Bu ısrar neden

Eski Türk filmlerinde bir ağa ve kâhya figürü vardı.

Ağa her ne kadar kötü görünse de aslında kötü olan kahyadır.

Çünkü çalışanlara bütün kötülüğü ağa değil kâhya yapıyordur.

Oysa kimsenin aklına gelmez ağa zaten iyi ve merhametli olsa zalim ve gaddar kahyalarla çalışmaz.

Yıllarca filmlerde beynimize bunu işlediler.

Ağalık artık kalmadı. Köyden şehire göç bu sistemi bitirdi. Hele kahyalar resmen Yahya oldu.

Aslında ağalık ve kahyalık sistemi her ne kadar sosyolojik olarak sürecini tamamlamış görünse de günümüzde çeşitli sektörlerde ruhunu yaşatmakta.

Bu sektörlerin başında bankacılık geliyor.

Babacan bir CEO veya genel müdür profili çizen kişiler var. Onlar modern köyü andıran dev plazalarda.

Hatta köyden bile büyük. Bir plazada en az 5 bin kişi çalışıyor.

O köyün ağası yani CEO'su her zaman ortaya çıkmaz. O genelde önemli misafir ağırlar Ankara'ya gider.

Arada çalışanlarına gülücükler dağıtır ve elini sıkar, onlarla fotoğraf çektirir.

Çok mutlu olur çalışanlar.

Keşke hep böyle olsa. Ama maalesef öyle değil.

O kadar çok kâhya var ki!

Genel müdür yardımcıları baş kâhya. Bir de onların değnekçisi bölge müdürleri var. Onlarında değnekçisi satış müdürleri var.

Sektörde ağalık ve kahyalık sistemi tam gaz gidiyor anlayacağınız.

Kendi ayağınıza sıkıyorsunuz

İki haftadır insan kaynaklarından sorumlu bir genel müdür yardımcısının Türkiye'nin en büyük bankasına geçme sürecini yazıyorum.

BDDK bu genel müdür yardımcısının atamasını şimdilik onaylamadı.

Bir elinde puro bir elinde viski taşıması ile imaj yapan bu genel müdür yardımcısının atanması için banka ısrar ediyor.

İyi de sayın CEO o genel müdür yardımcısı için bu ısrarınız neden?

BDDK'nın bakış açısı belli.

Sendika zaten istemiyor. Çalışma huzurunun bozulmasından korkuyor. Çünkü adamın adı hep tolu personel kıyımı ile anılmış.

Eski çalıştığı bankaya bir bakın lütfen. Son 3 yılda kaç personel çıkartılmış. Bunun yası sıra personel tarafından kaç dava açılmış. Dahası bu kurum  sektöründe mobbing yaptığı için mahkûm edilen ilk banka.

Bu adamın üzerinde o kadar ah var ki!

Geçmek istediği bankanın personeli adeta son bir aydır kâbus görüyor. Korku ile yaşıyorlar. Çünkü bu adamın insan kaynakları politikası belli.

Bu modern kâhyanın atanması için ısrar eden genel müdüre soruyorum:

Bu ısrarınızın nedeni ne?

Bankacılık kulislerinde bir süredir 2-3 bin kişiyi işten çıkartmaya çalıştığınız biliniyor. Bu adamı alarak bu eylemi rahatça yapabileceğinizi mi sanıyorsunuz?

Kendi ayağınıza sıkıyorsunuz. Bankanızdaki iç huzuru bozarsınız.

Çalışanı mutsuz olan bir kurum itibarsızdır.

Yılların bankasının itibarlıya da çalışınızın ruh sağlığı ile de oynamaktan vazgeçin.

Son olarak BDDK'nın insan evladı yöneticilerine sesleniyorum:

Vebalden korkun!

Yazarın Diğer Yazıları