CHP ve MHP’nin ucuz muhalefeti vatanı kurtarır mı?

TBMM’de ana muhalefet partisi milletvekilleri, Milli Eğitim Komisyonu toplantısına kaba kuvvet kullanılarak sokulmadı.
CHP Grup Başkan Vekili Muharrem İnce’nin söylediği gibi artık “sopayla yasa geçirme dönemi” başladı..
Ana muhalefet üyeleri olmadan oylama yapıldı ve eğitim sistemini altüst eden yeni yasanın kalan maddeleri hiç tartışılmadan kabul edildi! Tabii bu oylama yok hükmündedir ama dinleyen kim!
CHP, gerek iç tüzük konusunda gerekse eğitim sistemi ile ilgili olarak aslanlar gibi mücadele veriyor da bütün bunların üzerindeki “Yeni Anayasa Komisyonu”nu niçin destekliyor?
Eski CHP Milletvekili Onur Öymen, bu durumu şöyle değerlendiriyor:
“İktidarın toplumun dokusunu kendi ideolojik tercihlerine göre değiştirme hedefine yönelik olarak hazırladığı ve muhalefetin haklı olarak tepki gösterdiği eğitimi yeniden yapılandırma yasa tasarısı Meclis Milli Eğitim Komisyonu’ndan kaba kuvvet kullanılarak geçirilmiştir. Bu yasa tasarısı, iktidarın rejimi, gerektiğinde demokrasi kurallarını çiğneyerek, kendi hedefleri doğrultusunda değiştirme girişiminin önemli bir adımını oluşturmaktadır. Rejim değişikliğine hukuk elbisesi ise yeni anayasayla giydirilecektir. Bu tablo karşısında muhalefetin yeni anayasa çalışmalarına katılmayı sürdürmesinin makul bir sebebi olabilir mi?” 

***

 
Bu tür tartışmalar sürerken, Türkiye’nin tapusu da her geçen gün daha fazla oranda yabancı şirketlerin eline geçiyor... Eski Tapu Kadastro Genel Müdür Yardımcısı Orhan Özkaya, konunun uzmanı olarak “Bor madenleri de satılıyor” diyor:
- “Daha önce sürekli olarak ‘Bor madenleri özelleştirme dışında kalacak’ diyen yetkili bakanlar, şimdi ‘Bor Tuzları, Trona ve Asfaltit Madenleri ile Nükleer Enerji Hammaddelerinin İşletilmesini, Linyit ve Demir Sahalarının Bazılarının İadesini Düzenleyen Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ’taslağını, 5 Mart 2012 tarihinde Bakanlar Kurulu’na sunarak, bor madeninin özelleştirilmesinin önündeki engelleri kaldırıyor. 
- İktidar Anayasa’nın 168’inci maddesindeki engelleri aşabilmek için şimdiye kadar ‘kiralama’ yoluna başvurmaktaydı. 49 ya da 99 yıllığına kiralayarak özelleştirmeyi sağlamak suretiyle, hem Anayasa’nın 168. maddesindeki işletme hakkının devri hem de 3996 sayılı Yap-İşlet-Devret Yasası hükümlerinden yararlanıyordu. Ancak bundan böyle Anayasa’nın 168. maddesi kaldırılarak bu engel de aşılmış olacak.     
- Dünya bor rezervlerinin yüzde 72’sine sahip ülkemiz, bu madenlerini 1889 yılından bu yana sömüren Rio Tinto şirketine yeni imtiyazlar vererek devretmektedir. Bu şirketin ruhsatlarını yalnızca Atatürk iptal etmiştir. 
- Başbakan Erdoğan’ın, 2005 yılı Avustralya gezisi sırasında BHP-Billiton’la Türkiye borlarını işletme ve pazarlama konusunda görüşmeler yaptığı iddiaları kamuoyunda yer aldı. 90 milyar dolar mal varlığı, petrol ve enerji alanlarında dünya devlerinden olan BHP-Billiton firması, ABD sermayeli Rothschild ailesine ait Anglo-Amerikan kökenli Rio Tinto Şirketi’nin Avustralya’daki uzantısı durumundadır. 
- Rio Tinto’nun işlettiği bor, boraks ve bor tuz yatakları, Balıkesir, Susurluk, Bandırma, Balya, Sultançayırı civarındadır. Ankara Eryaman, Sincan, Güdül, Kazan, Beypazarı ve Eskişehir Sivrihisar yöresinde trona (doğal soda) ve bor maden sahalarına sahiptir. Bu alan 450-500 kilometre kare olup, yaklaşık bir buçukMalta Adası büyüklüğündedir. ABD, 130 yıldır işlettiği kendi bor rezervleri bitmekte olduğu için Türkiye’deki bor yataklarını istemektedir. Çünkü bor tıptan uzay teknolojisine kadar her alanda kullanılmaktadır. Geleceğin petrolü olacaktır.” 

***

 
Görüldüğü gibi kamuoyu, 12 Eylül, 28 Şubat veya Dersim, Menemen, 31 Mart gibi siyasi manevralarla meşgul edilirken, direnç gösterenler iftiralarla tutuklanarak susturulmakta, bu arada vatanın tapusu, Anglo-Amerikan tekellerine teslim edilmekte, bu durumu meşrulaştıracak “Yeni Anayasa” da CHP ve MHP’nin katkılarıyla hazırlanmaktadır!
CHP veya MHP milletvekilleri, meseleyi niçin bu şekilde gündeme getirmiyor? Sopayla engelleyen mi var? Vatan elden giderse bu ucuz muhalefetin ne anlamı olur?

Yazarın Diğer Yazıları