Binali Yıldırım: Seçimi sakatlayan ilçe seçim kurulları

Binali Yıldırım: Seçimi sakatlayan ilçe seçim kurulları
AKP’nin İBB adayı Binali Yıldırım, bu sefer suçu ilçe seçim kurullarına attı. Seçimi ‘sakatlayanların’ ilçe seçim kulları olduğunu belirten Yıldırım “Ama şunu da görmek lazım, ev sahibi hatalı diye hırsızı suçsuz çıkarmak olmaz” dedi.

AKP'nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı adayı Binali Yıldırım, Fox TV'de yayımlanan İsmail Küçükkaya'nın sunduğu Çalar Saat programında soruları yanıtladı. Yıldırım, 'mağdur' olduklarını ve seçimi 'sakatlayanın' ilçe seçim kurulları olduğunu söyledi.

Yıldırım'ın konuşmasından satır başları şöyle:

"Seçim oy verildikten sonra sayım esnasında bütün partiler gözünü dört açacak. Seçim sandığa atılan oylarla değil sandıkta sayılan oylarla kazanılır. Sandıkta sayılan oyların da kime ait olduğu, yerli yerine gitmediği partilere ait.

"Seçimde görev alacak müşahitlerin sayısını artırdık. Seçim tecrübesi fazla olan arkadaşları seçtik, eğitimler verdik arkadaşlara. O seçimden çıkardığımız dersler bunlar. Ama şunu da görmek lazım, ev sahibi hatalı diye hırsızı suçsuz çıkarmak olmaz.

"Kurullar kesinleşti, 2 Mart'ta. Bundan sonra itiraz olmaz diyorlar. Ben 2 Mart'tan önce seçim kurullarında kimler var diye istediğimde yasak dediler. Ben müneccim miyim İsmail Bey, kim kanuna uygun, kim değil, nereden bileyim. Önceden veriyorlardı. Demek ki hata yaptıklarını anladılar.

"Bu yanlışları, bu yanlış işlemleri yapan, seçime gölge düşürenler soruşturulsun, bulunsun diyor. Peki bu seçimde bir yanlış yoksa neden böyle bir karar veriyorlar. Ben kimin yaptığını bilemem ki. Bu yargının görevi. Bu adamları kim görevlendirdiyse onların bulunup, hesabının sorulması lazım.

"Seçmenin burada bir kabahati yok. Kabahat bu yanlışı yapanlarda. O da YSK'nın araştırıp, bulması gerekir.

"(31 Mart akşamı Binali Yıldırım'ın sandıkların henüz yarısı açılmışken 'Kazandık' açıklaması yapmasına ilişkin değerlendirme) Bu açıklamaya ihtiyaç vardı. Çünkü bu açıklamadan sonra sandık kurullarındaki arkadaşlarımız demoralize olurlardı. Arkadaşlar simülasyon yaptı, yüzde 98'den fazlası açılmış, bundan sonrası değişmeyecek dediler. Ben de bu açıklamayı yaptım. Bu hataysa hata benim.

"Artık ortak İstanbul hayalini, bu şehrin geleceğini konuşmak istiyorum, Rakibime diyorum ki, artık İstanbul'a dönelim. İstanbul'un projelerini konuşalım. Benim rakibim Ekrem İmamoğlu.

"Sosyal medya denen şey çıktı, mertlik bozuldu. Konuyu tek taraflı düşünmemek lazım, her iki tarafta da bu yapılıyor. Bir şey söylüyorsunuz, neyi söylemeye çalıştığınız bir kenara bırakılıyor, önü arkası kesilerek polemik oluşturulmaya çalışılıyor. Bana, 'yan yana gelseniz Ekrem İmamoğlu'yla' diye sordular, ben 'Olabilir' dedim. Sonra arkasından, 'benim programında yapalım' dediler. Ben de buna, 'Sormamız lazım' dedim. Sosyal medyada tahribat oluyor, etkisi de hemen geçiyor, saman alevi gibi. Sosyal medya hayatımızın bir gerçeği ama sosyal medya sorumsuz medya değil, troller iletişimin güvenilirliğine zarar veriyor.