CHP tarafından 150 belediye başkan adayı geçtiğimiz günlerde açıklanmıştı. CHP'nin büyük şehirlerde ittifak yapıp, yapmayacağı merak edilirken, kulislerden CHP'nin seçim stratejisiyle alakalı bir haber geldi.
Cumhuriyet gazetesinden Mahmut Ilıcalı'nın haberine göre, CHP ’nin 31 Mart 2019’daki yerel seçimlere yönelik strateji ve hedeflerini belirlediği çalışmada yer alan “Entelektüel, akademik ve elitisit bariyerleri aşıp, sağ partilere oy veren büyük kesimin diliyle konuşma” hedefi kamuoyunda ve parti içinde tepki çekince “kullanılacak dil toplumun bütün kesimlerine hitap edecektir” diye değiştirildi. Çalışmada “muhafazakâr partilerle yapılan ittifaka” değinilen bölüm de çıkarılarak ittifakın tüm kesimleri kuçaklayacağı belirtildi.
CHP’de yerel seçimler için hazırlanan “Yerel Seçimler 2019 Strateji, Yöntem, Hedefler, Yapı, Öncelikleri ve Öneriler” adlı çalışmada partinin yerel seçimlere yönelik izleyeceği stratejiler yer alıyordu.
CHP ’nin yerel seçimlerde çalışma planını şekillendirmek için kullanacağı söz konusu çalışma; gelen eleştiriler ve öneriler kapsamında revize edilirken, tartışmaya neden olan pek çok ifadeyle ilgili önemli değişiklikler yapıldığı ortaya çıktı. Tartışmaya neden olan ifadeler tamamen çıkarılarak söz konusu bölüm yeniden yazıldı. Yeniden yazılan bölümde “Farklılıkların birbirine saygı gösterdiği ve bir arada yaşadığı, etnik ideolojik kimliklerden çok ortak paydada buluşturan kimlikleri öne çıkartacak söylemler geliştirilecektir. Kullanılacak dil toplumun bütün kesimlerine hitap edecektir. Üretilecek kentsel politikalarda sürdürülebilirlik ve erişilebilirlik esas olacaktır” ifadeleri yer aldı.
Tartışmaya neden olan çalışmada, “Muhafazakâr kesimle yapılacak ittifaklar önemli. Saadet Partisi ittifakının oluşturduğu bir rüzgâr var. Ciddi miktarda oya dönüşmese de sembolik anlamda muhafazakâr dünyada CHP algısına dair ezberleri bozan bir kulak verme davranışına yol açtı” ifadelerinde de değişikliğe gidildi. Yeni çalışmada, “Kurulacak ittifak bir seçim ittifakından ziyade kutuplaşma ve korku siyasetine karşı kentlerimizi ve ülkemizi yeniden inşa edecek, tüm kesimleri kucaklayacak nitelikte olacaktır. Kurulacak ittifakın siyasi parti düzeyini aşacak şekilde STK, hemşeri dernekleri gibi toplumsal teması güçlü yapılar ile işbirliği geliştirilecektir” ifadelerine yer verildi.
TEK YÖNTEM OLMAYACAK
Yenilenen çalışmada aday belirleme yöntemlerine ilişkin bilgiler de yer aldı. Bu kapsamda, aday belirleme süreçlerinde tek yöntemin uygulanmayacağı belirtilerek, “Teşkilatımızdan ve üyelerimizden gelen veriler ışığında yerellerdeki yöntemlerimizi belirleyeceğiz. Bunlardan bazıları daha önce de örgütlerimizde çeşitli zamanlarda denediğimiz; önseçim, temayül yoklaması, anket sonucu ve merkez ataması gibi yöntemler olacaktır. Her yerde aynı yöntemi uygulamanın güçlüğü de ortadadır” ifadeleri yer buldu.
