Dış borcun ceremesini hepimiz çekiyoruz!

Uluslararası Finans Enstitüsü, pandemi ile birlikte, küresel borcun 272 trilyon dolar olduğunu açıkladı. Bu hesap içinde ülkelerin dış borcu, iç borcu, işletmelerin ve halkın bankalara borcu, hepsi var. Bunun içindir ki bu hesabın her tarafı yanlıştır.

İç borçla dış borcu toplama doğru değildir. Zira etkileri çok farklıdır.

İç borçlar, milli gelir içinde bir transferdir. Reel faize bağlı olarak değişir. Gelir dağılımını etkiler.

Devlete borç verenler eğer enflasyonun üstünde faiz alıyorsa, devletten borç verene gelir transferi olur. Ancak devlette faizleri bütçeden ödediğine göre, bu maliyet sonunda halka sosyalize edilmiş olur.

Eğer devlet aldığı borcu verimli yatırımlarda kullanırsa, GSYH'da artış olur ve sosyal fayda ve maliyet açısından borç kendisini ödemiş olur.

Eğer devlete borç verenler, enflasyonun altında faiz alıyorsa, bu defa devlete borç verenlerden, devlete gelir transferi olur. Devlete borç verenler yoksullaşır. Borç verenler bu durumda aynı zamanda devlete gizli vergi ödemiş olurlar.

Bankalara gelince, Bankalar genellikle mevduata eksi faiz veriyor. Kredilerden de yüksek reel faiz alıyorlar. Bu durumda, mevduat sahibi iki türlü kaybediyor. Bu defa bankalar  halktan enfasyon vergisi almış oluyorlar.

Dış borçlara gelince…

Dış borçlarda, alacaklı taraf ve borçlu taraf var. Küresel toplamı, Ege Cansen'in dediği gibi sıfırdır. Küresel dış borçların küresel milli gelire oranı diye bir sonuç çıkarmak yanlıştır.

Öte yandan, dış borç alındığında içeriye, döviz veya mal olarak, kaynak girişli oluyor. Ödeme yapıldığında ise, kaynak çıkışı oluyor. Net giriş ve çıkış dolaylı yoldan büyümeyi etkiliyor. Bu nedenle, dış borçlarla iç borçları toplamak yanlıştır. Ancak şirketler veya devlet finansman ihtiyacını hesaplamak için ikisi toplanabilir.

Öte yandan, dış borçlarda, özel ve kamu borcu değil, ülkenin dış borcu önemlidir. Çünkü, dış borçları ödemek için, önce fert başına büyüme ile gelir yaratmak, sonra da bu geliri dövize çevirmek gerekir. Devlete veya özel sektör dış borç ödeyince, dövize talep artar. kur dengesi etkilenir.

2020 Pandemi yılında, Türkiye de özel sektörün dış borcu azalırken, kamunun dış borcu arttı.

2019 sonu ile 2020 Haziran arasında dış borç stoğundaki gelişme şöyle oldu;

* Türkiye'nin toplam borç stoku 434,2 milyar dolar iken, 12,2 milyar dolar azalarak, 422 milyar dolara geriledi.

* Kamunun dış borç stoku, Merkez Bankası dahil 165,4 milyar dolar iken 18,2 milyar dolar aratarak 182,6 milyar dolara yükseldi.

* Özel sektörün dış borç stoku, 268 milyar  dolar iken, 29,9 milyar dolar azalarak 238,9 milyar dolara geriledi.

Türkiye'nin dış borç faizi Dünya ortalamasının üstündedir. Çünkü Türkiye ye borç verenler faiz dışında dört veya beş puan dolayında iflas risk primi (CDS) ilave ediyorlar.

Türkiye'de GSYH ilk 6 ayda küçüldü. Buna karşılık 12,2 milyar dolar net dış borç ödedi. Ödenen net dış borçların  milli gelire oranı büyümenin üstünde olduğu için, kaynak kaybımız oldu. Yoksullaştık.

Yazarın Diğer Yazıları