Edep yahu edep...

Edep hepimize gerekli, edep size de gerekli, siyasetçilere de, vatandaşa da, gazetecilere de, yazarlara da gerekli.

TAMAM mı?

Bakınız edep üzerine Kur'an-ı Kerim'de dahi Ar'af suresinin 28. Ayeti der ki, "Onlar bir Edepsizlik yaptıkları zaman da, Atalarımızı böyle bulduk ve bize bunu Allah emretti derler. De ki: Allah, Edepsizliği emretmez. Bilmediğiniz şeyleri Allah'ın üzerine mi atıyorsunuz?"

Lokman suresinin 19. Ayeti der ki, "Yürüyüşünde tabiî ol, sesini alçalt Unutma ki, seslerin en çirkini merkeplerin sesidir."

Hz. Osman der ki, "Edep döküntüleri, altın döküntülerinden daha hayırlıdır."

Mevlâna Celâleddin-i Rûmî der ki, "Dünya gecesini aydınlatacak semaların en güzeli ve parlağı edeptir."

Şeyh Edebali der ki, "Oğul..! Güçlü, kuvvetli, akıllı ve kelamlısın. Ama bunları nerede ve nasıl kullanacağını bilmezsen sabah rüzgarlarında savrulur gidersin. Öfken ve nefsin bir olup aklını mağlup eder."

Bu ayet-i kerimeleri, ulvi sözleri neden yazdım sizler anladınız ama onlar da anlasınlar istedim.

Recep Tayyip Erdoğan ki, Türkiye Cumhuriyetinin en zirve makamı Cumhurbaşkanlığı makamında oturan ve 16 yıldır iktidarda olan AKP'nin de başı.

Cumhurbaşkanı makamının kutsallığını hiç umursamadan Meral Akşener hakkında diyor ki, "Mahalle köşelerinde sakız çiğnemeyi bile bilmeyen zilli Meral ülke yönetecekmiş. Hadi oradan Kemal'in eteklisi."

Cumhurbaşkanı makamının ağırlığını, hiç umursamadan CHP hakkında diyor ki, "Sen benim vatandaşımı tezekten kurtarıyor musun? Çünkü CHP demek tezek demektir."

Cumhurbaşkanı makamının ağırlığını, hiç umursamadan diğer Cumhurbaşkanı adayları hakkında diyor ki, "Nerede o cumhurbaşkanı, o aday nerede, Nerede o aday? Canım kardeşlerim. Ziya Paşa güzel söylemiş: Eşek zerdûz (altın) palan vursan yine eşektir."

Erdoğan unutma ki o Ziya Paşa der ki, "İlla edep, illa edep..."

Değerli okurlarım, yere göğe sığdıramaz, hakkında tek bir kelime kötü söz söyletmezdik, yürürken yanımızdan aracı ile geçse dönüp cephe selamı verirdik Cumhurbaşkanlarımıza.

Bakın bugün anayasaya göre hem taraflı hem de tarafsız yemini eden bir Recep Tayyip Erdoğan var, devletin zirvesi Cumhurbaşkanlığı makamında oturan.

Ettiği sözlere, yaptığı hakaretlere, alay etmelere, küfürlere bakın ve siz söyleyin yakışıyor mu Allah aşkına?

"T A M A M"

Erdoğan çıktı diyor ki, "Millet ne zaman tamam derse o zaman çekiliriz."

Sosyal medya yıkıldı millet, milyonlarca kez "T A M A M" yazdı, ve dünyada birinci sıraya yükselerek "trend topic" rekoru kırdı.

Bugün millet sosyal medyada "T A M A M" diyor.

Millet İttifakı, "T A M A M" diyor.

24 Haziran'da da son noktayı millet, "T A M A M" diyerek koyacak.

Ve inanıyorum ki bugün Erdoğan'ın hiç dikkate almadığı Şeyh Edebali'nin "Ey Oğul" öğüdünü aklından çıkarmayacak.

"Beysin! Bundan sonra öfke bize; uysallık sana... Güceniklik bize; gönül almak sana.. Suçlamak bize; katlanmak sana.. Acizlik bize, yanılgı bize; hoş görmek sana.. Geçimsizlikler, çatışmalar, uyumsuzluklar, anlaşmazlıklar bize; adalet sana.. Kötü göz, şom ağız, haksız yorum bize; bağışlama sana... Bundan sonra bölmek bize; bütünlemek sana.. Üşengeçlik bize; uyarmak, gayretlendirmek, şekillendirmek sana."

Ey Erdoğan, millet 16 yıllık AKP hükümdarlığına, "T A M A M" mesajını şu Ayet ile de veriyor...

Mücadele suresinin 11. Ayeti der ki, "Ey iman edenler..! Size Meclislerde yer açın denilince yer açın ki Allah da size genişlik versin. Size kalkın denilince de kalkın ki Allah sizden inananları ve kendilerine ilim verilenleri derecelerle yükseltsin. Allah yaptıklarınızdan haberdardır."

Yazarın Diğer Yazıları