Dünya ekonomisinde yeni bir kriz beklentisi günden güne artarken, çok sayıda yatırımcı yüzünü altına çevirmiş durumda. ABD Merkez Bankası'nın (Fed) bu ay faiz artırımlarını pas geçmesi, altında yeni bir yükseliş için tetikleyici olacak mı?
Her dönemin ''güvenli limanı'' olarak tanımlanan altın, Türkiye'de de vatandaşların değişmez tercihi. Özellikle Türk lirasında son yıllarda yaşanan dalgalanma, para biriminin ani değer kaybedişi ve ülke içerisindeki enflasyonun zirveyi görmesi sonucunda birikimlerin büyük bir bölümü döviz ve emtia türünden muhafaza edilirken, en fazla ilgi gören yatırım aracı altın olmaya devam ediyor.
KRİZ BEKLENTİSİ ALTINA OLAN İLGİYİ YÜKSELTTİ
ABD'de milletvekillerinin bütçe anlaşmasına varamaması üzerine hükümetin kapalı kalma tehlikesinin ortaya çıkması, gelecek haftalarda milyonlarca kişinin işten çıkmasına neden olabilir. Böyle bir durumda öncelikle ABD piyasaları ve devamında küresel piyasalar yeni bir krizle karşı karşıya kalma tehlikesi altında.
ABD'nin yanı sıra Çin tarafından gelen ekonomik verilerdeki karamsarlık devam ederken, özellikle emlak sektöründe yaşanan iflas furyası sonrasında dünyanın genelini etkisi altına alacak yeni bir krize dair teoriler giderek artmış durumda. Bütün bu risk faktörleri, yatırımcıların iştahını altına doğru kaydırırken, altın fiyatlarında dönem dönem teknik düzeltmeler nedeniyle aşağı yönlü hareketler görülse de, gelecek haftalara yönelik beklenti pozitif olmaya devam ediyor.
Türkiye'de ekonomi yönetimi ve dolar kuru üzerine yaptığı yorumlarla dikkatleri üzerine çeken Selçuk Geçer, bu kez altın konusunda kritik açıklamalarda bulunurken, mevcut fiyatların artışlara rağmen hala ''alınabilir'' olduğunu iddia etti. Geçer, Türkiye'de şu anda dolar kurunun gerçek değerinin 42-43 lira dolaylarında olması gerektiğini belirterek, dolayısıyla altın fiyatlarının da ilerleyen aylarda kaçınılmaz olarak yükseliş göstereceğini iddia etti.
"GELECEK HAFTALARDA ALTININ MOTORU ATEŞLENECEK"
Geçtiğimiz hafta herkesin beklentisiyle paralel olarak Fed, faiz kararını sabit tutmaktan yana kullandı ve ABD'de faizler 5.25-5.50 seviyesinde bırakıldı. ABD'de ekonomi beklenildiği gibi soğumaya devam ediyor. Bu yüzden şu anda görünen o ki, FED son olarak Ekim ayında bir 25 baz puanlık artış yapacaktır.
Ancak bu demek değildir ki, yılın geri kalan kısmında bir indirim kararı alınacak. Öncelikle 2023 sonuna kadar faizlerde bir indirim beklemek çok iyimserlik olur. Altının yükselmesi için de faiz indirimine gidilmesine gerek yok. Faiz kararları ve sıkı para politikaları altında ezilerek beklediği yükselişi gerçekleştiremeyen ons, şu anda hiçbir engel tanımadan zirveye doğru ilk adımlarını atmaya başladı.
Özellikle artık FED kanadından son bir faiz artırımı geleceğine yönelik piyasalarda kesin bir kanaat oturmaya başladı bu nedenle altının jet motorları gelecek haftalarda yeniden ateşlenecektir. Bu nedenle hafta başlangıcında pozisyon almak, pazartesiden itibaren varlıkları doğru kaynaklara yöneltmek ve bence şu anda ''dip fiyat'' sayılabilecek sınırda dolaşan altına öncelik vermek mantıklı olacaktır.
ALTIN ALMAK İÇİN EN UYGUN ZAMAN NE?
1925 dolar bandında gezen bir ons gördük haftanın kapanış seansında. Geçtiğimiz haftalarda bir düşüş eğilimi vardı ancak böyle bir teknik düzenleme zaten bekleniyordu. "Altın için zirve fiyatı gördük" yorumlarına kesinlikle katılmıyorum, şu an hala oldukça ucuz bir parite mevcut. Ekim ayıyla birlikte döviz tarafında yaşanacak yükselişlerden de destek alınarak gram altın/TL fiyatları hızla artmaya devam edecektir.
Altın tarafı, ons kaynaklı bir artış yaşarken, dolar/TL kurunun da yukarı doğru hareket etmesi nedeniyle çift taraftan destek almış bir sıçrama söz konusu olacaktır. Türkiye''de enflasyon fazla, fiyatlar pahalı ama bazı şeyler çok ucuz. Döviz ve emtialar hala çok ucuz. Çünkü yıllarca piyasaları baskılayan bir Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası vardı. Şu anda kura müdahale edilmiyor ancak kur, adil değerinde değil. Er ya da geç yukarı gelecektir. Bu geliş beraberinde altın fiyatlarını da yukarı sıçratacak.
