Bu kafa iflah olmaz!

Bütçenin neden tutmadığına dair veriler paylaşıyor Cumhurbaşkanlığı.

Muhalefet söyleyince kızıyorlar ama, paylaştıkları raporlar aslında itirafname gibi.

**

Tutmayan bütçenin neden tutmadığını anlatan, bi nevi, "Oldu ama sor niye oldu?" kabilinden raporlarda bir kurumun rakamları dikkatimi çekti..

Çünkü yıllardır o kurumun, yani SGK'nın üzerinden destanlar yazıyorlar..

Mesela CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'na hep SSK Genel Müdürlüğü dönemi üzerinden taarruz ediyorlar.

Aslında rakamlar her yerde var, her şey gayet açık ama, bu isnatların müşterisi de var.

Ben de merak edip baktım.

**

Hani, siyasetimizin son dönemine damga vuran, "Eeeeey Kılıçdaroğlu, SSK'yı nasıl batırdığını anlaaaaat" diyen haykırış var ya, hah işte ona kafa yordum..

Ve bakın ortaya nasıl bir tablo çıktı..

**

Kemal Kılıçdaroğlu'nun 7 yıllık Genel Müdürlük döneminde, SSK'nın toplam zararı, 2 milyar 150 milyon Dolar.. Türkçesi, 14.7 milyar lira..

Ak Parti iktidarının ilk 7 yılındaki zarar ise, 98 milyar dolar.. Bugünkü kurla, 671 milyar lira..

Yani tam 45 katı daha büyük bir zarar..

Şaka maka, Ak Parti'nin 7 yılıyla karşılaştırdığınızda, Kemal bey döneminde SSK, 14.7 milyar lira zarar etmemiş, 656 milyar lira kar etmiş iyi mi..

**

Hesabı bölüp parçalarsak, Ak Parti dönemini aklayabilir miyiz acaba?

Bakalım..

Kemal Kılıçdaroğlu'nun 7 yıllık yönetiminde, 6 aya 22.4 milyon dolar zarar düşüyor..

Ak Parti iktidarında ise sadece 2020'nin ilk 6 ayındaki zarar 6.7 milyar dolar..

Yani..

Yanısı şu;  Ak Parti döneminde zarar 299 katı.. Ayağınız alışsın, düz hesap, 300 katı..

(Aslında 'Ayağınız alışsın' sözünün ardından rakam düşer.. Ama buradaki tarif tam da zamanın ruhuna uygun, artıyor..)

 

Hesabın içine girdinizmi çıkamıyorsunuz..

Mesela Kemal Kılıçdaroğlu'nun 7 yıllık dönemindeki zarar toplamda 14. 7 milyar lira ya..

Ak Parti döneminde, hadi pandemi etkisini de saf dışı bırakalım, geçen yıl, sadece Şubat ve Mart aylarında SGK'ya hazineden aktarılan para ne kadar biliyor musunuz; 22 milyar lira..

Yani, Ak Parti döneminin 2 aylık zararı,  Kemal Beyin 7 yıllık döneminden 8 milyar lira fazla..

Bakın biri 7 yıllık, diğeri 2 aylık.

 

Hadi, biraz daha düşünelim..

Ak Parti dönemine nasıl bir kıyak yaparız diye uğraşalım..

2014'ten sonra, global krizdi, FETÖ'ydü, 15 Temmuz'du, dış kaynaklı ekonomik saldırıydı, beka sorunuydu, pandemiydi, hepsini geçelim ve yalnızca 2014 yılına kadar bakalım..

2002'den 2014 yılına kadar, Ak Parti iktidarında SGK'nın zararı ne kadar görelim.. Ki belki aklarız Ak Parti'yi..

Rakam şu; 163.7 milyar dolar. Bugünkü kurla 1.1 trilyon lira..

**

Yine olmadı.

Kemal Kılıçdaroğlu döneminde 2 milyar 150 milyon dolar.. Yani 14.7 milyar lira..

Ak Parti'nin kılçıksız, krizsiz döneminde, 163.7 milyar dolar.. Yani 1.1 trilyon lira..

Yani..

Yanisi şu, zarar 76 kat daha büyük..

Yani..

Yanisi şu, 'Boşa koysan dolmuyor, doluya koysan almıyor..'

**

 Ee şimdi, Kemal Kılıçdaroğlu dönemindeki toplam zarar 14.7 milyar lira ise,

Ak Parti'nin ilk 12 yıldaki zarar da 1.1 trilyon lira ise,

Söyler misiniz, kurumu batıran kim?

**

Bakın ben meslekte televizyona, Savaş Ay'ın A Takımı'yla geçiş yaptım.

1998 yılındaki bir programın kaydıyla, 20 yıllık iktidarın zararını perdeleyeceğini düşünmek, kendini kandırmanın ötesinde, aklımızla alay etmektir.

SSK ya da SGK, zaten adı üzerinde 'Sosyal' bir kurumdur..

Etse ne iyi ama kar etmesi beklenmez..

Zarar eder. Ve zaten ediyorsa da devlet 'Sosyal devlet' olmanın gereğini yerine getiriyor demektir..

 

Bu son cümlede durup kaldım..

İster misiniz şimdi Ak Parti'liler ve kalemşörler şunu desin;

-İşte bakın Ak Parti döneminde sosyal devlet olmak için, Kemal Kılıçdaroğlu'nun SSK döneminden 300 kat fazla zarar etmiş.. Bundan büyük hizmet mi olur?

Derler mi derler..

Nitekim, laf aralarına bunu sıkıştırmıyor da değiller..

**

Ama ne zaman ki Kemal Bey geliyor akıllarına, hesap şaşıyor, ve 14.7 milyar liranın, 1.1 trilyon liradan büyük olduğunu zannediyorlar..

Bizim de buna inanmamızı bekliyorlar..

**

Rahmetli anneannemin dediği gibi;

-Yok anam yok.. Bu kafa iflah olmaz !

 

O reyting bir şey anlatıyor

15 Temmuz günü Cumhurbaşkanı 'Ulusa Sesleniş' konuşması yaptı..

İçeriği tartışılabilir..

Ancak, önemli bir gündü ve önemli bir konuşmaydı.

Bütün televizyon kanalları canlı yayındaydı..

**

Fox TV de konuşmayı canlı yayınladı.

Bir meslek büyüğümden, Orhan Uğuroğlu abimden farklı düşünüyorum bu konuda..

Ben bir televizyonu yönetiyor olsam, ben de girerdim yayına.

Çünkü haberdir o konuşma.

**

Ben işin başka bir boyutundayım..

Bence, özellikle Cumhurbaşkanı, o konuşmanın reytinglerine dikkatli bakmalı..

Tayyip Erdoğan'ın 'Ulusa Sesleniş' konuşmasının en çok izlendiği kanal neresi oldu biliyor musunuz, Fox Tv.

Bir avuç dürüst habercinin, gazetecilik macerasının adresi, Fox Tv..

Hani her fırsatta, iktidar yanlısı kalemlerin, ekran bülbüllerinin çamur attığı Fox Tv.

Turunçgiller vs. diyerek dalga geçmeye kalktıkları Fox Tv.

İktidar yanlıları tarafından "Muhalif" yayın organı ilan edilip, sırt dönülen Fox Tv..

**

Bakın, Fox Haber Merkezi'nin patronu Doğan Şentürk ve ekip arkadaşlarının büyük bölümü, arkadaşlarım, dostlarım, hatta kardeşlerim..

Bu vasıflarını bir kenara bırakıyorum..

Ben, Tayyip Erdoğan'ın konuşmasının, en fazla izlendiği televizyonun, Tayyip Erdoğan karşıtı ilan edilen televizyon olmasının, sosyolojik neden ve sonuçlarıyla ilgileniyorum..

Mesela,  devlet bankalarından ceplerine milyar dolar konularak aldırılan, ya da kurdurulan kanallarda değil de, Ak Parti liderinin, neden, Ak Parti karşıtı ilan edilen bir kanalda izlendiğini merak ediyorum..

Bunun siyasal, sosyolojik hatta mesleki bir açıklaması olmalı..

**

Bana göre bunun en önemli sebebi "Güven"

Gazetecilik mesleği güven ister..

Güven verirseniz, nerede ne yaparsanız yapın, izleyici gelir, sizi bulur, ve o krediyi, o gücü size verir..

30 yıllık meslek hayatım bunun ispat ve örnekleriyle dolu..

Fox Tv'ye bu reytingi sadece muhalif izleyici yaptıramaz.

Belli ki ve sabit ki, Fox Tv'de 'Ulusa Sesleniş'i zirveye taşıyan izleyiciler arasında, iktidar partilerine oy vermiş olanlar da var..

İşte durup düşünülmesi gereken nokta burası..

İktidar partilerinden yana ama, iktidarın başının konuşmasını, 'İktidar karşıtı' denilen bir televizyon kanalından izliyor..

**

Bu sonuç bize diyor ki;

-Türkiye'de artık herkes 'Güven' arıyor..

Cumhurbaşkanı'nın konuşması her kanalda var..

Konuşma aynı konuşma, sözler aynı sözler..

Ama millet, İstanbul'da devasa paralarla, saray gibi bir bina yapmakla meşgul A Haber'den değil, gidip Fox Haber'den izliyor..

Cumhurbaşkanı için, işte bunun sebeplerini iyi okumalı diyorum..

Çünkü 15 Temmuz Çarşamba gününün reyting sonuçları diyor ki;

- Kim olursanız olun, nerede durursanız durun, işinizi sağlam yaparsanız, millet gelip sizi buluyor ve omuz veriyor.

Mesele güven verebilmekte.. Mesele güvenebilmekte..

Gerisi A Haber..

 

Yazarın Diğer Yazıları