimi değil, tüketimi anlayanlar bari Dönerderelileri örnek alsalar... Nihayetinde küçük bir köy; anlamada zorlanmayacaklardır! Bu örnekle mikrodan makroya geçişi kolay sağlayacaklardır!

Biliyor musunuz? İthal edilmeyen beş ürün kalmış: Fıstık, fındık, üzüm, kayısı, narenciye...

Tarıma bak ülkenin nasıl yönetildiğini anla!