Bireysel Emeklilik sorunu

Ak Parti hükümetinin en iyi uygulamalarından biridir Bireysel Emeklilik Sistemi.

Bütün dünyada yaygın olan Bireysel Emeklilik Sistemi maalesef ülkemizde saçma sapan bir hal aldı.

Öncelikle bu fon Türkiye'de yeterince ilgi görmedi.

Giren kadar çıkan da var. Bilinçli olarak sisteme girenler düzenli ödemelerini yapıyor.

Bir de sisteme bilmeden girenler var.

İşte sorun da orada başlıyor

Bireysel Emeklilik Sistemi bankalar tarafından pazarlanıyor.

Konu banka olunca orada duracaksınız. Dünyanın hiçbir yerinde olmayan bir sistemle bankacılık yapmaya çalışan bankalar, Bireysel Emeklilik Sistemi'ne büyük zarar verdi.

Şimdi bazı kişiler çıkacak bu sayılara bankalar sayesinde ulaşıldı diyecek.

Doğrudur! Bankalar pazarladı ve sayıyı buraya getirdi. Ancak burada söz konusu olan sistemin ne kadar sağlıklı pazarlandığı.

Bankalar her şeyde olduğu gibi bu sistemin pazarlanmasında da hedef sistemini kullandı.

Yani banka daha çok kazanmak için personeline bireysel emekliliği hedef olarak dayattı. Bu da hedefini tutturmak isteyen personelin kalitesiz satışlar yani sözleşmeler yapmasına neden oldu.

Bugün bankalarda bireysel emeklilik, anlatılmadan sadece hedef tutsun diye yapılıyor.

Hatta bu sisteme girenlerin büyük bir bölümü ya zorunluluktan ya da bilmeden giriyorlar.

Bunu kimse inkâr etmesin. Herkes bunun böyle olduğunu biliyor.

Şube personelleri tarafından emeklilik sözleşmesi, kendisine kredi almaya gelenlere adeta zorunluluk olarak dayatılıyor. "Yaptırırsan kredin çıkar, sonra iptal edersin" psikolojik baskısı ile yapılanın yanı sıra bir de kredi alan vatandaşın evrakların arasında bilmeden imzalaması var.

Vatandaş sisteme girdiğini ancak 3-4 ay sonra öğreniyor. Tabii ki çıkıyor. Bu arada şube personelinin de hedefi tutmuş oluyor.

Burada en büyük suç, bireysel emekliliği hedef olarak dayayan bankacılık sistemindedir.

Bireysel Emeklilik vatandaşa anlatarak, faydaları ve getirisi nasıl olacağı izah edilerek yapılmalı. Şimdi bu yazımı okuyan bazı yöneticiler biz zaten öyle istiyoruz diyecekler.

Hadi oradan! Çifte standartçılar sizi.

Bir yandan anlat diyorsun bir yandan hedef olarak dayıyorsun. Yapmazsa işten atılmakla tehdit ediyorsun.

Ben o kadar çok bankacı gördüm ki, sırf hedefini tutturmak için kendisine en az 5 tane, annesine, babasına kardeşlerine ve tüm akrabalarına sayısız bireysel emeklilik sözleşmesi yapan.

Bu şekilde yapılan bireysel emeklilik sözleşmesi ne kadar sağlıklı olabilir ki?

Öncelikle bu iş profesyoneller tarafından vatandaşa anlatılarak yapılmalı. Yoksa baskıyla, hedefle yapıldığı zaman bin kişi giriş yaparsa 500 kişi çıkar. Banka günü kurtarmış olur, öbür taraftan Türkiye'nin tasarruf sorunu büyür gider.

Fonlar iyi yönetilmiyor

Tabii ki bir de fonların yönetilmesi var.

Emeklilik fonları her ne kadar profesyonel portföy şirketleri tarafından yönetilse de maalesef doğru dürüst kazandırmıyor. Ya çok iyi hisseleriniz olacak, borsa patlayacağı zaman hisse fonu seçeceksiniz, ya da hazine faizlerinin düşmeye başladığı bir dönemde bono alacaksınız.

Yani bu işi siz sadece ödeme yaparak bir kenardan seyrederseniz üzgünüm emekliliğiniz hiç de rahat geçmeyecek.

Hükümetin BES'i çalışanlara zorunlu hale getirmeye ve 3 yıl çıkılmasını engellemeye yönelik kararlar aldığı bugünlerde BES, fonları enflasyon karşısında reel getirisinin kayıplar ile kapanması, sisteme gireceklerde ve sistemde zorunlu kalacaklara pek iyi sinyaller vermedi. Emeklilik Gözetim Merkezi (EGM) verilerine göre BES fonları son 12 ayda %9,62 ortalama getiri, 2018 yılbaşından bugüne %7,37 getiri ile enflasyonun altında kalarak yatırımcısını reel olarak zarar ettirdi. 2018/Eylül'de %-2.04   olarak zarar ettirmesi beklentileri boşa çıkardı.

Sonuç olarak AKP, her şeyde olduğu gibi Bireysel Emeklilik işini de eline yüzüne bulaştırdı. Buna ölüyü gömüp ayağını dışarıda bırakmak diyorlar.

Yazarın Diğer Yazıları