1983’te gazeteciliğe başladığı günden bu güne yakından tanıdığım çok başarılı bir gazeteci kardeşim var: Müyesser Yıldız.
FETÖ’cü savcı ve hakimlerin AKP ile işbirliği yaptığı Recep Tayyip Erdoğan’ın, “bu davaların savcısıyım” dediği 2011’deki Ergenekon kumpasında, Oda TV’ye “Medya yapılanması” iftirası atıldı.
Müyesser kardeşim bu kumpasın mağduru olarak tam 15,5 ay Silivri Cehenneminde esir tutuldu.
Tahliye olduğu gün Ankara’ya yuvasına döneceğine Silivri’de kurulan tezgah davalarını gazeteci olarak izlemeye başladı.
15 Temmuz hain darbe girişimi sonrası açılan tüm davaları izledi ve bunları haber yapmaya başladı. Haziran 2020’de tutuklanarak Sincan’da 5 ay esir kaldı.
Cesur Yürek Müyesser Yıldız’ın iznini alarak, “BM’den Ankara’ya Şok!.. “Akın Öztürk’ü Serbest Bırakın” başlıklı yazısını özetliyorum.
“Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Konseyi Keyfi Tutuklama Çalışma Grubu” 15 Temmuz darbe girişiminin “1 numarası” olduğu suçlamasıyla 141 ağırlaştırılmış müebbet ve binlerce yıl hapis cezasına çarptırılan eski Hava Kuvvetleri Komutanı Akın Öztürk’ün;
- Keyfi ve makul şüphe olmaksızın tutuklanıp,
- Adil yargılanmadığı gerekçeleriyle derhal tahliye edilmesini,
- Öztürk’e tazminat ödenmesini,
- Ayrıca bu ihlallerin sorumluları hakkında soruşturma açılmasını kararlaştırdı.
- Kararda, iktidarın Öztürk’ün iddialarını çürütmede yetersiz kaldığına da dikkat çekildi.
13 sayfalık kararda Öztürk’ün avukatlarının şu anlatımlarına da yer verildi:
Öztürk’ün avukatlarının raporda yer alan iddialarını, AKP iktidarının bu iddialara verdiği yanıtı ve BM Çalışma gurubunun kararını ayrıntıları ile muyesseryildiz.com sitesinden okuyabilirsiniz.
BM Çalışma gurubu Öztürk’ün durumunun vahim olması nedeniyle hükümete “acil eylem” çağrısı şöyle yapıldı:
- “Özgürlüğünden yoksun bırakılan tüm kişilerin insanca ve insanın doğuştan sahip olduğu onuruna saygılı bir şekilde muamele görmesini sağlama yükümlülüğü vardır.
- Uluslararası hukukun temel kurallarını ihlâl eden yaygın veya sistematik tutuklamaların veya diğer ağır özgürlükten yoksun bırakmaların insanlığa karşı suçlar oluşturabilecektir.”
Akın Öztürk’ün “keyfi ve makul şüpheden yoksun” şekilde tutuklanıp adil yargılanmadığı yönünde karar alan BM Çalışma Grubunun kararı şöyle:
- “Öztürk’ün derhal serbest bırakılmalı, tazminat ödenmeli ve bu ihlallerden sorumlu olanlar hakkında soruşturma açılmalıdır.”
Değerli okurlarım,
Son 7 yılda Türkiye’de keyfi tutuklamalarla ilgili olarak Çalışma Grubu’na iletilen dava sayısında önemli bir artış olduğu raporda vurgulandı.
HALK TV genel yayın koordinatörü Suat Toktaş, Zafer Partisi lideri Ümit Özdağ, menajer Ayşe Barım ve İstanbul Barosu Yönetim Kurulu üyesi avukat Fırat Epözdemir’in tutuklanmaları da bu rapor kapsamında değerlendirilmelidir.
Teşekkürler sevgili kardeşim Müyesser medya uyuyor ama sen asla uyumuyor dört dörtlük gazetecilik yapıyorsun.
Seninle gurur duyuyorum.
