Gördüğünüz fotoğraf, bir İngiliz kadınının seyahatnamesinden. Adı Louisa Jebb olan bu İngiliz Bursa’dan başlayarak Anadolu üzerinden Bağdat’a kadar yolculuk yapmış ve görüp yaşadıklarını bir kitap haline getirmiş ve bu kitap Londra’da T.Fisher Unwin yayınevi tarafından 1908 yılında yayınlanmış. Kitapta yol boyunca çekilmiş fotoğraflar da yer alıyor. Bu fotoğraf da işte bunlardan biri. Louisa Jebb’e seyahati süresince “zaptiyeler” de eşlik etmiş. Konakladığı yerlerde ise yetkililerce ağırlanmış. Ancak, Louisa Jebb, Maden ilçesinde yaşadıklarına ayrı bir bölüm ayırmış bulunuyor. Burada kendisini kaymakam karşılamış. Kaymakam bir Ermeni, adı Onik Dervişyan. Kaymakam kendini tanıtırken önce Ermeni olduğunu söylüyor ve resmî kaymakamlık görevinin yanı sıra İstanbul’daki İngiliz tacirlerinin de o bölgedeki temsilcisi olduğunu bildiriyor! Onik Dervişyan, Louisa Jebb’i ve arkadaşını bir Rum’un evinde konuk ediyor ve orada bir de ziyafet veriyor. Çünkü, en iyi ev bu Rum’un. Sonra bir de buraya aldığımız hatıra fotoğrafı çektiriliyor. Seyahatnamenin ortaya koyduğu ilk gerçek, Ermeniler’in yönetici olarak en alt düzeydeki idarî birimlerde bile Türkleri yönettikleri. Ama daha da önemlisi, fotoğrafta açıkça görüldüğü üzere, “efendi” sınıfından olduğunu her haliyle belli eden Ermeni kaymakamın yanında Türk askerinin nasıl da esas duruşta donmuşçasına durması. Çünkü o Türk, Ermeni kaymakamın emrinde!.. Amiri, bir Ermeni... Louisa Jebb’in seyahatinin tarihi, Ermeni terörünün dorukta olduğu yıllara rastlıyor!...
Prof. Dr.Çetin Yetkin