Başbakan Ahmet Davutoğlu, bütün siyasi partilere yeni anayasa çalışmaları konusunda çağrıda bulunarak, "Biz bütün partilerin katılımıyla bir anayasa yazım sürecini ilk öncelik olarak tercih ediyoruz ama CHP komisyona katılmama inadını sürdürdüğü takdirde biz diğer iki partinin iştirakıyla anayasa komisyonunun faaliyetlerine devam etmesi gerektiğini düşünüyoruz" dedi.
Başbakan Ahmet Davutoğlu, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada, "CHP başta olmak üzere bütün siyasi partilerimize çağrıda bulunuyorum. Gelin hemen bu hafta içinde darbe dönemlerinde çıkarılmış olsun olmasın kanun ve genelgelerimizde yer alan bütün antidemokratik hükümleri ayıklamaya yönelik bir ortak komisyon kuralım. Derhal bugün bunun lafını etmek yerine adımını atalım. Hızlı bir çalışma ile Mart ayı içerisinde idari ve hukuki sistemimizi antidemokratik unsurlardan ayıklayarak coğrafyamızda yeni yılın başlangıcı olarak selamlanan bahara daha fazla demokratikleşmiş ülke olarak girelim" ifadelerini kullandı.
"AK Parti'nin başkanlık önerisini dayatma olarak niteleyen CHP, başkanlık sisteminden eskiden beri rahatsızlık duyarak açıkça parlamenter sistem dayatmasında bulunuyor" diyen Davutoğlu, "Bu ancak, kendi fikirlerinden emin olmayanların, toplumun ikna olmasından çekinenlerin sığınabileceği korkakça bir tavır. Düşünceniz neyse getirin ortaya koyun, mertçe açık yüreklilikle bunu tartışalım. Sayın Kılıçdaroğlu'na görüşmemizde söyledim, siz kendi sistem anlayışınızda anayasa teklifi getirin biz de getirelim. Hiçbir ön şart koymayalım" şeklinde konuştu.
Hiçbir ön şart dayatmadan bir müzakere ortamının sağlanmasından yana olduklarını belirten Davutoğlu, "Demokratik ve özgürlükçü bir anayasanın ancak böyle yazılabileceğine inanıyoruz. Hiç kimsenin müzakere masasını ön şartlar olmazsa altına almasına da rıza göstermeyiz. Her fikri dinlemeye hazırız ama bize kimse bir şey dayatamaz. Dayatmaya hiçbir zaman tahammül göstermeyiz" diye konuştu.
DAVUTOĞLU: "CHP SAMİMİYETSİZ"
Davutoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Daha esasa bile geçilmemişken, komisyon çalışma usulleri konuşuluyorken gerçekleştirdiği sabotajları CHP, toplumun beklediği yeni anayasa yerine, darbe ürünü mevcut anayasanın makyajlanmasıyla sınırlı bir anlayışa sahip olduğunu ortaya koydu. Türkiye, bu saatten sonra geride bıraktığımız 30 yıla yakın zamanda, neredeyse her maddesini revize ettiği mevcut anayasayı yeniden makyajlamaya dönük bir yüzeysel çabayla vakit harcayamaz. Milletimizin komisyondan beklentisi, ruhuyla ve formuyla yepyeni bir anayasayı Türkiye'ye kazandırmasıdır. Geride bıraktığımız bir hafta içinde kimin samimi bir şekilde Türkiye'yi demokratik bir anayasaya kavuşturmayı hedeflediğini gördü. Meclis Başkanımız CHP'nin sabotajıyla akamete uğrayan komisyonun Mecliste temsil eden 4 partinin katılımıyla çalışmalara tekrar başlaması için çağrıda bulundu. AK Parti olarak bu çağrıyı destekliyoruz. Temennimiz, CHP'nin bu samimiyetsiz tutumundan vazgeçerek, komisyonun mecliste temsil edilen 4 partinin ortak iradesiyle çalışmasına olumlu cevap vermesidir. Biz bütün partilerin katılımıyla bir anayasa yazım sürecini ilk öncelik olarak tercih ediyoruz ama CHP komisyona katılmama inadını sürdürdüğü takdirde biz diğer iki partinin iştirakıyla anayasa komisyonunun faaliyetlerine devam etmesi gerektiğini düşünüyoruz."
AK Parti olarak millete verilen yeni anayasa sözünü yerine getirmeye kararlı olduklarını belirten Davutoğlu, "Tek başına kalsak da milletimizin ihtiyaç duyduğu yeni anayasayı yapacağız. AK Parti güçlü iradesiyle çalışacaktır" dedi.
"TERÖR SONA ERİNCEYE KADAR MÜCADELEMİZİ SÜRDÜRECEĞİZ"
Davutoğlu'nun konuşmasının önemli bir bölümünü de terörle mücadele kapsamında sürdürülen operasyonlar oluşturdu. Terörün gündemi esir almasına izin vermeyeceklerine dikkati çeken Davutoğlu, "Teröre asla izin vermeyeceğiz. Terör sona erinceye kadar mücadelemizi sürdüreceğiz. Bu milletin canına, dirliğine zarar verenler mutlaka adaletin önünde hesap verecek. Kısa sürede bölgede hayatı normal seyrine döndüreceğiz. Terörle mücadelede çok önemli mesafeler alındı. Bunları nihayete ulaştırmada kararlıyız. Bunları yaparken demokratik hak ve özgürlüklerden taviz vermeyeceğiz" dedi.
