Dolar kuru ne kadar oldu?

Dolar kuru ne kadar oldu?
Dünkü hareketlenmenin ardından güne 4,57 seviyelerinde başlayan Dolar/TL 4,6330 seviyelerinde işlem görüyor.

Merkez Bankası’nın (TCMB) Ocak 2014’ten beri dün ilk kez gerçekleştirdiği olağanüstü Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısında geç likidite penceresi borç verme faiz oranı 300 baz puan artırmasıyla TL sert değer kazandı ancak bu sabah itibariyle yeniden dalgalanmaya başladı.

Analistler her ne kadar güveni tam olarak sağlama adına 7 Haziran’daki olağan toplantıda da bir miktar daha sıkılaştırma yapılması gerektiğine dikkat çekse de, dünkü açıklamadan “gerektiğinde ek parasal sıkılaştırma yapılacaktır” ifadesinin çıkarılması nedeniyle TCMB’nin 300 baz puanlık artışı yeterli görebileceğini ve daha fazla sıkılaştırma yapılmayabileceğini belirtiyor. Ancak bu noktada TL’deki seyrin TCMB’nin 7 haziran kararı açısından belirleyici olması bekleniyor.Dolar/TL dün 4.9290’a kadar yükselerek tarihi zirveyi görmüş, TL dolar karşısında yüzde 5’e yakın değer kaybederek 2008’deki finansal krizden bu yana en büyük günlük değer kaybını yaşamıştı.Karar sonrası dolar/TL sert gerilese de TL’nin halen dolar karşısında yılbaşından bu yana olan değer kaybı yüzde 18 civarında.Faiz kararı ve Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek’in açıklamalarının da etkisiyle dün günün en düşük seviyesi olan 4.5433’e kadar gerileyen dolar/TL bu sabah saat 0854’de 4.6278/4.6350 seviyesinde bulunuyor.

Bir analist piyasada bugün dalgalı bir seyir gözlenebileceğini söyleyerek, “TCMB’nin kararının ardından TL’deki kayıpların bir kısmı geri alınırken, kurda daha fazla düşüş olup olmayacağını özellikle döviz borcu olanların tutumu belirleyecek. Eğer gelinen seviyeleri yeterli bulur da döviz alımına geçerlerse TL’de değer kaybı görebiliriz. Alım için biraz beklemeleri halinde ise normal koşullar altında sabah saatlerinde kurda düşüşün biraz daha devam etmesi beklenebilir. 4.56-4.55 seviyeleri şu an destek konumunda” dedi.

TCMB’nin faiz artırımının geç geldiğine, daha önce yapılsaydı daha düşük bir faiz artırımının da yeterli olabileceğine dikkat çeken analistlere göre, banka bu artırım ile TL’de daha fazla değer kaybının önüne geçecek.

TL’nin dün zirve seviyesini görmesiyle yılbaşından bu yana dolar karşısındaki değer kaybı yüzde 23’e ulaşmasıyla analistler, artık açıklamaların piyasalar üzerinde etki yaratmadığına, net bir adımın görülmesi gerektiğine dikkat çekiyordu.

16.50’YE YÜKSELDİ

Nitekim TCMB Türkiye piyasaları kapandıktan sonra yaptığı yazılı bir açıklamayla önce PPK’nın “yakın dönem gelişmelerini değerlendirmek üzere” toplandığını duyurdu. Daha sonra PPK kararına ilişkin yapılan yazılı açıklamada, bankanın piyasada izlenen en önemli faiz oranı olan Geç Likidite Penceresi faiz oranı (GLP) yüzde 13.5’ten yüzde 16.50’ye yükseltildiği açıklandı.

Nomura kıdemli gelişmekte olan piyasalar ekonomisti İnan Demir, PPK kararı sonrası yaptığı değerlendirmede, “25 Nisan’da yapılan son artırımdan bu yana TL’deki değer kaybı yüzde 20’ye ulaşmıştı. Enflasyona geçişkenliğin yüzde 15 civarında olduğunu varsayarsak, bu yüzde 20’lik değer kaybı manşet enflasyona 300 baz puan civarında eklenecekti dolayısıyla bu adım ile enflasyonu yakalayacaklardır” dedi ve şöyle devam etti:

“Birkaç yüz baz puanlık artırım nedeniyle piyasa önümüzdeki dönemde daha fazla faiz artışı olasılığını dikkate alacaktır dolayısıyla bu da TCMB’ye yardımcı olacaktır. Ancak net-net 7 Haziran’daki olağan toplantıda da biraz daha sıkılaştırma görmeliyiz ki böylece reel faizi artırabilecek ve enflasyonu yakalamanın ötesine geçerek eğrinin önüne geçebilecekler.”

Demir diğer taraftan açıklamadan “gerektiğinde ek parasal sıkılaştırma yapılacaktır” ifadesinin çıkarıldığına dikkat çekerek, “Açıklamanın kendisi TCMB’nin bu artırımın yeterli olmasını istediğini gösteriyor ki bu piyasalara gönderilecek en iyi mesaj değil çünkü piyasa TCMB’yi test edebilir” dedi.

PPK açıklamasında Merkez Bankası’nın fiyat istikrarı temel amacı doğrultusunda elindeki bütün araçları kullanmaya devam edeceği belirtildi. Metinde, “Enflasyon görünümünde belirgin bir iyileşme sağlanana kadar para politikasındaki sıkı duruş kararlılıkla sürdürülecektir” görüşü yer aldı.

JP Morgan raporunda ise TCMB’nin “sonunda” TL’deki sert zayıflamaya tepki verdiği belirtilerek, “Açıklama yine şahin bir tona sahipti ancak daha fazla sıkılaştırmaya yönelik ifade açıklamadan çıkarılmış. Bu da TCMB’nin artırımın en azından seçimlere kadar TL’yi stabilize etmek için yeterli olacağına inandığını ve 7 Haziran toplantısında daha fazla sıkılaştırma yapmayacağını ortaya koyuyor. Eğer TCMB 7 Haziran toplantısında uzun zamandır beklenen politika sadeleşmesine giderse bu güven, daha fazla tesis edecek ve TL’yi destekleyecektir. Daha uzun vadede ise seçim sonuçlarına ve yeni hükümetin ekonomi politikalarına bağlı olacak” denildi.

PPK açıklamasında, “Yakın dönemde piyasalarda gözlenen sağlıksız fiyat oluşumları ve enflasyon beklentilerinde süregelen yükseliş genel fiyatlama davranışlarına dair riskleri artırmıştır. Bu çerçevede Kurul, fiyat istikrarını desteklemek amacıyla güçlü bir parasal sıkılaştırma yapılmasına karar vermiştir” görüşüne yer verildi.

TCMB kısa vadeli diğer faiz oranlarında ise bir değişikliğe gitmedi ve bir haftalık repo faizini yüzde 8’de, gecelik faiz oranlarından marjinal fonlama oranını yüzde 9.25’te, borçlanma faiz oranı yüzde 7.25 düzeyinde sabit tuttu.

Reuters’a dün bilgi veren bir yetkili, bankanın piyasaya uyguladığı son faiz oranını gösteren ağırlıklı fonlama maliyetinin bugünden itibaren 300 baz puan artışla yüzde 16.5’e yükseleceğini belirtti.

TCMB’nin bu adımıyla birlikte enflasyon beklentilerinde yaşanan bozulmaya karşı bankanın 2017 yılı başından beri yaptığı sıkılaştırma 825 baz puana ulaşmış olacak.

Dün 5.34 ile tarihi zirveyi gören sepet bazında TL bu sabah 5.0122/5.0186, dün tarihi zirve olan 5.7608’e kadar yükselen euro/TL ise bu sabah 5.4066/5.4096 seviyesinde bulunuyor.

Tahvil tarafında ise ABD faizlerindeki yükseliş, seçim dönemi öncesi artan harcamaların bütçeyi baskılayacağı endişesi ve TL’deki değer kaybının da etkisiyle gösterge 10 yıllık tahvilde yükseliş eğilimi hakimdi.

Gösterge 10 yıllık tahvilin bileşik faizi, üç haftada 268 baz puan yükselmişti.

Gösterge 10 yıllık tahvil getirisi 27 Nisan haftasını yüzde 12.60 seviyesinden kapadıktan sonra yönünü sert yukarı çevirdi. Dün spot kapanışta ortalama yüzde 15.14, valörde yüzde 15.28’e kadar yükseldikten sonra son işlemde yüzde 14.71 seviyesindeydi.

Gösterge iki yıllık tahvilde ise dün spot kapanışta ortalama yüzde 17.22, valörde son işlemde yüzde 17.05 seviyesindeydi.