Cumhur İttifakı, Suriye'de Türkiye'ye kaybettirdi!
9 Ekim 2019'da ABD Başkanı Donald Trump, SDG'nin başı ve teröristbaşı Öcalan'ın manevi oğlu olarak tanımlanan, Mazlum Kobani'nin Trump'a gönderdiği bir mektubu Cumhurbaşkanı Erdoğan'a gönderdiği mektuba eklemişti. Trump o mektubunda, "Bazı sorunlarınızı çözmek için çok çalıştım. Dünyayı hayal kırıklığına uğratmayın. İyi bir anlaşma yapabilirsiniz. SDG Genel Komutanı General Mazlum sizinle müzakere etmeye istekli ve geçmişte asla vermeyecekleri tavizleri vermeye de istekli. Onun bana yazdığı ve benim yeni aldığım mektubun bir kopyasını size gönderiyorum." ifadelerini kullanmıştı.
Trump'ın o günkü mektubu, aslında birkaç yıldır el altından ve gizliden gizliye teröristbaşı Öcalan ile birlikte İmralı'da şekillendirilmeye çalışıldığı iddia edilen AKP Hükümeti'nin Suriye politikalarını açığa çıkarmıştı.
Trump'ın mektubundan 6 yıl önce, 1. Çözüm Süreci'nde, AKP Hükümeti'nin, terör örgütü PYD'ye o günkü yaklaşımını, Selahattin Demirtaş, teröristbaşı Abdullah Öcalan ile İmralı'daki görüşmesinde şöyle aktarmıştı: “PYD'nin, Suriye Muhalefeti'nin bayrağını kullanmasının istenildiğini" belirterek, 'Buna karşılık da sınır kapıları açılacak, Türkiye de oradaki yapıyla ilişki geliştirecek. İleride muhalefetle birlikte çözüm olunca Türkiye itiraz etmeyecek.'”
Bugün gerçekten de AKP Hükümeti, PKK'nın Suriye kolu olan SDG ile açıktan açığa ilişki geliştiriyor görünmese de, SDG'nin Suriye muhalefeti ile birlikte bir çözüme ulaşmasına itiraz etmeyip göz yumuyor!
İlk ABD başkanlığı döneminde Trump'ın "SDG Genel Komutanı General Mazlum" olarak tanımladığı ve 28 Ekim 2015'ten beri Türkiye Cumhuriyeti İçişleri Bakanlığı tarafından yayımlanan "En Çok Aranan Teröristler Listesi"nin kırmızı kategorisinde ilk sıralarda yer alan terörist SDG başı Mazlum Kobani'nin, IŞİD’e Karşı Uluslararası Koalisyon’un, “SDG ile Türkiye arasında ateşkes için arabuluculuk yaptığını ve karşılıklı mektupların gidip geldiğini” iddia etmesine de ses çıkarılmıyor!
Diğer yandan dikkat çekici olan ise SDG başının kullandığı kod adı olan Mazlum Kobani'nin gerçek ad ve soyadıyla, "Ferhat Abdi Şahin" olarak halen en çok aranan teröristler arasında yer alırken örgütünün de SDG/YPG olarak değil, PKK/KCK olarak belirtilmiş olması!
Çünkü istihbarat ve güvenlik birimlerimize göre hâlâ SDG/YPG, PKK'nın Suriye yapılanması!
10 Ekim 2015'te kurulan SDG'nin başına geçmeden önce 1990 yılında PKK'ya katılan Mazlum Kobani, ilk olarak Abdullah Öcalan'ın Suriye'deki karargahında idari işlerde görevlendirilmişti.
Hâlâ başına 20 Milyon liraya kadar ödül konulmuş olarak aranılan terörist Mazlum Kobani, 2009-2012 arasında HPG özel kuvvetler sorumlusu olarak onlarca şehidimizin, binlerce masum vatandaşımızın kanını döktü!
Şimdi ise ABD askeri helikopteri ile taşındığı Şam'da Colani ile birlikte Suriye yönetimini temsil ediyor!
Geçtiğimiz günlerde Mazlum Kobani, "Yeni anayasa hazırlıklarını sürdüren Suriye'nin yeni yönetimiyle gerçek müzakereler yolunda ciddi adımlar attıklarını" belirterek, 'Suriye ordusunun yapısına girmeye hazırlık amacıyla askeri ve güvenlik kurumlarını Özerk Yönetim'in güvenlik kurumlarıyla birleştirme' duyurusunu yapmıştı.
Peşinden de Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, tam da 1. Çözüm Süreci'nde Selahattin Demirtaş'ın özetlediği şekliyle, "Esad'a karşı Suriye muhalefetinin çözümü olunca Türkiye itiraz etmeyecek" sözlerini doğrularcasına şunları söyledi: “Suriye ile tam bir uyum içerisinde çalışmaya devam ediyoruz. YPG ile ilgili süreci hassasiyetle takip ediyoruz. Silah bırakıp milli orduya katılacaklar. Suriye’de federal herhangi bir yapılanma asla söz konusu olmayacak ve ordunun dışında başka bir silahlı yapılanmaya da kesinlikle müsamaha gösterilmeyecek.”
Ancak gerçek şu ki: 2024 yılından beri adını Kuzey ve Doğu Suriye Demokratik Özerk Yönetimi Bölgesi olarak değiştiren "özerk yönetim"in, Suriye'nin yeni anayasasıyla SDG'nin arzuladığı ve hazırladığı 'Konfederal Suriye' planlarının hayata geçirilmesi artık kaçınılmaz bir süreç!
Hakan Fidan'ın dile getirdiği Cumhur İttifakı'nın "Suriye’de federal herhangi bir yapılanma asla söz konusu olmayacak" temennisine rağmen, önümüzdeki süreçte Suriye'nin yeni anayasası engelinin aşılmasıyla bu özerk yapı, 'Konfederal Suriye' yapısı içerisinde anayasal statüye kavuşabilecek!
Bugün itibarıyla Geçici Suriye Hükümeti ile SDG arasında yapılan anlaşmaya göre de terör örgütü PKK'nın Suriye kolu SDG, artık komşumuz Suriye yönetiminin bir parçası hâline dönüştürülmüştür.
Daha birkaç ay önce Suriye lideri Colani, “Türkiye, SDG’ye karşı tam teşekküllü bir savaş başlatmaya hazırlanıyordu, ancak müzakerelere alan açmak için onlardan beklemelerini istedik.” itirafında bulunmuşken ve TSK’nın veya SMO’nun Fırat’ın doğusundaki PKK/YPG’ye operasyon hazırlıklarının sürdürdüğü açıklanırken bugün gelinen nokta, SDG'nin artık Suriye yönetiminin bir parçası hâlini aldığı gerçeğidir. En yalın ifadesiyle Cumhur İttifakı, SDG Yönetimi ile Türkiye'yi komşu yaparak, Suriye'de Türkiye'ye kaybettirmiştir!
PKK'nın Paralel Kongresi İmralı'da mı Yapıldı?
Temennilerle, dualarla yürütülen çözüm süreci başarısızlığa mahkumdur!
Ümit Özdağ'a düşman teröristbaşı Öcalan'a 'DOST' hukuku…
Cumhur İttifakı, Suriye'de Türkiye'ye kaybettirdi!
İsrail'in Türkiye'ye karşı vekalet savaşı ortağı: PKK/YPG
"Türkiye Cumhuriyeti'ni kuran Türkiye Halkına Türk Milleti denir"
TÜRKİYE'NİN VE TÜRK MİLLETİNİN GERÇEK UMUDU: TÜRKÇÜ GENÇLİK...
10 yıl sonra yine bir bahar, yine yeni Anayasa ve aynı PKK!
Lağvedileceği umulan YPG, Suriye Yönetimine ortak oluyor!
Öcalan ve Erdoğan'ın kırmızı çizgisi









