Türk Silahlı Kuvvetleri ve Türk polisi içinde "emir komuta" kuralına rağmen vatan haini darbecilerin verdiği emirleri dinlemeyerek karşı gelen ve şehit ya da gazi olanlar, darbe girişimini bastıran kahramanlarımız var. Gün onlara sahip çıkma günüdür.

Onlar Türk halkı ile birlikte FETÖ terör örgütünün yıkmak istediği demokrasimizi 15 Temmuz'da koruyan ve kollayan şerefli güvenlik kuvvetlerimizdir.

O asker ve polisimizdir ki, Güneydoğu'da şehit ve gazi olmaları pahasını ülkemizin bölünmez bütünlüğü için gece gündüz demeden kahramanca görev yapmaktalar.

Darbe girişiminin önlenmesi ve darbecilerin yakalanmalarını sağlayan, terörle mücadelede görev yapan asker ve polislerimize vefa göstermeliyiz.

OHAL çerçevesinde çıkarılacak özel bir kanun hükmünde kararname (KHK) ile maaşlarına zam yapmalı hatta terfi de vermeliyiz.

Onlar bu zammı analarının ak sütü gibi hak ettiler.

Derseniz ki, tutuklanan yüzlerce asker ve polis ne olacak?

KHK ile bu ayrımı yapmak çok kolaydır.

Ayrıca şehit ve gazilerimiz için verilen haklar da yetersizdir.

Avukat Mehmet Rıfat Bacanlı tarafından hazırlanan bir yasa teklifi Meclis'te beklemektedir.

Türkiye Cumhuriyeti'nin demokratik, laik, sosyal hukuk devleti ilkeleri başta Anayasa'sının ve yasalarının korunması için görev yapan demokrasimize sahip çıkıp ülkeyi çok büyük bir badireden kurtaran güvenlik kuvvetlerimiz elbette herhangi bir karşılık beklemeden görev yapmaktadır.

Ancak onların da, okuttukları çocukları ve bakmakla yükümlü oldukları aileleri vardır.

Bakın Fethullah Gülen, terör örgütü mensuplarına nasıl destekler vermiş. Burslar, evler, terfiler sağlamış.

Türkiye Cumhuriyeti de vatanın bölünmez bütünlüğü için görev yapan kahraman evlatlarına gerek maaş zammı gerekse sosyal haklar sağlamak zorundadır.

Bu konuda Meclis'te grubu bulunan tüm siyasi partiler tarafından hazırlanacak bir KHK teklifi kabul edilmeli ve kahraman güvenlik kuvvetlerimize vefa borcumuzu yerine getirmeliyiz.