Don Kişot muyuz?

Birden düşümdüm; acaba biz hayali yel değirmenlerine saldıran “Don Kişotlar” mıyız? “Mançalı Adam” müzikalinin tema şarkısındaki gibi “Gerçekleşmesi imkânsız” bir rüyanın mı peşindeyiz? Atatürk’ün kurduğu laik-üniter, ulus devlet Türkiye Cumhuriyeti’nin “ilelebet payidar” olması asla gerçekleşemeyecek mi?
Aydın bilimadamlarımız öyle diyorlar; TC’nin kurulması ve ilkeleri, bir döneme hastı - “konjonktürel” bir olaydı... “Mucize” diyemeyecekleri için, “aykırılık” idi ve “ilelebet yaşaması” mümkün değildir... Ülkenin atından geçen fay hatlarını; - “İslami - laiklik” karşıtı zihniyeti ve de öncelikle, Kürt sorununu kabul etmemiz ve bunlara karşı gelemeyeceğimiz için, ülkeyi, Sanfransisko ve Japonya’da olduğu gibi, depreme dayanıklı “raylar” üzerine oturtmalıyız.
Onlar anlı şanlı “bilim” damları ve aydınların dolandıra dolandıra söyledikleri, oyladıkları kısaca şu: Raylar; Ermeni meselesinde vb, Kürt sorununda verip kurtulmak!
Derler ki “DTP ’yi yani PKK’yı Meclise indirmek doğru oldu ama bunun ” icapları “ yapılmalı. Mesela eyalet sistemi, özerklik ve APO’yu da genel af talepleri yerine getirilmeli, en azından tartışılmalı. Yoksa Ahmet Türk’ün Osman Baydemir’in sözlerine, hemen tepki gösterirsek, onları dışlarız ve PKK devam eder. Hem Güneydoğu sorununun bu hallere gelmesinin suçu da, üniter devletin ve kurucularının suçudur... “Ne Mutlu Türküm diyene “ efsanedir! Tabii. Erdoğan’ın “demokrasi tramvayı” da bu rayların üzerinden, ülkeyi, “nurlu AB ufuklarına” taşıyacak!
Bunları çok “bilimsel” şekilde, yabancı kaynaklara atıflar yaparak, gittikçe daha açık söylüyorlar, yazıyorlar.
Ve onlar, anlı şanlı, aydınlar... Biz de, üniversitede okumuş, biraz, mürekkep yalamış olsak bile, onlarla, bu diplomalı aydınlarla, aynı seviyede tartışacak, aşık atabilecek, kim oluyoruz ki! Onlar, fildişi kulelerden ahkâm kesen, göbeklerinden bağlı ” akademikler... “ Biz ise, bu ülkeye Cumhuriyete canlarını ve icabında kanlarıyla bağlı” faşist ve milliyetçi “ takımı, ” mevcut durum zaptiyeleriyiz ! 
“Bilime” - ama “müspet ilime” elbette saygımız var, en “hakiki mürşidimiz” de bu.
Onların “bilimi” - “mürşitleri” referansları ise faraziyelere, peşin hükümlere ve meşreplerine göre, yorumlara dayanıyor. Yani, kısacası “müspet ilim” değil; farazi ve akademik! 

Savaş alanı

Bu iki görüş arasında, fay hatları üzerindeki savaş, şimdi “Anayasa” alanında veriliyor. TC devletinin kaderini, milletimizin varoluşunu, bu “savaş” tayin edecek. Son tahlilde mesele şu; kaderimizi, “aydınların” AB’nin, ABD’nin icazetine...  “İkinci”, sonra da , “Beşinci Cumhuriyetlere” kadar “raylar” üzerinde yuvarlanacak “demokrasi tramvayına” mı bırakacağız?

Ve halk
Akıllı eşim, bana “halkın anlayacağı dilde yazmıyorsun” diyor. Görüldü ki, bugün halkımız, bir taraftan, yaşam sıkıntıları ve öte taraftan da artan beklentileri olan bir toplum. Bugün bu toplumu, köylüleri, artık Kurtuluş savaşında Büyük Taarruz’dan önce çoraplarını çarıklarını içtenlikle devlete verenler değil. Ve bu yüzden de, büyük çoğunluğu afakı emellerden fazla, dağıtılan erzak, kömür vb paketleri ve iş vaatleri, ilgilendiriyor ve gerçek düşünceleri, başka olsa bile, oy sandığında bunlara göre oy veriyorlar...
Hele bır de buna dini telkinler katılırsa! 
Haklı; “ayni” yardımlara karşı, ideallerle mücadele, imkânsız olmasa da, çok güç. Ama ben gene de umutsuz değilim, halkımızın bir kısmı, bir zaman için aldatılsa bile sonuna, kadar aldatılamaz!

Don Kişotlar 
Bizler, belki de, “Donkişotlarız” ama “Mançalı Donkişot” kadar hayalperest değiliz ve karşımızdaki “yel değirmenleri ” Dış ve iç düşmanlar da, “hayâlı” değil. Ve inanıyoruz ki, onurla yaşamak, bu Cumhuriyeti “ilelebet” yaşatmak, emel ve gerçekleşmesi imkânsız bir “rüya” değil!
Diplomalı “yalakalar” olmaktansa,  onurlu Donkişot olmayı tercih ederiz!

Ve CHP

O bazı aydın bilim adamları CHP’yi de aynı bilimsel analizlerinin üzerine oturtuyorlar. “Deniz bitmiş”!  Çekinmesinler, “Atatürk de bitti” diyecekler. Unutuluyor! CHP’yi 84 yıl önce Mustafa Kemal kurdu. Bu Cumhuriyeti de CHP kurdu ve bu partinin en önde gelen ilkesi -gücü de milliyetçiliktir.
Ama anlaşılan, onların “RAYLI” yeni nizamında, Milliyetçi bir CHP ye, milliyetçi Deniz Baykal’a artık yer yok. Ama aksesuar olarak Sorosçu Sarıgül’e ihtiyaç var!

DÜZELTİ: Dünkü yazımda sözünü ettiğim Şeytanın küçük bacağı, Mehmet Altan’dır... “Şeytanın gör” dediklerinden...

Yazarın Diğer Yazıları